Dün önce hafiften bir sallantı hissettim. “Ne oluyor?” derken koca apartman âdeta hoplayıp zıpladı! Anladım ki İstanbul’da deprem oluyor.
Heyecanlandım ama doğrusu fazla korkmadım, çünkü korkmaya vakit kalmadan deprem durdu, 10 saniye içinde her şey normale döndü. Tavana baktım, avize hafif hafif sallanıyordu.
O an aklıma ekonomideki deprem geldi! Beni asıl korkutan ülkede beklenen ekonomik depremdir!
Birçok ekonomist, dar boğaza giren ekonomimizde deprem bekliyor! Bu deprem dünkü İstanbul depremi gibi fazla zarar vermeden mi geçer, yoksa yakıp yıkar mı, belli değil!
Ekonominin kanunları ayrıdır. Öyle cart-curtla, emir-komuta ile işler yürümez. Ekonomiyi düze çıkartmanın yolu iyi yönetim ve üretimdir. Oysa bizde iyi yönetim de, üretim de yok. Tabii hiç yok değil, yeteri kadar yok!
Üretmeden tüketen ulusların sonu bellidir. Ülke depreme uğramaktan beter hale gelir!
İşte, dünkü İstanbul depreminin bana hatırlattıkları!