AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olması nedeniyle Meclis Başkanlığı’ndan ayrılan Binali Yıldırım, görevi en yaşlı Meclis Başkanvekili MHP’li Celal Adan’a devrettikten sonra yemekli toplantıda ilginç lâflar etti.
7 ay Meclis Başkanlığı yaptığını ve gönül rahatlığıyla görevinden ayrıldığını belirten Binali Yıldırım’ın 31 Mart Seçimleri sonrası için söylediği şu sözler çok önemliydi. Dedi ki:
“1 Nisan tarihine geldiğimizde mutlaka Meclis’in milletvekili sayısında bir değişiklik olacak. Ama nasıl bir değişiklik olacak, onu şimdiden söyleyemiyoruz. Sürpriz olsun!”
Vay canına! Nedir bu sürpriz acaba?
- MHP’den ya da başka partilerden AKP’ye katılımlar mı olacak?
- Bazı milletvekillerinin (başta HDP, sonra CHP olmak üzere bütün partiler dahil) vekillikleri mi düşürülecek?
- Nasıl bir sürpriz olabilir?
Binali Yıldırım’ın sözlerinden anlıyoruz ki, TBMM’de çok ciddi bir değişiklik olacak.
Peki, bu sır ya da sürpriz, 1 Nisan’a kadar gizli kalır mı? Sanmıyorum! Bombası yakında patlar!
Türkiye’yi çok daha ilginç (ya da kritik) günler bekliyor!



Birkaç gün önce Ankara’da renkli bir gece geçirdik.
Kemal Baytaş’ın 91’inci yaş günün kutladık.
TÜTAV Başkanı ve SÖZCÜ’nün eski yazarı Kemal Baytaş 91 yaşını doldurdu ama hâlâ bir delikanlı gibi enerjik. Yüreği yurt sevgisiyle dolu. Doğum günü nedeniyle yaptığı konuşmada:
“Ben, Türkiye’nin Laik Cumhuriyet’e ve parlamenter sisteme döndüğünü görmeden ölmek istemiyorum” diye duygularını dile getirdi.

“ÜÇÜNÜ BİRDEN YENECEKSİN”

CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş, tüm yorgunluğuna rağmen, sevip saydığı Kemal Baytaş’ın doğum günü partisini kaçırmadı.
Yanında Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen ve Yeni Mahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da bulunan Mansur Yavaş yaptığı konuşmada:
“Ben Ankara’da aday olurken, AKP adayı Mehmet Özhaseki ile yarışacağımı sanıyordum. Oysa, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Mehmet Özhaseki hep beraber karşıma çıktılar. Şimdi ben üçüyle birden mücadele ediyorum” dedi.
Sözün burasında Kemal Baytaş ona şöyle seslendi:
“Mansur Bey, sen üçünü birden yenip seçimi kazanacaksın. Seni şimdiden kutluyorum.”

ÇİN BÜYÜKELÇİSİ

Doğum günü partisinde Çin’in tam yetkili Büyükelçisi de vardı.
Büyükelçi Deng Li, aynı zamanda Türk-Çin Dostluk Derneği Başkanı olan Kemal Baytaş’ın Türkiye’nin Çin ile olan siyasi ve ticari ilişkilerini geliştirdiğini, kendisine büyük saygı duyduğunu belirtti.
Ses sanatçısı Zeynep Poyraz’ın Çince söylediği şarklılar, tüm Çin heyetini hayran bıraktı. Sanatçı “Çince bilmiyorum ama Japonca bildiğim için şarkıları hatasız söyleyebildim” dedi.
Bu arada Tenor Erdal Şen de şarkılarıyla büyük alkış topladı.
İşadamları Ceylan Öztanık, Şükrü Koçoğlu, Zühtü Yorgancı, Erol Aksoy, Mithat Yenigün, Prof. Dr. Ümit Özyurda, Prof. Dr. Köksal Baloş, CHP İzmir milletvekili Tuncay Özkan ve 100’e yakın işadamı, bürokrat, yargı mensubu ve gazetecinin katıldığı doğum günü partisi “İnşallah 100’üncü yılı da göreceğiz” temennisiyle son buldu.

Cumhurbaşkanı ve Türk Ceza Yasası


Sevgili okurlar, Emre Kongar, Cumhuriyet’teki köşesinde ilginç bir yazı kaleme aldı. Bunu (özetle) sizlerle paylaşmak istiyorum:
“Ceza Yasası’ndaki Cumhurbaşkanı’na hakaret suçu, tarafsız, partisiz Cumhurbaşkanı için konulmuş bir hükümdür; kaldırılmalıdır.
Cumhurbaşkanı artık ‘yamalı bohça’ya dönmüş olan bu Anayasa’ya göre, hem taraflı ve partili olduğu, hem de hukuken ve fiilen yürütmenin başı olarak bütün icra fonksiyonlarını yüklendiği için: Siyasilerin muhatap olduğu her eleştiriye, hatta onlardan çok daha fazla yetkili olduğu için, politikacılara yöneltilen eleştirilerden çok daha fazlasına muhatap olmalı ve özel koruma altında bulunmamalıdır.”

TEBESSÜM

Ülkenin en zeki adamı (!)


Bir grup insan küçük özel bir uçakla yolculuk ediyormuş.
Pilot bir ara telaşla “Düşüyoruz. Herkes paraşütle atlasın” diye anons yapmış.
Uçakta bir paraşüt eksikmiş. Adamın biri:
“Ben parti başkanıyım, yaşamalıyım” diyerek paraşütlerden birini alıp atlamış.
Başka bir adam:
“Ben önemli bir siyasetçiyim” deyip o da atlamış.
Üçüncü adam “Ben ülkenin en zeki adamıyım, halkımın bana ihtiyacı var” diyerek bir paraşüt kapıp atlamış.
Uçakta en son, yaşlı bir adamla bir delikanlı kalmış. Yaşlı adam gence seslenmiş:
“Evlâdım, benim ayağımın biri zaten çukurda. Sen atla”
Delikanlı:
“Yok yok amca” demiş “İkimiz de kurtulacağız!”
“Nasıl olacak bu iş?”
“Hani o ‘Ben ülkenin en zeki adamıyım’ diyerek atlayan var ya, o benim sırt çantamı takıp atladı!”

GÜNÜN SÖZÜ


İnsan kaderinin yıldız fallarında olduğuna inanmak aptallıktır!