Kaybolan güven kolay kolay geri gelmez.
Bugün ülkemizin en büyük sorunu güvensizliktir.
Sağ elin sol ele, sağ gözün sol göze güvenmediği bir ülkede işlerin iyi gitmesi mümkün değildir.
Sık sık yapılan anketlerden birinde, bir bölümü AKP’li olan vatandaşlara şu soru sorulmuş:
“Sizce Türkiye’nin en önemli sorunu nedir?”
Yüzde 56.6 oranında yurttaş Türkiye’nin en önemli sorunu olarak ekonomiyi, hayat pahalılığını göstermiş. İkinci sırada ise yüzde 11,4’le işsizlik var.
Ya demokrasi, adalet, yargı?
Bunlar sorulmamış bile... Oysa bütün kötülüklerin temelinde adalete güvensizlik yatıyor.
Adaleti sağlayan yargı bağımsız olmadığı sürece, ekonomi başta olmak üzere ülkede hiçbir şeyin düzelmesi mümkün değildir.
Yabancı yatırımcı bu yüzden Türkiye’ye gelmiyor. Para, güven olmayan bir yere uğramaz! Bir ülkenin güven sağlaması için demokrasi ve yargının iyi işlemesi gerekir. 24 Haziran seçimlerinden sonra yargı da siyasetin etkisine girdi ve ülkede güvensizlik ortamı büyüdü.
31 Mart seçimleri iktidar için “Sırat Köprüsü” olacak!
2019’da daha hırçın bir iktidar göreceğiz.
Ortalıkta uçuşan zehir zemberek sözlerin, insanlara yağdırılan ağır hakaretlerin, ülkenin en gözde sanatçılarına açılan davaların sebebi nedir?
Kaybetme korkusu!
Evet, iktidar 17 yıldır ilk defa korkuyor. Taraftarlarını kendisine daha sıkı bağlamak için hayali hasımlar, bir takım düşmanlar yaratıyor.
Bu ülkede AKP iktidarı gibi düşünmeyen herkes düşman görülüyor.
Nedendir iktidarın yarattığı bu öfke, bu şiddet?
31 Mart seçimleri yaklaştıkça anketlerden kötü haberler geliyor da ondan...
“Korku dağları bekliyor” derler ya... AKP’nin bugünkü durumu aynen böyle!
İktidar, anketlerdeki kötü sonuçları gördükçe daha da tahammülsüz hale geliyor.
Çeşitli tarafsız anketçilerle konuştum: “31 Mart Yerel Seçimleri’nde iktidar için tehlike var. Oy oranı kesinlikle yüzde 40’ın altına düşüyor, yüzde 35 seviyelerine de inebilir” dediler.
Bazı kentlerde MHP’nin desteği de iktidarı kurtaramayacak!
★★★
Türkiye’de işsizlik hâlâ büyüyor. Neden?
Türkiye üretmiyor. Daha doğrusu ürettiğinden fazla tüketiyor da ondan.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) işsizlik oranını yüzde 11.4 olarak açıkladı Hikâye!
Çalışmak zorunda olan gençlerde işsizlik yüzde 21,6.
Genç kadın nüfusta işsizlik oranı: Yüzde 27,2.
Tarım dışı kadın işsizliği: Yüzde 33,6.
Bunlar devletin resmi rakamları.
Gerçek rakamlar çok daha fazla!
Türkiye’nin sorunu üretememesi ve sanayide de tarımda da üretimin ciddi oranda düşmesi. İşsizliği tetikleyip azdıran bu...
Sofralarımızdaki tuz ve karabiber bile ithal... Gerisini siz düşünün.
★★★
Dış kaynakları üretime değil, tüketime yönelten, gösteriş için gereksiz projelere milyarlar yatıran, yandaş müteahhitleri besleyen iktidarın ülkeyi getirdiği nokta bu!
31 Mart seçimlerinden sonrasını düşünmek bile istemiyorum. İpler tamamen kopacak ve biz, “Denize düşen yılana sarılır” misali, zorunlu olarak IMF’nin kapısına gideceğiz.
İktidar “Biz asla IMF’ye gitmeyeceğiz” diyor ama duy da inanma!
Türkiye’nin bu krizi atlatmak için Uluslararası Para Fonu IMF’nin acı reçetelerini uygulamaktan başka çaresi görünmüyor.
CHP’li belediyelere kadın eli değecek
CHP İstanbul İl Bakanı Canan Kaftancıoğlu “31 Mart yerel seçimlerinde İstanbul’da kadın adaylara yer vereceğiz” demişti.
Sanırım bu sözler ilçe belediyeleri için kadın aday adaylarının sayısını artırdı.
CHP Eyüp Belediye Başkanlığı aday adaylığı için daha önce Emel Bilenoğlu hanımdan söz etmiştim.
Şimdi Kadıköy’den de bir haber geldi...
18 yaşından beri CHP üyesi olduğu belirtilen Mimar Ülkü Koçar hanım da aday adayı oldu. Haftalardır Kadıköy kazan, o kepçe, dolaşıyor.
Kadınların yerel yönetimlerde söz sahibi olması çok önemli...
Bir yere kadın eli değerse, o yerde güller açar. Kadın elinin güzelleştirmediği yer yoktur.
Ülkü Koçar’ın 44 yıldır Kadıköy’de yaşadığı, CHP Kadın Kolları Başkanlığı, Kadıköy ve Büyükşehir Belediye Meclis üyeliği yaptığı, iki yıl da CHP’li Kadıköy Belediyesi’nde Başkan Yardımcılığı görevinde bulunduğu belirtiliyor.
Siyasette kadınlara da yer veren parti kazanır.
TEBESSÜM
Amaç para kazanmak!
İstanbul Trafik Vakfı, para kazanmak için ne yapacağını bilemiyor. Gece, gündüz ve pazar günleri dahil mesai yapıyor, ara sokaklardan araba çekiyor.
Birkaç gün önce içinde şoför bulunan arabayı bile çekti, iyi mi?
Etiler Ulus’ta taksi şoförü, günün yorgunluğu altında arabasını bir kenara çekip, koltuğa kıvrılarak uyuklamaya başlamış. Bir süre sonra sarsıntıdan uyanınca bir de ne görsün?
Arabasıyla birlikte İstanbul Trafik Vakfı’nın aracına yüklenmiş, otoparka götürülüyor! İçinde şoför olduğunun farkına varmamışlar!
GÜNÜN SÖZÜ
İnsan her aldatıldığında bir şeyler öğrenirse, aldatılmamayı da öğrenir.
