Kem söz sayabilirsiniz.

Abartı diyebilirsiniz.

Ama söyleyeceğim.

Meclis öldürüldü.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, “atı alan Üsküdar’ı geçti” yapılarak 9 Temmuz 2018’de yürürlüğe girdi. Meclis’in gücü ve yetkisi büyük çapta elinden alındı. Bugünlerde bu ölü Meclis’te “bütçe görüşmeleri” başladı.

İzliyorum.

Özellikle özgürlüğünü yitirmemiş gazetelerde ve TV’lerde yayınlanan haberleri okuyorum.

Ölü Meclis!

Canlı saraydan faydalı!

Ben bu sonucu çıkartıyorum.

★★★

Ölü Meclis’in demokrat, çalışkan, onurlu milletvekilleri dimdik durmazlarsa “Türkiye’nin üzerine iyice ölü toprağı” döşenecek.

Susmuyorlar.

Yılmıyorlar.

Sıkıştırıyorlar.

Sorular soruyorlar.

Israrla cevap bekliyorlar. Gerçekleri halk duysun istiyorlar. Örtülmeye çalışılan yalancılık, sahtecilik, adam kayırmacılık, israf, beceriksizlik ne varsa hepsini gün ışığına çıkartmaya çalışıyorlar.

İyi ki Meclis var!

★★★

Meclis’teki çalışkan milletvekilleri sayesinde “zehir saçan termik santrallerin sahibi 5-10 kayırılan şirketin süre dolduğu halde santral bacalarına filtre takmadıklarını” öğrendik.

Süre yıllar önce dolmuş.

Erteleme istemişler.

Almışlar.

Onun da süresi dolmuş.

Bir daha...

Bir daha...

Hepsinde almışlar.

Bu yıl yeniden 2.5 yıl daha istemişler. Onu da almak için “torba yasanın içine bir madde yerleştirmeyi” de başarmışlar. Havayı-suyu-toprağı-insanı-canlıyı zehirlemeye devam ederek santralleri filtresiz çalıştırma izni verilen bu bir avuç imtiyazlı şirketin adları nedir?

Sahipleri kimlerdir?

Bunları kim kayırıyor?

Hepsi Meclis’te konuşuldu, sergilendi. Milletvekilleri, bu şirketlere imtiyaz verip kayıranların sırtını Saray’a (Cumhurbaşkanlığı Külliyesi) dayadıklarını açık açık söylediler.

Ölü Meclis!

Saray’ı hesaba çekti.

★★★

Ben genç olsam yani gençlik günlerimdeki gibi deli ve bitmez enerjiyle dolu olsam; gazetenin genel yayın müdürüne “Meclis Aydınlatıyor Sayfası” projesi götürürdüm. Her gün bir gazete sayfasını dolduracak kadar “gizlenmiş, saklanmış, halktan kaçırılan acı memleket gerçeği” Meclis’teki onurlu, soylu, demokrat milletvekillerince dile getiriliyor.

En çok okunan sayfa olur.

İşte bir acı gerçek:

“Dindar Gençlik” yetişsin diye çok yüksek kaynak aktarılıyor. “Gençleri yasa dışı bahislerden korumak” amacıyla akıyor milyarlar. Fakat devlet eliyle haftanın 7 günü “bahis” oynanıyor.

Pazartesi:

İddaa. At Yarışı. Kazı Kazan. On Numara.

Salı:

İddaa. At Yarışı. Kazı Kazan.

Çarşamba:

İddaa. At Yarışı. Kazı Kazan. Sayısal Loto. Şans Topu.

Perşembe:

İddaa. At Yarışı. Kazı Kazan.

Cuma:

İddaa. At Yarışı. Kazı Kazan.

Cumartesi:

İddaa. At Yarışı. Kazı Kazan.

Pazar:

İddaa. At Yarışı. Kazı Kazan. Spor Toto. Skor Toto. Süper Toto. Süper Loto. Gol Yedi.

Her ayın 9-19-29’unda:

Milli Piyango.

Şans talih, kahpe felek, kimine kavun yediriyor, kimine kelek toplumu olmuşuz. Ben bu gerçeği Meclis’te konuşmaları okuyarak öğrendim.

★★★

Daha neler öğrendim.

Hepsini sığdıramam.

Bu köşe yetmez.

Bir örnek daha vereyim:

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın kurucusu olduğu hastane ve üniversiteye; devletin malı olan çok sayıda arazi ve binalar tahsis edilmiş. Bunların yerleri hep kupon araziler ve semtler: Haliç, Kavacık, Bağcılar, Esenler, Vatan Caddesi, Fındıkzade, Bahçelievler, Koşuyolu, Sefaköy, Unkapını, Çamlıca,  İstanbul’da tarihi Tekel Binası, Bursa’da ilk İpek Fabrikası Binası, Ankara’da Atatürk Orman Çiftliği arazisi, Ankara’da TCDD yerleşkesi içinde tarihi binalar, Etimesgut Aşağıyurt Mahallesi’nde TOKİ arazisi...

Milletvekili soruyor:

Bu nedir?

★★★

Ölü Meclis

Diri Saray’dan iyidir.