Adalet Bakanı Abdulhamit Gül: “Cumhurbaşkanı Yargı Reformu’nu onayladı, sıra uygulamada” demişti. Tabii ki haklıydı. Fakat daha ilk uygulamada hayal kırıklığı yaşandı!

Pazartesi günü SÖZCÜ’nün FETÖ davası vardı.

Yeni Yargı Reformu ile düşünce ve ifade özgürlüğü güçlendirilip suç olmaktan çıkartılıyordu.

SÖZCÜ avukatları bunu hatırlatarak Burak Akbay hakkındaki “Kırmızı bültenle aranma” kararının kaldırılmasını talep etti. Mahkeme “Dosyadaki mevcut delillere göre” diyerek Burak Akbay’ın kırmızı bültenle aranmasına devam kararı verdi.

Dosyadaki mevcut deliller nedir? Bunu açıklayabilirler mi? Hayır, açıklayamazlar! Çünkü dosyada geçerli hiçbir delil yok!

Mahkemenin ‘Kırmızı Bülten’ talebini daha önce Adalet Bakanlığı bile kabul etmemiş, “Dosyaya delil koyun!” diyerek geri çevirmişti. Fakat nedense mahkeme hâlâ ısrarlı.

Demek ki Yargı Reformu filan hikâye! Türkiye’nin yargı imajını düzeltecek güzel bir imkân heba ediliyor! Yazık!





Menfaat için iktidara yalakalık yapanlara ben sanatçı demiyorum.

Gerçek sanatçı her zaman halktan, haklıdan yana olandır. Ezilenleri savunmak sanatçının görevidir. Oysa bizde sanatçı geçinen birçok kişi halka sırtını dönüp kendilerini iktidarın kucağına atmakta tereddüt etmiyor.

Az sayıda gerçek sanatçımız var. Bunlardan biri de sinemanın unutulmaz yıldızı Fatma Girik’tir.

Fatma Girik, Atatürkçü’dür, sosyal demokrattır, her zaman haksızlıklara karşıdır, haklıdan yanadır.

Ben, Atatürkçü olan herkesi severim.

Atatürk karşıtı kim olursa olsun en ufak bir sempati duymam mümkün değildir.

Beyaz perdede bir zamanlar büyük aktör veya büyük artist olarak geçinen kişilerin aslında ne kadar küçük insanlar olduğunu, yaşanan olaylar ve çıkarları için yaptıkları yalakalıklar gösterdi.

Benim anladığım sanat, iyiliği sevimli, kötülüğü çirkin göstermeli, gülüncü ortaya çıkartmalı, güzel duyguları ve yüce hareketleri ölümsüzleştirmeli, yoksulları savunup, zorbaları korkutmalıdır.

★★★

Yukarıdaki fotoğrafta muhteşem bir görüntü var.  Büyük bir Türk Bayrağı ve Atatürk’ün devasa posteri, koca binayı kaplamış... Bunların önünde Fatma Girik duruyor.

Bu fotoğraf iki ay önce, 30 Ağustos günü Fatma Girik’in Bodrum Torba’daki evinin önün de çekilmişti.

Fatma Girik milli bayramlarda evinin ön cephesini hep böyle donatıyor ve “Dünyanın en güzel manzarasının önündeyim” diyordu.

Dün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı idi. Fatma Girik ilk defa evinin önünü böyle Türk Bayrağı ve Atatürk posteriyle donatamadı. Çünkü boynundan ameliyat olmuştu ve hasta yatağında yatıyordu.

Buna rağmen kalkıp Cumhuriyet Bayramı’nı yine yukarıdaki fotoğrafta görüldüğü gibi kutlamak istedi ama doktoru “İstirahat etmen gerekiyor” diyerek onun kalkmasına izin vermedi.

★★★

Üzülme Fatma kardeş... Gönlün ferah olsun. Cumhuriyet Bayramı gidince bir yıl sonra tekrar gelir fakat Fatma Girik giderse bir daha gelmez. Kendine iyi bak.

Sanatçıyı gönülden alkışlıyorum.

Keşke bütün sanatçılar onun gibi olabilse...

GÜNÜN SÖZÜ


Gerçek dost var mıdır? Eğer varsa, insanın derdini, sevincini ancak o paylaşır!