CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik linç girişimi daha çok konuşulacak, yazılacak. Bu olaya Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya’nın, kalabalığa hitaben “Eğer birine zarar verecekseniz, önce beni ve görevlileri linç edeceksiniz” sözleri damga vurdu. Aynı şekilde Kılıçdaroğlu’nun korumalarının canla-başla görev yapmaları da unutulmayacaktır.

Emniyet ve jandarmanın görev yerleri farklıdır ama çalışmaları ve çalışma yöntemleri birbirine benzer. Jandarma da, yeni yapılanma çerçevesinde profesyonellerden oluşacak. Yakın bir gelecekte artık jandarmada er ya da onbaşı-çavuş kalmayacak. Diğer bir deyimle “Kır Polisi” adını da alabilir.

FARKLI YORUMLANINCA

Polis ve jandarma İçişleri Bakanlığı’na bağlı. Yani “kardeş” kuruluşlardır. Ankara’nın Çubuk İlçesi’ne bağlı Akkuzulu Köyü’nde Kılıçdaroğlu’na dönük linç girişimini anlatırken, Emniyet Genel Müdürü’ne ait olmayan bazı sözler sanki ona aitmiş gibi bir algı doğmuş.
Özellikle “olayın geçtiği yerin jandarma bölgesi olduğu ve  jandarmanın aldığı güvenlik tedbirlerinin yetersiz olduğuna ve sadece emniyetin tedbir aldığına, jandarmanın hiçbir gayretinin ve tedbirinin olmadığına, görevli olmadığı halde orada özellikle olaylara sanki tek başına müdahale ettiği  vb.” anlamlara gelecek yorumlar Celal Uzunkaya’yı üzdü.

Uzunkaya, 42 yıllık meslek hayatı boyunca her zaman jandarma ile omuz omuza görev yaptı. Yorumlardan, kardeş jandarma teşkilatını itham ve ilzam edici bir anlam çıkaranlar olmuştur ama bu Uzunkaya’dan kaynaklanmıyor. Uzunkaya “Olay yerinde yüzlerce/belki binin üstünde gözü dönmüş insan vardı” sözlerine de şu açıklamayı getirdi:

“POLİSİYE BENZETME”

“Orada kastedilen husus sadece sözün gelişi, polisiye bir benzetme olup, evin etrafında toplanan ve bütün uyarılara rağmen sürekli slogan atan insanların varlığına vurgu yapmak amaçlıydı” diyor.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, kamuoyuna sert açıklamalar yapmış olsa da, konuyu kapsamlı bir biçimde araştıracaktır. Dönemin Bakanı Taner Yıldız’a, cenazede yumruk atan kişi tutuklanmış, Emniyet Müdürü Arif Akkale de Kayseri’den alınıp Karabük’e verilmişti. Bu olayın da bütün yönleriyle ortaya çıkarılması yüce devletimizin görevidir.