Ankara Ticaret Odası’nın da eski başkanı; tüccar, iş adamı ama tek işi plaza yapmak, rantı yüksek kule dikmek. Atatürkçü parti CHP’ye alınmış, milletvekili olmuş. Ankara’da “TOGO” ismini koyduğu plaza kule dikmiş.

Ne “kule” ama!

İğrenç!

Yasa dışı!

Pislik!

Aynı:

Emsal büyütüp plaza rantı avcılığı yapanlar gibi.

Aynı:

Belediyenin önde gelenlerini “rüşvetle” yemleyip kot altının önünü arkasını kazıyıp sınırsız inşaat izni alanlar gibi...

Aynı:

Kutularından döviz, odalarından dolar dolu kasa çıkanlar gibi...

Aynı:

“Milletin a....koyduk” diyenler gibi.

Aynı:

Parsel bazında imar izni çıkartıp kule dikmeyi tek zenginleşme aracı yapan ve bunu topluma “girişimcilik” diye satan tüm iş adamları gibi...

★★★

Önce Ankara’nın ODTÜ kavşağında 12 bin metrekare arsa kapatılmış. Defoluymuş arsa. Yasa bu arsa içinde ancak 1.5 emsal üzerinden 18 bin metrekare plaza kule dikme hakkı veriyormuş.

12 bin metrekare arsa!

18 bin metrekare kule!

Yetmiyor!

Gözler doymuyor!

Ne yapmalı?

Emsal yükseltmeli.

2.1’e çıkartmalı.

O da kesmiyor!

Daha yüksek kule!

Daha çok rant!

İki bulvar (Dumlupınar ile Anadolu Bulvarı) arasında kot farkı var. Arsa işte bu iki bulvarın sürtüştüğü noktada bulunuyor. Kot farkı inşaat alanı dışına itilerek kot altına sınırsız inşaat izni de alınıyor. Böylece, alışveriş merkezleri yerleştirilerek, 12 bin metrekare arsa üzerine 120 bin metrekare plaza kule dikilme yolu açılıyor.

İğrenç!

Pislik!

Yasaya vücut çalımı!

Şehre darbe!

Aynı:

Diğerleri gibi...

★★★

Yapmayın!

Kıymayın kente!

Zorlamayın çevreyi!

Mimarlar Odası dava açıyor. Adalet karar veriyor: 18 bin metrekareden fazla yapma hakkı yoktur.

Plan geçersiz.

Ruhsat iptal.

CHP’nin eski milletvekili plaza-kule dikici, takmıyor mahkeme kararını inşaatın yüzde 90’ı bitinceye kadar dikiyor kuleleri, yükseltiyor alışveriş merkezlerini...

Mühürleniyor inşaat.

Partili plazacı iş adamı, Ankara halkına “Çalmayacağım-Çaldırmayacağım- Çalışacağım” diye söz verip gelmiş Belediye’yi, mahkeme kararına vücut çalımı atacak ortamı yaratmaya zorluyor.

İğrenç!

Pislik!

Ahlak dışı!

★★★

Belli ki partili plazacının istediğini yapmıyorlar. Partili kule dikicinin, TV’lere bağlanıp iddia ettiğine göre, kendisi bizzat Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na gidiyor. “2 belediye Meclis üyesi ofisime geldi. Bana “okul yapacaktın yapmadın, onun yerine 25 milyon TL ver dediler, para istediler” diye şikayet ediyor. Yani ben gittim Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile görüştüm benden rüşvet istedi diye bir söz yok. Sadece iki belediye meclis üyesi, okul yapma lafları arasında 25 milyon para isteme var. Ve bir de “Genel Başkan bana ‘Genel Başkan Yardımcısı ile konuşacağım. Mansur Yavaş ile görüşür, senin işini çözer’ dedi” diye söz verdiğini iddia ediyor.

Bu iddia doğru mu?

Böyle bir söz verdi mi?

Doğruysa!

İğrenç.

Ahlak dışı...

Aynı diğerleri gibi...

★★★

Doğru değilse halkın gözünde yükselmekte olan ana muhalefet partisine vurma ve CHP’nin “biz rüşvet almayız. Biz çalmayız. Biz çaldırmayız” diye öne çıkardığı dürüst tarafını lekeleme hamlesidir. Bu, ikinci Talat Atilla darbesidir.  Halkın gözünde CHP için “Bunlar da rantçı, bunlar da rüşvetçi lekesi yaratma” kumpasıdır.

Halk detayı görmez.

Akıllarda leke kalır:

Bunlar da rüşvetçi!

Sayın okurlar hazırlıklı olun her ay CHP’ye bir partili plazacı darbesi, bir Talat Atilla hamlesi gelecektir. Amaç halkın gözünde “CHP de aynı rantçı-rüşvetçi partiler gibi...” lekesi yaratmaktır!

Kılıçdaroğlu!

“Konuşuruz Mansur ile çözeriz senin kule işini...” dedi mi, demedi mi?

Zurnanın deliği burası!