Dünyanın en zalim dış faiz sömürüsü altına giren ülke Türkiye oldu. Londra, Paris, New York, Tokyo, Katar, MAN adaları... Aklınıza hangi “sıcak para öbeklerinin çöreklendiği merkez” gelirse gelsin hepsine dolar üzerinden en yüksek faizi Türkiye veriyor. Geçen yıl dolar üzerinden yüzde 3.5- 4 ile borçlanıyorduk, bu yıl yüzde 7-8 faiz ödüyoruz. Sıcak para yine de Türkiye’ye yeterli hızla gelmedi, gelmiyor.
Son 8 aya bakın.
17 milyar dolar gelmiş.
Bu miktar kesmiyor.
Delik büyük.
Yama küçük.
Açık kapanmıyor.

★★★

Delik kapanacak ki, doların yukarı gidiş eğilimi durdurulsun. Ekonomi daraldı, büzüldü, küçüldü, yeniden büyüme başlasın. İşsize iş açılsın, batakta kıvranan sektörler yeniden canlansın. Enflasyon şişti, kabardı, alev oldu; sıcak para yeteri kadar gelsin ki, enflasyonun ateşini söndürmek için “dış kaynak itfaiye” görevi yapsın. İşçi, memur, emekli, aile geçindiren, üniversitede okuyan, esnaf, tüccar, iş adamı, bankacı önünü görebilsin. Mevcut iktidar, bakanlar, ekonomi kurmayları, çok bilgililer, engin tecrübeleri var, dünyayı ve Türkiye’yi çok iyi okuyor olsalardı; ülkemiz bu “zalim sıcak paraya muhtaç duruma” düşmez yüksek dış sömürü batağına saplanmazdı.
Para bolken.
Bol bol borçlandık.
Geri ödeme saati geldi.
Sıcak para gelmiyor!
Gel sıcak para gel!
Bekamız ona vidalı!

★★★

Bu yüzden olsa gerek “sıcak paraya gel gel...” çekebilmek için akla yine “elde kalmış son gümüşleri satmak” geldi. Son gümüşleri de satalım, dış para bulalım. Büyümeye yeniden geçip, enflasyonu yeniden aşağıya çekerek “işte toparlanmaya başladık” diye başarı öyküsü (!) yazalım.
Eldeki gümüşler:
Varlık Fonu’nda toplandı. Üç gün önce yeni düzenleme yapıldı ve “Türkiye Varlık Fonu” içinde yer alan elde kalmış son devlet şirketleri, dünya alıcılarına satışa açıldı. Varlık Fonu içinde yer alan devlet şirketleri üzerinden sıcak para öbeklerine yeniden gel gel yapıldı.
Bekliyoruz ne olacak?
Yeni bir yol bulunacak.
Varlık Fonu cazip kılınacak ki, sıcak para yeniden bol miktarda Türkiye’ye aksın ve ülkeyi yediği patatesi bile üretemeyip, dışardan alan durumuna düşürenler; “İşte bakın Katar’dan 3 milyar dolar gelmişti. 12 milyar dolar daha geliyor...” diye başarı öyküsü yazdırabilsinler.

★★★

Türkiye’de ekonomi çok derin bir gerileme batağına düştüğü için toparlanması zaman alacak ve son habere göre, 2023 yılına kadar ülkemizde “yeni bir tek bile milyarder” çıkmayacak. Ancak Türkiye’den çıksa çıksa “eşek sütü milyarderleri” çıkabilecek. Çünkü “eşek sütü ve ondan elde edilen ürünler” dünyada çok aranır oldular. Nitekim Paris’te kurulan Tarım Fuarı’nda “eşek sütü övgüsü” önplana çıktı. Fransa’da yetişen yedi cins eşeğe sekizinci olarak Korsika eşeğinin eklendiği; eşek sütünün zeytinyağı ile karıştırılıp sabun yapıldığı ve kilosunun 45 Euro’ya alıcı bulduğu anlatıldı. Türkiye, tarımsal maliyetleri aşağı çekmek için 3-5 dekarlık alanlarda “eşek-katır-at”ı traktörün yerine geçirebilir ve “eşek sütü ürünleri” sektörünü canlandırabilir. Varlık Fonu’nun cazibesi eşek sütü dış satımı ile katlanabilir, milyarder sayımız yeniden artışa dönebilir.
Eşek sütü övgüsü yazıyorum.
Tabii ki, şaka yapıyorum.

★★★

Varlık Fonu’nu sat.
Patates, soğan al.
Asıl “Beka sorunu” budur.