Kalkıp şimdi “pişmiş füze aşına su katmak” niyetiyle yazı yazıp, vaktinizi çalmak istemem.

Cevabını bulamadım.

Belki bilenler anlatır.

Suudi Arabistan, ABD’den, Rusya’dan, Çin’den sürekli füze alan, en yeni teknolojik silahlarla ordusunu güçlendiren bir ülke. Dünyada GSYH’sına göre en yüksek silah harcamasını Suudi Krallığı yapıyor.

Ne oldu?

Yemen’den bir dron ve birkaç kısa menzilli füze Suudi Arabistan hava sahasına kolayca girdi, rafinerilerini vurdu. Suudi petrol kuyuları felç oldu. GSYH’nın (kısaca toplam milli gelirinin) yaklaşık yüzde 9’unu ABD’den aldığı erken uyarı uçakları (AWACS) ve Patriot hava savunma sistemlerine yatıran Suudi Arabistan, kısa menzilli füzeyi yediğiyle kaldı.

AWACS’lar.

Patriotlar.

Yanlış yere dikilmiş fasulye sırığı gibi kaldılar. Bu ne iştir? Sorup cevap veren bir uzman ya da emekli generalin okuduğum gazetelerde bir yazısına, izlediğim TV haberlerinde de bir açıklamasına rastlamadım.

★★★

Dünyada GSYH’na göre en yüksek silah harcaması yapan birinci ülke Suudi Arabistan ise dördüncü ülke de Türkiye’dir. Suriye savaşı çıktığından bu yana biz de silaha 125 milyar dolar harcadık.

Rusya’dan S-400 aldık.

2.5 milyar dolar ödedik.

Belli.

ABD’den de Patriot alacağız. 4 AWACS’ımız da var. Biz bu 4 AWACS’ı (Havadan Erken İhbar ve Kontrol uçağı) 2004 yılında 1.5 milyar dolar ödeyerek ABD’den satın aldık. Onlara “Barış Kartalı” adını koyduk. Havada yakıt ikmali yapabilen, 24 saat aralıksız görev üstlenen AWACS’lar ile Türkiye’nin hava sahası kritik zamanlarda sıkı kontrol altında tutulacak, hava sahamıza girmek isteyen yabancı uçaklar ile füzeler anında tespit edilecek, 360 derecelik görüş açısıyla coğrafi engellerden etkilenmeden yüzlerce kilometrelik alan taranabilecek başta Ege Bölgesi ile Akdeniz olmak üzere İran, Suriye sınırı, Rusya’yı da içine alan bölge izlenebilecekti.

Biz tuttuk S-400 de aldık.

İşte tam bu sırada Suudi Arabistan ki, hem AWACS’ları ve hem Patriotları var, kıytırık dronu bile göremedi.

Uçtu Suudi rafinerileri.

★★★

Ben şüpheci adamım.

Kendimden bile şüphe duyarım. Acaba ABD ile Rusya aralarında gizlice anlaştılar; biri bize S-400 satıyor, diğeri de öbür yandan Patriot satmak üzere gel gel yapıyor.

Nitekim şu da oldu:

Suudi Arabistan’ın petrol kuyuları ile rafinerileri kısa menzilli füze ile vurulunca, daha vurulmuş kuyuların dumanları tüterken, Rus lider Putin, “Suudiler bizden hava savunma sistemi alabilirler” diyerek müşteri kızıştırmasına girdi.

Çok sıcak bölgedeyiz.

Etrafımız yanıyor.

Çatışmalar içindeyiz.

Güçlü orduya ihtiyacımız var bunu anlıyorum. Pişmiş füze aşına su katmak istemem ama Patriot ve AWACS sahibi Suudi Arabistan keklik gibi avlandı!

Bu nedir?

KALEMİN GÖR DEDİĞİ

S-400’ün kontrolü kimde olacak?


Türkiye S- 400’ü aldığında NATO’nun generalleri, “Rusya, Türkiye’deki S-400’leri kullanarak sistemimizi deşifre edebilir”  demişlerdi. Ankara ise “Kontrol tamamen bizde olacak, bu mümkün değil” açıklaması yapmıştı. Rusya Dışişleri Bakanağı da önceki gün şu değerlendirmeyi dile getirdi: “NATO’nun (Pentagon’un)  S-400’den endişe etmesi tamamen yersiz değil. Tüm NATO pilotları, Kaliningrad’daki sistemlerin (S-400’ü kontrol eden merkez) her türlü hava hedeflerini tespit etme, onlara eşlik etme ve gerektiğinde garantili imha etme imkanlarını çok iyi bilirler.” Rusya, bunu söylediğine göre bize satılan S-400’ü kim kontrol edecek?