Binali Bey’in Meclis Başkanlı­ğı’nı bırakması Anayasa’nın emriydi ama o bin dereden su getirerek “İstifa etmeyi düşünmüyorum... Seçim­ler siyasi faaliyet değildir!” gibisin­den garip sözlerle direniyordu.
Sonunda, kafasına saksı mı düştü ne­dir, birdenbire çark ederek 18 Şubat günü Meclis Başkanlığı’ndan istifa edeceğini açıkladı.
Gecikmiş doğru bir karar bu... Çünkü Anayasa’nın 94’üncü Mad­desi, Meclis Başkanları’nın hiçbir siyasi faaliyette bulunamayacaklarını emrediyor.
“Seçimler siyasi bir faaliyet değildir!” diyerek Meclis Başkanlı­ğı’nı bırakmamakta ısrar eden Binali Yıldırım sonunda doğru yolu buldu.
Peki, “İstifaya gerek yoktur!” diye yeri göğü inleten yalaka ve sala­kolar şimdi ne diyecekler?
“Binali Yıldırım’ın istifasını isteyenler haindir!” diye yırtınan ve efendilerinin gözüne girmek için karşı tarafa hakaretler yağdıran yağdanlıklar şimdi “Binali Bey ilkeli bir davra­nış sergiledi.” diyorlar, iyi mi?
Gerçek olan şu: Binali Bey istifa ka­rarı almasaydı, halkın gözünden daha da düşecekti. Geç de olsa hatasını anladı.