Sevgili okurlarım, Türk toplumundaki olumsuz değişimleri her gün izledikçe içimiz sızlıyor, kahroluyoruz.

Biz eskiden böyle değildik.

Saygı, sevgi ve hoşgörü vardı.

İnsanların çoğu daha ahlâklı, terbiyeli, iyimserlik, saygı ve sevgi dolu idi...

Görenler yıllar öncesini anlatır, Beyoğlu’na giderken çoğu kimse takım elbise giyip kravat takarmış.

Herkesin birbirine daha saygılı olduğu o dönemleri ben çok iyi anımsıyorum.

★★★

Geçenlerde küçük bir trafik kazasına tanık oldum. İki araç hafifçe birbirine değdi. İki küçük sıyrık... Sürücüler arabadan inip ağız dalaşına girdiler... Olay yanımda oluyor. Küfür yok, hakaret yok, tehdit yok...

Ve biri tabanca çekti.

Doğruyu söylemek gerekirse ben oradan hemen uzaklaştım. Ne olur ne olmaz, herif ateş eder falan, kim vurduya gideriz!

Trafikte yaşanan rezilliklere her gün tanık oluyoruz. Direksiyon magandaları iş başında. En ufak bir kazada taraflar araçlarından inip tekme yumruk girişiyor.

Çoğu sürücünün koltuğunun hemen sol altında sopa, demir levye, ya da bıçak var. Örneğin eline sopayı alan dışarı fırlıyor.

Böyle birkaç olaya siz de mutlaka tanık olmuşsunuzdur.

Şimdi bütün tanışlarıma aynı şeyi söylüyorum:

“Trafikte yaya da olsan, sürücü de olsan sakın ola ki hiç kimseyle tartışmaya girme. Oradan derhal uzaklaşmaya bak!”

Bir arkadaşımın aracına geçenlerde hafifçe vurmuşlar.

Arkadaş aracından inmiş...

Ve aynı anda orada yerden biter gibi ortaya çıkan birileri kapıyı açıp araçtaki evrak çantasıyla birlikte bilgisayarını götürmüş.

★★★

Millet aç... Ortalıkta milyonlarca işsiz insanımız geziniyor.

Önemli bir bölümü suç işlemeye itiliyor.

Üniversite bitirmiş gençler bile iş arıyor ama yok! Bazıları garsonluk yapıyor, bazıları inşaatlarda çalışmak zorunda kalıyor.

Toplum mutsuz... Bütün umutlarını yitirmiş.

İşte o yüzden herkes kapağı yurt dışına atmayı düşünüyor.

Bu ülkede milletimizin beynini yıllarca yıkadılar...
“Benim memurum işini bilir!”

“Köşeyi dön de, nasıl dönersen dön!”

Din ticareti yaptılar, din sömürüsü yaptılar ama toplumun ahlâk değerleri giderek bozuldu, çürüdü ve yok olmaya yöneldi. Haksızlık ve zulüm arttı.

Eğitim sistemi çökertildi.

Bu yüzden memlekette bir sürü maganda, manyak, ruh hastası ve sapık ortaya çıktı.

★★★

Devlete ve yargıya güven kalmadı...

Bir olay oluyor, zanlılar polis tarafından yakalanıyor ama ahali zanlıları linç etmek için birikiyor.

Neden?.. Çünkü insanlar devlete güvenmiyor.

Bizi bu duruma getirenler utansın.

★★★

Son günlerin güncel konusu olan kadın cinayetlerine bakın!..

Bu kadar ruh hastası manyak, bu kadar tecavüzcü sizce boşuna mı piyasaya çıktı!

Bazı televizyon kanallarında izliyoruz... Sunucu kadınlar bazı fakir fukara, eğitimsiz, cahil ve zavallı aileleri ekranda köşeye sıkıştırıp itiraflarda bulunmaya zorluyor.

Kim kimden çocuk peydahlamış, kim kime nasıl tecavüz etmiş, çocuğun babası kim, DNA testi ne diyor, raporlar nasıl, bunları bize sokuşturuyor...

Biz ki bu memlekette, adına evlilik programları denilen o rezillikleri yıllarca izlemek zorunda bırakıldık...

Aynı sunucu kadınlar bu kez yine karşımızda ama farklı programlarla!

Yemek programları vesaire...

Yüz binlerce dolar ödeyip yurt dışından formatını satın aldıkları o programları bile birbirlerinden çalmışlar, şimdi ağlaşıyorlar.

Medyamız bile bu durumlara düşmüşse, toplumun durumunu siz düşünün!

★★★

Ortaya gurmeler, şefler çıktı. Bunlar her gün ekranlarda ve gazete sayfalarında karşımıza geçip ağız sulandırıcı özel yemeklerin nasıl hazırlandığını falan anlatıyor, afiyetle yiyor, lüks restoranların tanıtımını yapıyor. Alay edercesine...

Oysa millet aç...

Millet çöplüklerden ve pazar artıklarından yiyecek topluyor... Ve bunlar, ağız sulandırıcı yemekleri yiyip karınlarını doyuruyor.

★★★

Toplum ruh sağlığını ve utanma duygusunu iyice yitirdi...

Toplumda saygı ve sevgi kalmadı.

Uzmanlar ruh ve sinir hastalarının sayısının anormal bir biçimde arttığını özellikle söylüyor.

Ama en önemlisi, toplum umudunu yitirdi.

Herkes kendi hakkını kendisi aramaya kalkışırken ortaya bir sürü polisiye olay çıkıyor.

Kadın cinayetleri o işin sadece bir tek boyutu.

İyice manyaklaştık, magandaları, katilleri, vurguncuları, devleti ve belediyeleri soyan asalakları kendi ellerimizle ürettik.

Siyasetten medyaya, okullardan sokaklara ve ticaret ahlâkına kadar durum ne yazık ki böyle.

Kolay düzelmesini bekleyen yanılır.

Daha beter olmayalım da!