Ankara’da etkin bir makamda oturan yönetici “FETÖ’ye yardım”ı böyle değerlendirdi:

TESPİT 1: “Yargıtay, fiilen darbeye iştirak edenlerle ilgili neredeyse içtihadını değiştirip ‘yardım’ diyor”
TESPİT 2: “SÖZCÜ Gazetesi yazar ve yöneticilerine nasıl ‘yardımdan’ onama verilecek mümkün değil”
TESPİT 3:“Yargıtay’dan geçmez biliyorlar… Hukuki kaos yaratılıyor. Hukuki kaos her kaostan tehlikeli”
SORU ŞU: Peki darbeye fiilen iştirak eden subay kim? Yargıtay bu subayla ilgili nasıl bir karar verdi?

SÖZCÜ Gazetesi yazar ve yöneticileriyle ilgili verilen “FETÖ’ye yardım” cezalarının ardından Ankara’da önemli ve etkin bir makamda oturan isimden şu mesajı aldım:

“Yargıtay, fiilen darbeye iştirak edenlerle ilgili neredeyse içtihadını değiştirip ‘yardım’ diyor. SÖZCÜ yazar ve yöneticilerine nasıl ‘yardımdan’ onama verilecek mümkün değil. Yargıtay’dan geçmez biliyorlar ama hukuki kaos yaratılıyor. Hukuki kaos her kaostan tehlikelidir.”

Mesajı anlamaya çalışırken bir not daha düştü: “Tuğamiral Serdar Ahmet Gündoğdu’yla ilgili yerel mahkemenin ve sonrasında Yargıtay 16.Ceza Dairesi’nin kararını incele, ne demek istediğimi anlayacaksın…SÖZCÜ kararıyla, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı zor durumda bırakıyorlar!

Ben de... Tuğamiral Serdar Ahmet Gündoğdu dosyasına hızlıca baktım.

[caption id="attachment_5539722" align="alignnone" width="880"] Tuğamiral Serdar Ahmet Gündoğdu[/caption]

Tarih 20 Aralık 2017...

Çanakkale Boğaz ve Garnizon eski Komutanı Tuğamiral Serdar Ahmet Gündoğdu, 15 Temmuz 2016’da yaşanan Fetullahçı darbe girişiminde sözde Yurtta Sulh Konseyi tarafından “Çanakkale Sıkıyönetim Komutanı” olarak atanır! Yani görevi bellidir!

DARBEDE GÖREV ALDI

Savcılık mütalaasında Gündoğdu’yla ilgili şu tespitler yapılır:

“Sanığın (Gündoğdu) Genelkurmay’dan gelen emirleri dinleyeceğini beyan ettiği...

16 Temmuz sabahı saat 04.30 sıralarında emniyet görevlilerince yapılan kontrollerde sanığın emriyle 15 kadar askeri üniformalı tam teçhizatlı askerin Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanlığı nizamiyesinden 50 metre kadar dışarıda tedbir aldıkları...

Bu tedbirin darbeye karşı duran emniyet güçlerinin komutanlığa müdahalesini engellemeye ve halk üzerinde darbe girişiminin halen devam ettiği yönünde baskı ve algı oluşturmaya yönelik olduğu... Örgüt üyelerinin birbirini tanımasında ve örgüt hiyerarşisindeki yerini belirlemede kullanıldığı tüm bu bilgiler ışığında... Kendilerine Yurtta Sulh Konseyi adını veren darbeci konsey tarafından Çanakkale Sıkıyönetim Komutanı olarak görevlendirilen sanığın darbe girişimi sırasında bu oluşumun emri altında hareket ederek darbede görev aldığı... Üzerine atılı ‘Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme’ suçunu işlediği görülmüştür....”

Çanakkale 2. Ağır Ceza Mahkemesi de Serdar Ahmet Gündoğdu’yu, “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan müebbet hapis cezasına mahkum eder.

Ancak... Süreç hızlanır...

YEREL MAHKEME İLE YARGITAY NEDEN FARKLI?


Darbeci Serdar Ahmet Gündoğdu’nun avukatları karara itiraz eder.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi de 26 Eylül 2019’da ‘müebbet’ kararını bozar!

Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin kararına göre Gündoğdu sadece ‘darbeye yardımdan’ yargılanacaktır. Kararda şöyle denir:

“... Darbe girişiminin başlamasının ardından katılma iradesini ortaya koyan hareketlerin, zaman, nitelik ve yakın zarar tehlikesine yaptığı katkı itibariyle bütün olarak darbenin icrasını kolaylaştırmaya yönelik olup… Anayasayı ihlale teşebbüs suçuna yardım etmek suçunu oluşturduğu ve sanığın konumu, üstlendiği vazife nazara alınarak ceza tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden atılı eylemi doğrudan fail olarak gerçekleştirdiğinin kabulu ile yazılı şekilde hüküm kurulması... ”



Ankara’da Yargıtay 16. Ceza’nın emsal nitelikteki kararıyla çok sayıda FETÖ’cünün ‘darbeye yardım’ suçlamasıyla hüküm giyerek ağır cezalardan kurtulacağı ve kısa süre sonra tahliye edilecekleri konuşuluyor.

HUKUKİ KAOS TEHLİKESİ

Yazımın başında bana gelen mesaj daha da anlam kazandı: “Yargıtay, fiilen darbeye iştirak edenlerle ilgili neredeyse içtihadını değiştirip ‘yardım’ diyor. SÖZCÜ yazar ve yöneticilerine nasıl ‘yardımdan’ onama verilecek mümkün değil. Yargıtay’dan geçmez biliyorlar ama hukuki kaos yaratılıyor. Hukuki kaos her kaostan tehlikelidir.”

Yani...

Kurulduğu günden bu yana Fetullahçı örgütle mücadele eden SÖZCÜ ve yazarları için de ‘yardım’ cezası veriliyor, direkt darbe girişiminin içinde olan amirale de ‘yardım’...

Bu çelişkiyi kim anlatacak?

Karara kimse ikna olmadı!


SÖZCÜ’yle ilgili karar geçen cuma günü çıktı ve dört gündür köşe yazarları bu konuyu yazıyor! Karara inanan yok!

Çünkü...Örgüt lideri Fetullah Gülen’in, “Emin Çölaşan, Hulusi Ayvalı, İlhan Selçuk kafirdirler... Tansel Çölaşan, Emin Çölaşan’ın hanımı ki ADD’nin başkanı imiş. Çok hainler...’’ dedi. Saygı Öztürk, Soner Yalçın, Can Özçelik ve benim yazdığım kitaplar Fetullah’la mücadelede delil oldu. Bu isimlerin hepsi SÖZCÜ’de... Yani...

SÖZCÜ tepeden tırnağa Fetullah’la mücadelenin sembolü! Bu yüzden iktidara yakın gazeteci de muhalefetteki gazeteci de sokaktaki vatandaş da karara inanmıyor!