Lâmı cimi yok! Ekrem İmamoğlu kazandı! Siz kaybettiniz ey AKP’liler!
Sandıkta kaybettiğinizi devlet gücüyle mi geri almak istiyorsunuz? Bunun siyasi etikle hiçbir ilgisi var mı?
Kaybetmenin de bir onuru vardır. Fakat mızıkçılığın, çamura yatmanın, oyunbozanlığın onuru yoktur!
Seçim yenilendi diyelim. İstanbul halkının tercihi belli... Ne olacak? Kazanmak için bir hile, bir katakulli mi hazırlanıyor? Plan bu mu?
İstanbul halkı İmamoğlu’na güvenini gösterdi. Yeni bir seçimde inanın fark çok daha büyük olur. Fakat hile yapılmazsa tabii...
25 yıldır aynı kafalar İstanbul’u yönetiyor. Sonuç meydanda!
Kaybedişinizin nedenini biliyorsunuz. Yaşlı nüfus size, genç nüfus ise İmamoğlu’na oy verdi. Neden? İstanbul’da her dört gençten biri işsizlik ateşinde yanıyor da ondan...
Milletin iradesine saygılı olun. Seçmenden yediğiniz tokattan ders alırsanız bu sizin en büyük kazancınız olur!



İki gün sonra, 20 Nisan Cumartesi günü “Kutlu Doğum Haftası” başlıyor.
Peygamberimiz Hz. Muhammed’in doğum günü olan Mevlid Kandili’nin yanına her yıl 20 Nisan’da başlayan “Kutlu Doğum Haftası” eklendi, sonra da Peygamber’in Doğumu “Mevlid-i Nebi” adıyla resmileştirildi.
Fakat... Hz. Muhammed’in gerçekte ne zaman doğduğu konusu hiç tartışılmadı.
Peki, işin aslı ne?
Ben de bunu merak edip, günümüzün aydın ilahiyatçılarından Nazif Ay’a sordum.
Nazif Ay, bence bu konuda güvenilecek bir isimdir.
“Peygamberimizin ‘Pazartesi” günü doğduğunda dinî kaynaklar hemfikirdir ama hangi pazartesi günü? İşte bunda görüş ayrılığı vardır.” dedi ve anlattı:

★★★

“Araplar tarihi meselelerden bahsederken takvim yerine yaşanılan büyük olayları kaynak kabul ederlerdi. Örneğin, Peygamber’in doğum tarihinde ‘Fil Olayı’ başlangıç kabul edilmiş ve Hz. Muhammed’in arkadaşlarından Mahreme “Ben ve Allah’ın elçisi Fil Yılı’nda doğduk” demiştir. (İbn İshak, es-Sire, s 27)
Peygamberin doğduğu gün ve ay ile ilgili farklı görüşler savunulmuştur.
Kimilerine göre Rebiülevvel ayının 12’nci günü, pazartesi sabahı, kimilerine göre aynı ayın 2’sinde, 3’ünde, 8’inde veya Rebiülevvel’in bitmesine 10 gün kala doğmuştur. Hatta bir aktarıma göre Ramazan, Rebiülahir ya da Safer aylarında doğduğu görüşleri bile vardır.
Hz. Muhammed’in doğumunun 20 Nisan 571 tarihi, Mısır Rasathanesi müdürlerinden Mahmut El-Felek-i Paşa’nın hadis kaynaklarında geçen bazı söylemlere odaklandığı yanlış hesaplamalarına dayanmaktadır.
Tarihçi Frantz Buhl, Hz. Muhammed’in ‘Fil Yılı’nda doğduğun iddiasının gerçek olmadığını, doğumun Fil Olayı’ndan önce gerçekleştiğini ifade etmiştir.
En tutarlı hesaplamaların ise Hintli âlim Muhammed Hamidullah’a ait olduğu kabul edilmektedir. Hamidullah, Hz. Peygamber’in doğum tarihini 17 Haziran 569 olarak hesaplamıştır.
20 Nisan tarihine sabitlenen ‘Kutlu Doğum Haftası’nın yanlış hesaplamayla kutlandığı artık ya bilinmelidir ya da bu tarihin tartışmalı olduğu kabul edilmelidir.
Aslında önemli olan nokta Hz. Muhammed’in hangi, tarihte doğduğu değil, onun ahlâkına ne kadar sahip çıkıldığıdır.”

Yusuf Kenan’a 62. Yıl ödülü


Türkiye’nin “Doktor” unvanını taşıyan tek terzisi Yusuf Kenan’a mesleğinin 62’nci yılında büyük ödül verildi.
Hilton Oteli’nde düzenlenen “Fashions Türkiye Moda Ödülleri” töreninde ödülünü alan Yusuf Kenan çok mutlu olduğunu gözleri dolarak anlattı.
Uzun yılların yorgunluğu ile artık kendini emekliye ayırmış olan Yusuf Kenan, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e, Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a, Vehbi Koç ve Sakıp Sabancı gibi büyük işadamlarına elbiseler dikmekle ün yapmıştı.
Yusuf Kenan “Bodrum’da bir ev yaptırıyorum. Senenin bir bölümünde artık eşimle birlikte orada yaşayacağım” diyor.

TEBESSÜM

Sayım komedisi!


Okurlarımdan Ateş Atasoy yazıyor:
İstanbul Maltepe’de tekrar saya saya 16 günde bitirilen oylar bana “Şekerpare” filmini hatırlattı.
O filmde Şener Şen, İlyas Salman’ı falakaya yatırmıştı. Hem vuruyor, hem sayıyordu:
“1, 2, 3, 4....8, 9,10.” derken Şener Şen birden duruyor “Beni şaşırttınız lan!” diyerek falakayı baştan saymaya başlıyordu.
Maltepe oylarının sayımı için de bir komedi filmi çevrilir artık!”

GÜNÜN SÖZÜ


Mazlumlara karşı zalime yardım edenden daha kötü insan yoktur!