Kış-kıyamet demeden askeri birliklerimiz Fırat’ın doğusuna yapılması muhtemel harekat için kaydırılıyor. Teröristleri silahlandıran ABD, şimdi bir kenara çekileceğini söylüyor. Bölücü örgüt mensupları yetmiyormuş gibi dinci terör örgütü IŞİD’le mücadeleyi de Türkiye yapacak.

IŞİD terör örgütü, Suriye coğrafyası üzerinde; Fırat’ın doğusunda “Uyuyan küçük hücreler” halinde bulunurken, Fırat’ın güneyindeki Deyrizor bölgesinde, orta Fırat vadisinde ve Şam güneyi Al Safa bölgesinde ise sahada aktif durumda.

BAKARSIN GÜÇLENDİRİRLER

Türkiye sınırından itibaren IŞİD ile mücadele alanının derinliği dikkate alındığında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) bu gruplarla mücadelesinde bir “Özel görev gücü”ne, koalisyon güçleriyle ortak hareket edilebilmesi için de ülkemizde “Müşterek harekât merkezi” oluşturulması  ihtiyacı da doğacak.

Türkiye’nin mücadelesine engel olmak amacıyla IŞİD terör örgütü büyütülebilir, yeniden organize edilebilir, mevzilendirilebilir, Irak sahası dahil daha geniş bir bölgeye yayılabilir ve Türkiye’ye yönelik IŞİD tehdidi geliştirilebilir. Tüm mücadeleye rağmen IŞİD’in ülkemizdeki tüm hücreleri de ortaya çıkarılmış değil. Denetimsiz bir biçimde bulunan Suriyelilerden de ülkemizin iyiliklerine nankörlük yapan da çıkacaktır.

AZALMIYOR, ARTIYOR

Emekli Mülkiye Müfettişi Mahmut Esen, araştırır, soruşturur, resmi bilgilere ulaşır ve sonuçları bize de bildirir. Son araştırmasında ülkemize sığınan “Geçici koruma” statülü Suriyeli sayısı; nüfus artış oranları ve gelecekte toplam nüfus içindeki oranlarına yönelik tehlikenin büyüklüğüne dikkat çekmek oldu.

Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre Türkiye’de kayıt altına alınmış (Geçici koruma statüsünde) Suriyeli sayısı 2017 yılında 3 milyon 426 bin 786 kişiye, 2018 yılı sonunda ise 3 milyon 613 bin 961 kişiye ulaştı...

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 8 gün önce yaptığı açıklamada “Fırat Kalkanı” ve “Zeytin Dalı” harekâtlarından sonra 291 bin 790 Suriyeli’nin ülkelerine döndüğünü belirti. 291 bin 290 kişinin Suriye’ye ya da başka ülkelere (dış göçlere) gitmelerine karşın, 2018 yılında ülkemizdeki Suriyeli sayısı bir önceki yıla göre 187 bin 175 kişi artmış. Bir yıllık artış oranı yüzde 5.5’u buldu. Artış oranın yüksekliği dış göçlerden çok doğumlardan kaynaklandı.

ARTIŞ HIZI DA KATLIYOR

31 Aralık 2017 tarihi itibarıyla 80 milyon 810 bin 525 kişi olan Türkiye nüfusu;  2016 yılında binde 13,5 oranında, 2017 yılında ise binde 12,4 oranında (995 bin 654 kişi)  arttı. 2018’de Suriyelilerdeki nüfus artış oranı, ülkemizdeki 2017 yılına ait genel artış oranından 4,43 kat daha fazla olduğu anlaşılıyor. 2018 yılında artan Suriyeli nüfus sayısı, 2017 yılında ülkemizde artan nüfusumuzun yüzde 18,8’ ine karşılık geliyor.

Kayıt altına alma işlemlerinin sonuçlandığı ve yeni göç alınmayacağı varsayımından hareketle;  2017 yılına göre, 2018 yılı için ülkemizde bulunan Suriyelilere ilişkin saptanmış yüzde 5,5 oranındaki nüfus artış oranı ile ülkemizdeki 2017 yılındaki binde 12,4 oranındaki artış oranının aynen devam etmesi/baz alınarak yapılacak bir projeksiyonda çarpıcı sonuç ortaya çıkıyor.

5 YIL SONRA NE OLACAK?

Türkiye nüfusu, Türkiye’deki Suriyelilerin sayısı ve toplam nüfusta Suriyelileri oranı şöyle olacak:

- 5 yıl sonra: Türkiye nüfusu 85 milyon 982 bin olacak. Ülkemizdeki Suriyeli sayısı 4 milyon 724 bine yükselecek. Toplam nüfus içinde Suriyeli oranı yüzde 5,2’ye çıkacak.

- 10 yıl sonra: Nüfusumuz 91 milyon 412 bine çıkacak. Ülkemizdeki Suriyeli sayısı 6 milyon 173 bine yükselecek ve nüfusumuz içindeki oranları yüzde 6,3’ü bulacak.

- 25 yıl sonra: Nüfusumuz 109 milyon 993 bini bulacak. Ülkemizdeki Suriyeli sayısı 13 milyon 781’e çıkacak. Suriyelinin oranı yüzde 11 civarında olacak.

- 50 yıl sonra: Nüfusumuz 149 milyon 649 bini bulacak. Türkiye’deki Suriyeli sayısı 52 milyon 554 bin olarak hesaplandı. Türk ve Suriyeli nüfusumuz 202 milyonu aşacak. Nüfus içinde Suriyeli oranı da yüzde 26’ya yükselecek.

Ortaya çıkan tablo şöyle: 5 yıl sonra 100 kişiden 5’i, 50 yıl sonra ise 4 kişiden biri Suriyeli olacak.