Sevgili okurlarım, insanoğlunun bazısında korkunç bir hastalık vardır:

Yağcılık ve yalakalık.

Özellikle hayatta olan önemli kişilere övgüler düzülür zira o kişilerden beklentiler vardır.

Bu hastalık özellikle az gelişmiş ülkelerde çok daha yoğun olarak görülür.

Lider olarak görülen kimseye yağcılık yapmak yaygın bir olaydır.

Bugüne kadar hep dikkat etmişimdir, bu övgü düzenlerin çoğu, taptıkları şahsın ölümüyle, ya da makamdan ayrılmasıyla birlikte suskunluğa bürünüp eski sözlerini, eski davranışlarını unutur.

Ortalıktan hemen kaybolurlar.

★★★

Bunları neden yazdığıma gelince...

Dünkü bazı yandaş gazetelerde çok ilginç bir ilan vardı.

Tam sayfa...

Başlığı “Teşekkürler.”

Şöyle başlıyor:

“Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 24 Eylül tarihli Birleşmiş Milletler Genel Kurulu genel görüşmeleri açılışında yaptığı unutulmaz tarihi konuşmasında...”

İlan kasıtlı bir yanlışla başlıyor.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu her yıl bu olağan toplantıyı gerçekleştirir ve dünyanın irili ufaklı bütün liderleri kürsüye çıkıp konuşur. Ertesi gün konuşan da unutulur, konuşulanlar da...

Bizim Recep Bey’de konuştu. Çok sıradan bir konuşma idi. Unutulmaz tarihi bir konuşma falan değildi.

İlan sonra (özetle) devam ediyor:

“Bir liderin tüm İslam alemi adına sahiplenip eşsiz bir sorumlulukla yüklendiği evrensel adalet ve eşitlik mücadelesini dünyanın tüm ezilenleri adına sahiplenmesini büyük bir minnet, gurur ve onurla karşılamış bulunuyoruz.”

Vay anam vay!

★★★

“Adalet ve hakkaniyete olan derin inancın yılmaz sözcüsü ve savunucusu olan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın sarsılmaz bir dik duruşla ifade ettiği her gerçeğin, tüm dünya halklarını ve İslam alemini...”

İlan karmaşık ve anlaşılması zor cümlelerle sürüp gidiyor:

“Sayın Cumhurbaşkanımız yaklaşımıyla dünyadaki mazlumların sorunları karşısında Batı dünyasının riyakâr çözümlerini mahkûm etmiş, ülkesinin ve İslam aleminin büyük lideri vasfını bir devlet adamı üslubu ve şıklığı ile Birleşmiş Milletler kürsüsünde dünyaya ilan etmiştir.”

Helal olsun vallaha!

Recep Bey o kürsüde sıradan bir konuşma yapıyor, bizim İslamcılar övgüler düzüyor!

★★★

Yağcılık devam ediyor:

“Sayın Cumhurbaşkanımız karşı karşıya olduğumuz her küresel meselede adil, hakkaniyetli ve vicdani çözümler bulabileceğimizin mümkün olduğuna inanıyorum diyerek tüm dünyada onurlu ve gerçek bir barışın tesisi için gerekli ödevin insani yaklaşımla mümkün olabileceğini söylerken, adeta bir deniz feneri gibi hem olası riskleri, hem de güvenli rotaları tespit, tayin ve temin etmiştir.”

★★★

Yağcılık tam sayfa ilanın son bölümünde daha da hız kazanıyor:

“Dünya 5’ten büyüktür diyerek, büyük insanlığa karşı duyduğu tarihi sorumluluğun sarsılmaz mücadelesinde ve onurlu direnişinde Sayın Cumhurbaşkanımızın daima arkasında, tanımsız bir şükranla omuz başında olmanın haklı gururu ile doluyuz.

Saygıdeğer Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’la aynı çağda yaşamanın tarifsiz onuruyla kendilerine sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.”

Bunca yıldır bu ülkenin vatandaşıyım, bunca yıldır nice yağcılık olaylarına tanık oldum ama böylesine çok az rastladım.

Beyefendi Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda onlarca devlet başkanı gibi sıradan bir konuşma yapmıştı. O konuşmanın bir satırı bile aklınızda kaldı mı?

★★★

Peki kimdir bu tam sayfalık paralı ilanı verenler?

Almanya ve İstanbul’da yerleşik bazı İslamcı vakıf ve kuruluşlar!

Ellerinde bol para var.

Bazılarına Recep Bey’in emrinde olan örtülü ödenekten destek veriliyor.

Adamlar bir yanda Almanya’da ve Avrupa’nın diğer ülkelerinde krallar gibi yaşıyor, öte yanda ise Batı dünyasına bindiriyor!

★★★

Recep Bey o muhteşem (!) konuşmasını 24 Eylül günü yapmış, ilan 9 gün sonra yayınlanıyor. Bu da bir komedi.

Belli ki birileri ilan sahiplerine “Bizim yandaşlara ilan verin de biraz bize övgü düzün. Biz çalışıyoruz ama siz ayakta uyuyorsunuz” demiş.

Ben bu gibilere hiç güvenmem...

Bugün, egemenleri ve güç sahiplerini göklere çıkarırlar.

Yarın ise, değirmenin suyu kesildiğinde sizi tanımazdan gelirler!