Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, aylar öncesinde Suriye’ye bir harekat gerçekleştirileceğini açıklıyordu. Sınır boylarındaki teröristler, Türk askerinin geleceğini bildiği için buna göre hazırlık yaptı. Geçiş yollarını mayınladılar, el yapımı patlayıcılar yerleştirdiler, hendekler açtılar, tüneller yaptılar. Sınır ötesi bir harekata karşı olanlar da, daha çok Suriye yönetimiyle işbirliği yapılmamasının sorunu giderek büyüteceği üzerinde duruyordu.

Artık olan oldu. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Suriye topraklarına girdi. Girilir ama girdiğiniz yerden çıkışınız bazen daha zor olur. Askerimizin yanı sıra o bölgede jandarma, polis, özel harekat timleri, güvenlik korucuları da bulunacak. O bölgelerde bizimle hareket edecek olanlar da önceden hazırlandı. Bu saatten sonra, ortak görüş TSK’nın başarılı olması, şehit vermeden askerlerimizin görevini tamamlayıp yurdumuza dönmeleridir. Birlik olmamız gereken bir ortamda, iktidar partisi yetkililerinin hala ittifak konularını gündeme getirmesi de şaşırtıcı.

TERÖRİSTE DE GÜVENLİ BÖLGE

Türkiye, nasıl sınır ötesi harekat için aylarca hazırlık yaptıysa, terör örgütüne de ABD zaman kazandırdı. O süreçte teröristler eğitildi, donatıldı, ellerine yeni nesil silahlar verildi. ABD, verdiği silahların Türkiye’ye karşı kullanılacağını bile bile onları verdi. Yaptıkları asla unutulmayacaktır.

Topraklarımızda 4 milyona yakın Suriyeli bulunuyor. Ülkemizde bulunanların hepsinin Türkiye’nin dostu olduğu sanılmamalı. Aralarında terör örgütleriyle ilişkili olanlar var. Sınır ötesinde hareketlilik devam ederken, dikkatleri içe çekebilmek için bu yapıların da harekete geçirilebileceği dikkatten uzak tutulmalı. Batı basınında, harekat “Türkler, Kürtlere saldırdı” biçiminde veriliyor. Türkiye, asla Kürtlerle bir sorunu olmadığını, amacın on binlerce insanımızın ölümüne neden olan terör örgütleri olduğunu her fırsatta anlatmalı. Çünkü gerçek olan da budur.

Suriye’de güvenli bölge oluşturup Suriyeliler’i oraya göndermeyi planlıyoruz. Bu kadar kişiye ev yapacaksınız da bunlar orada ne iş yapacak? Sınırın 30 kilometre uzağı, teröristler için daha güvenli bölge olacak. Yani, Suriyelilere güvenli bölge oluşturalım derken, bundan en çok teröristler yararlanacak. Bunun da dikkate alınması ve buna göre planlama yapılması gerekiyor.

BAYKAL: BEDELİNİ BİZ ÖDÜYORUZ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, önemli iç ve dış olaylar konusunda genelde muhalefeti bilgilendirmez. Bu durum yakınmalara neden olur. Nasıl olduysa Erdoğan, bu kez siyasi partilerin genel başkanlarını telefonla aradı, harekatın başladığını bildirdi. Liderlerin de Erdoğan’a o saatten sonra, “Yapmayın, etmeyin” diyecek hali yok. Askerimizin sağ salim gidip dönmesini ve başarılı olmasını dilediler.

CHP’nin önceki Genel Başkanı Deniz Baykal, geçmişte Dışişleri Bakanlığı görevinde bulunmuştu. Uzun bir hastane döneminden sonra şimdi evinde dinleniyor. İç ve dış olayları yakından izliyor, bilgi almaya çalışıyor. Suriye harekatının başlaması üzerine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu telefonla aradı. Bakan uçakta olduğu için konuşamadı. Sonra görüşme gerçekleşti. Baykal’ın harekatla ilgili ilk sözü, “Hayırlı olsun, Allah Silâhlı Kuvvetlerimizi başarılı etsin” oldu.

Deneyimli siyasetçi, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’na kuşkusuz görüşlerini aktarmıştır. Harekatla ilgili olarak bize de şunları anlattı:

“Askerimizin, harekatı nokta hedeflere göre planlaması çok isabetli olmuş. Askerimizin Allah yardımcısı olsun. İnşallah kayıp vermeden görevlerini tamamlayıp dönerler. Harekatta sivil kayıplar olmaması da önemli. İnşallah bundan sonra da öyle devam eder. Bir defa siyaset ve diplomasi başarısız kalınca iş askere düşüyor. Bunun bedelini de millet ödüyor. Ama yeni bir durum var: Dost ve  müttefik ülkenin siyasi başarısızlığının bedelini biz ödüyoruz. Bundan sonrası için harekatı yüzümüzün akıyla tamamlamamız, bunun için de sivil ölümlere karşı harekatı dikkatli sürdürmemiz gerekiyor.

TÜRKİYE, BELİRLEYİCİ OLUR

Bir de harekatın süresini, hedeflerini iyi seçerek kayıplara yol açmadan hayırlısıyla tamamlanmasıdır. Allah, askerimizi muzaffer etsin. Harekat başarıyla tamamlanırsa, Türkiye bölgede önemli bir güç noktasından yola çıkıp daha belirleyici olabilir. Suriye ile ilişki dahil  bölgede etkisi ve ağırlığı daha da artar. İnşallah bu iyi planlanır, siyasi ve diplomasi hatalarına sürüklenmeden bu güç bölgeyi yönlendirmeyi başarırız. Çok alınacak dersler var. Dost ve müttefik ülkenin hatalarının bedelini biz ödüyoruz.”

Eski adı Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) olan günümüzde Suriye Milli Ordusu’na mensup askerler, Akçakale ilçemize geldi. Anlaşılıyor ki, ABD’nin askerlerini çektiği bölgede harekat gerçekleştirilecek. Harekatın süresi ise belirsiz...