Eğitim Bir Sen Sendikası’nın Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer, anlaşılan sendikacılıktan sıkılmış ya da bu alanda umduğunu bulamamış olmalı. E kolay değil tabi, öğretmenlerin, eğitim camiasının içinde bulunduğu durum her geçen gün kötüye giderken, eğitim çalışanlarının gelirleri bütün halkımız gibi gittikçe gerilerken bunların hakkının mücadelesini yapmak babayiğitlik ister yürek ister. Zaten öğretmen camiasının haklarını ne kadar iyi alabildikleri, arayabildikleri bu camianın içinde bulunduğu durumlardan anlaşılıyor. Evet, belki de bu nedenle Eğitim Bir Sen’in Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer, işi gücü, sendikacılık faaliyetlerini bir kenara bırakmış Adana’da Milli Eğitim camiasına kendince çeki düzen vermeye çalışıyor anlaşılan.

Mehmet Sezer


Çünkü sosyal medyada paylaştığı, yaptığı yorumlarda bakın Adana’nın Milli Eğitim Müdürlerine hatta bu müdürleri atamalarda ya da görevden almalarda yetkili olan ilin en büyük mülki amirlerine bile dizayn vermeye çalışıyor. Çukurova ve Sarıçam İlçe Milli Eğitim Müdürlerinden memnun değil ve yerlerine kendi adamının gelmesini istiyor anlaşılan.

Bununla da kalmıyor kendisini hakim savcı yerine bile koyup Çukurova İlçe Milli Eğitim Müdürü Ayhan Dağlı hakkında bizzat açık açık isim vererek hedef göstererek neler yazıyor bir bakalım:

“Sınavlarda sahte kişilerin girmesine göz yummuş, çeşitli usulsüzlükler yapmış, adam kayırmacılığı yapmış, haklarında soruşturma raporları tamamlanan kişilerden disiplin cezalarının kaldırılması için para almış, okul servis araçları ve kantin işletmecilerinden komisyon almış, vermek istemeyenleri tehdit etmiş, kantin ücretlerini okul aile birliği hesabına aktarmış ve bu paraları hayali faturalarla başka amaçlarla kullanmış…”

Daha neler neler…

Evet tüm bunları bir sendika şube başkanı bir İlçe Milli Eğitim Müdürü hakkında yazıyor.

Yazdıkları öyle vahim iddialar ki, bunlar doğru olsa yazdığı İlçe Milli Müdürünün ömür boyu hapis yatması lazım, hepsi büyük suçlar çünkü.



Peki, bunların hiç birisi gerçek değilse ve hepsi iftira ise o zaman ne olacak?

Arkadaş bunları yazıp yazıp arkasından da adres gösteriyor, “Bu iddialara rağmen Çukurova İlçe Milli Eğitim Müdürü nasıl koltuğunda oturabiliyor, onu kim konuyor?” diye soruyor.

Yani bir İlçe Milli Eğitim Müdürü görevden kimler alabilir ya da kimler soruşturma açabilir.

İl Milli Eğitim Müdürü, Kaymakam, Vali, Bakanlık…

Arkadaş burada direkt olarak devletin İl Milli Eğitim Müdürünü, Kaymakamını, Valisini, Bakanını görevlendirmek istiyor adeta. Adeta onlara talimat veriyor, “Bakın hala koltuğunda oturuyor şunu görevden alıyor” diye.

Vay, vay, vay…

Çok ilginç.

Niye bunlara yapıyor bir de ona bakalım.

Efendim, bu arkadaş sendika seçimlerine girdiğinde anlaşılan bu kişilerden yeterli destek görmemiş. Kendi adamını Milli Eğitim Müdürlüğü makamına getirememiş. Bu kişinin arkadaşlarından birisinin bir süre önce görevden alınan Piri Reis Anadolu Lisesi Müdürü Ali Sev geliyor. Bu arkadaş okul aile birliği temsilcilerinin ortaya koyduğu bir dizi usulsüzlük belgeleri ve vahim iddialar nedeniyle oradan alınmış Temel Cingöz Lisesi’ne tayin edilmişti. Hatırlarsanız daha önce defalarca yazdığım bu Ali Sev müdürün adı şu an Ceyhan’da Milli Eğitim Müdürlüğü’nü vekaleten yürüten Murat Koçer ile birlikte ERASMUS gezilerinde boy göstermişlerdi. Öğrencilerin, öğretmenlerin katılmaları gereken ERASMUS gezilerini bu arkadaşlar kendi seyahat zevklerini tatmin için kullandıkları ve buradan yazmak istemediğim biçimlerde ve uygun olmayan ortamlarda verdikleri pozlarla (!) gündeme gelmişlerdi.

Okul aile birliği bu kişiler hakkında bir dizi vahim iddialarda bulunurken, anneler, veliler çocuklarının geleceği adına endişelenip feryat ederken bu sendikacı arkadaş neredeydi?

Ben Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Mehmet Sezer’in bu konuda bir açıklaması olduğunu hatırlamıyorum.

Şimdi çıkmış işini doğru düzgün yapmaya çalışan, bu şehrin Valisinin, Milli Eğitim Müdürü’nün gözetiminde, himayesindeki bürokratlar hakkında, kendi adamlarını makama getirebilmek için yazıyor, çiziyor paylaşıyor. Kendisi nasıl, “Bu insan nasıl hâlâ makamda oturabiliyor?” diye devletin Valisi’ne, Kaymakam’ına, Milli Eğitim Müdürü’nü aklınca yönlendirmek istiyor ya, ben de diyorum ki;

“Bak sayın sendikacı! Sen sendikacı isen kendi işine bak. Sendikana üye kaydet, üye sayını artır, eğitim camiasının, öğretmenlerin özlük haklarını iyileştirmek için günden güne kötüye giden ekonomik haklarının iyileşmesi için mücadele et, hükümete zam talebini yüksek sesle haykır, bu yönde mücadeleni yap. Yani kendi işine bak!

Devletin çalışan bürokratı hakkında ulu orta yayınlar yapıp insanlara kara çalmaya kalkışma. Hele hele imalı bir şekilde devletin Valisi’ne, Kaymakamı’na Milli Eğitim Müdürü’ne, yol göstermeye, akıl vermeye, bu yolla Milli Eğitim bürokratlarını baskı altına almaya, Adana Milli Eğitimini yönetmeye ve bu sayede kendi adamlarını bir yerlere getirmeye çalışma.

Bunlar seni aşar!

TURİZM VE TANITIMDA BELEDİYELERE DÜŞEN GÖREV


Adana tarihi mekanları, yaylaları, denizi ve de yemekleri ile turizm açısından mutlak şekilde değerlendirilmesi gereken bir şehrimizdir. Fakat bunu ne kadar başarabiliyoruz.

Bırakın dış ülke ve şehirleri halen bu şehirde oturanların bile çoğunun ölümsüzlük şehri Misis’ten, Anavarza Kalesi’nden, Yılan Kale’den, Kozan Kalesi’nden, Karataş’taki Magarsus’tan, Yumurtalık’taki ilk limandan ve Tepebağ Höyüğü’nden haberi bile yok… Bu acı gerçek ortada iken turizm ile konuşulan çok şey  laftan öte gidemez…



Bir kentin tanıtımı için en büyük görev öncelikler belediyelere düşmektedir. İlgili bakanlık ve diğer kurumlarda daha çok bunu genel tanıtım anlamında yapabilmelidir.

Peki!.. Belediyeler bu tanıtım olayının neresindeler, tanıtım işini tam anlamıyla yapabilmektedirler mi? Tanıtım yaparken  de gereken ve amaçlanan faydalar sağlanabilmekte midir? Tanıtım işi yasak savmak biçiminde birkaç ajansa veya birkaç basın bülteni ile mi yapılmaktadır. Bölgenin tarihsel ve doğal zenginlikleri yeterince tanıtılabilmekte midir?

Bence kocaman bir hayır !..

Belediyeler öncelikle kentte yaşayanlara kenti tanıtacak organizasyonları gerçekleştirmelidir. Öncelikli  olarak da öğrencilere Adana’nın tarihini, ekonomik gelişme süreci hakkında bilgilendirmesi gereklidir. Büyük otellerini şatafatlı salonlarında yapılan toplantılar ile ilerleme olmaz.

Bilindiği kadar herhangi bir belediyenin bünyesinde tanıtım ve pazarlama faaliyetini gerçekleştiren ve organize eden bir birim yoktur.

Bu durumda kentin yerel yöneticilerine yani belediyelere önemli görevler düşmektedir. Belediyeler kendi bünyelerinde tanıtım ve turizme katkı sunacak kentin tanıtımını yapacak birimleri bir araya getirmeli ve organize olmalıdır. Belediyeler kenti öncelikle kentte yaşayanlar tanıtmalıdır.

Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı bünyesinde Turizm ve Tanıtım Daire Başkanlığı kurulmalıdır.

Bu konuların daha etkin şekilde değerlendirilmesi ve organize olunarak bütünlük içinde yapılabilmesi için bu birimin kurulmasının faydalı olacağı düşüncesindeyim.

Metroda engellilere engel


Benim çok eski arkadaşım dostum olan Ramazan Tıbık engelli olması dolayısıyla karşılaştığı bir sıkıntılı olayı bana anlattı. Size de buradan aktarmayı ve yetkilileri uyarmayı bir görev biliyorum.

Arkadaşım emekli memur Ramazan Tıbık, Kocevezir Metro durağında metroya çıkan asansörlerin ve yürüyen merdivenlerin arızalı olmasından şikayetçi. Arkadaşım sürekli burayı kullandığı için engelli asansörü sık sık arızalanıyormuş. Bu arkadaşım da elbette engelli asansörünü kullanmak durumunda. Bu durum çok seyrek olsa hadi kul yapısıdır arada bir bozulabilir diyeceğim diyor. Fakat çok sık arızalanıyormuş. Arkadaşım ulaşımda büyük güçlük yapıyormuş.



Buradan Büyükşehir Belediyesi’nin Ulaşım ve Metro’dan sorumlu yetkililerine sesleniyorum.

Beyler, müdürler, sayın daire başkanları, şube şefleri…

Gidin çalıştığınız kurumları denetleyin. Öyle makamda oturup günü telefon başında geçirmeyin. Sahaya çıkın, otobüsler ne durumda, duraklar nasıl, insanlar rahat bekliyorlar mı, otobüsler saatinde geliyor mu, vatandaş neden şikayet ediyor, Metro duraklarında durum nasıl, engelli asansörleri, yürüyen merdivenler çalışıyor mu diye bakın.

Vatandaşın sıkıntılarını çözün. O görevlere bunun için getirildiniz kardeşim!