Milyonlarca insanımız iş arıyor ama 4 milyon Suriyeli onların ekmeğini elinden alıyor. Neden? Çünkü Suriyeliler ucuz iş gücü! Vergisi yok, sigortası yok,
ücretleri düşük!
Maliye Bakanı Berat Bey, Suriyeliler için devletin bugüne kadar 40 milyar dolar harcadığını açıkladı. Müthiş bir rakam! Böyle bir parayı kendimize harcasak, darda olan ekonomimiz çok rahatlardı.
AKP’nin gözdesi Suriyeliler için hazırlanan şu cafcaflı projeye bakın:
Sınırda sağlanacak güvenli bölgede Suriyeli sığınmacılara 5 bin nüfuslu 140 köy inşa edilecek.
Her ilçede 6 bin konut yapılacak, 11 cami, 9 okul, 2 kapalı spor salonu, 5 gençlik merkezi kurulacak, 200 yataklı hastaneler inşa edilecek. Tüm bunların maliyeti, 23,5 milyar dolar. (Yaklaşık 140 milyar lira.)
Yabancı ülkeler bu büyük proje için para değil, nasihat bile vermez!
Ee, ne olacak? Paraları biz mi ödeyeceğiz? Yeni ağır vergiler bu yüzden mi geliyor yoksa?
Nergiz Yayınları’nın sahibi Ahmet Acar, gönderdiği mailde sordu:
“Vatanı Satanlar” adlı kitabımıza Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dava açtı. Haber değeri var mıdır?”
Hemen cevap verdim:
“Sayın Ahmet Acar... Cumhurbaşkanı’nın avukatları bugüne kadar kime dava açmadı ki? Yüzlerce mi diyeyim, binlerce mi bilemiyorum. Böyle dava bolluğunda sizin kitabınıza açılan davanın bir haber değeri yoktur!”
★★★
Son 7 yılda “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasıyla Erdoğan’ın avukatları tarafından 12 bin 305 dava açıldı.
2017 yılı içinde 20 bin 539 savcılık soruşturması başlatıldı.
Halen cezaevlerinde tutuklu dolu. Bazıları mahkûm oldu, bazılarının davaları ise sürüyor.
★★★
Türkiye cezaevlerinde çeşitli suçlardan yatan 280 bin civarında tutuklu ve hükümlü var. Bunların çoğu yersizlikten üst üste, balık istifi yatmakta...
Adalet Bakanlığı, yeni, mahkûmlara yer bulmak için sürekli olarak yeni cezaevleri inşa ettiriyor. AKP döneminde rekor sayıda yeni cezaevleri açıldı.
Meclis’ten geçen hafta çıkan “Yargı Reformu Paketi” bu büyük yaraya merhem olacak mı, bilemiyorum!
Elektronik sigara!
Bütün uygar ülkelerde kapalı alanlarda sigara içme yasağı uygulanıyor.
Bu çok iyi tabii ki... Hiç sigara içmeyenlerin duman altı olması kötü!
Bir kısım insanlar sigaranın zararlarından korunmak niyetiyle “Elektronik sigara” kullanıyor.
Aslında böyle yapan vatandaşlarımız kendi kendilerini aldatıyorlar!
Çünkü elektronik sigara, tütünlü normal sigaradan daha tehlikeli... Kanser dahil birçok hastalığa sebep olduğu belirtiliyor.
Bu nedenle bütün Türkiye’de elektronik sigaranın içiminin de, ülkeye girişinin de yasaklanması planlanıyor. Kendi adıma bunu hararetle destekliyorum.
Elektronik sigaraya getirilecek yasak, insan sağlığı açısından çok doğru bir uygulama olacak.
9’dan 90’a herkes kınadı!
Sema Selçuker bugün 92 yaşında bir İstanbul hanımefendisi...
Rahmetli gazeteci ve radyo programcısı Nedret Selçuker’in eşi... Haydarpaşa ve Sirkeci garlarının, İstanbul Büyükşehir Belediyesi dışlanarak, ne olduğu bilinmeyen yandaş bir iş adamına kiralanmasına çok üzülmüş. Yolladığı mektupta:
“İstanbul’da doğup büyüdüm. Kentin her köşesinde anılarım var. Hele Haydarpaşa denilince anılarım o kadar çok ki, anlatmakla bitmez. Ben Türküm, İstanbulluyum. Haydarpaşa Garı da, Sirkeci Garı da benden daha çok İstanbulludur. Tarihi değerlerimize yazık ediyorlar” diyor ve bu mekânları yandaş iş adamına peşkeş çekenleri kınıyor.
9’dan 90’a tüm İstanbul halkı aynı fikirde. Tabii ki zamanı gelince bunun hesabı sorulacak!
TEBESSÜM
Yol mühendisi eşek!
Eski yıllarda Kayseri’de halk sarp bir dağ köyüne yol yapıyor. Bir eşek önde ilerlerken peşinden gelen köy halkı da eşeğin güvenli bulup geçtiği yeri genişleterek yol haline getiriyor.
Bu ilginç yol yapımı, orada bulunan iki Amerikalı’nın dikkatini çekiyor. Yarım yamalak Türkçe bileni soruyor:
“Ne yapıyorsunuz Allah aşkına?”
Kayserililer cevap veriyor:
“Yol yapıyoruz.”
Amerikalı şaşırıyor:
“İyi ama şu eşek ne yapıyor?”
“O yol mühendisidir. Önden giderek yola elverişli geçidi o gösterir.”
Amerikalı katıla katıla gülüyor:
“Peki, eşek bulamazsanız ne yaparsınız?”
Akıllı Kayserili taşı gediğine koyuyor:
“O zaman Amerika’dan uzman getiririz!”
GÜNÜN SÖZÜ
Gerçek başarılar tesadüf sonucu değil, çalışmaların eseridir.
