CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun PKK ile iş birliği yaptığına halkın belli bir kesimini öyle bir inandırmışlar ki şehit cenaze töreninde linç edilmek istenmişti. Bu olayın ayrıntıları ve yaşanan dehşetin boyutları daha yeni yeni ortaya çıkıyor.

Kılıçdaroğlu’nun korumaları gibi törene katılan CHP’liler de Genel Başkan’ın linç edilmesini önlemek için canlarını ortaya koydular. Onların içinde kaburgası kırılan da ağır darbeler alanlar da vardı.

Kılıçdaroğlu’nun korumaları da partililer de canla başla gayret ettiler. Genel Başkan’a fiili ve sözlü saldırı her dakika artıyordu. Kılıçdaroğlu’na 2 metre uzaklıkta, elinde sustalı bıçak olan kişi sinsice yaklaşıyordu. Mustafa Yavuz’un müdahalesiyle bıçak yere düşürüldü. Halter Federasyonu eski Başkanı ve Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Kenan Nuhut, C. Savcısına verdiği ifadede olayı şöyle anlatıyordu:



“Birkaç milletvekili, birkaç partili ve Genel Başkanımızın yanındaki korumalarının dışında etkili bir güvenlik önlemi alınmamıştı. Eve gidişimiz sırasında sağımızdan solumuzdan bizi korumaya çalışan emniyet mensubu kişiler olmakla birlikle onların oluşturduğu güvenlik çemberi çok zayıftı ve sıklıkla zafiyet veriyordu. (BİRİNCİ FOTOĞRAF) Aralardan bize birçok defa tekme, yumruk gibi fiili saldırılar oldu. ‘Sizi öldüreceğiz’, ‘Bana silah getirin’ şeklinde bağıranlar ve benzeri şekilde tehdit, hakaret içeren birçok söze maruz kaldık. 3-4 dakikalık yolu tahminen 40 dakikada ancak yürüdük. Bu arada hiçbir bakanı kesinlikle yanımızda görmedik. 1.5 saat kaldığımız evden çıkarken zırhlı araca binmeden önce Milli Savunma Bakanı yanımızdaydı ”

Kenan Nuhut, ifadesinde “Milli Savunma Bakanı başta olmak üzere üst düzey komutanların kendi korumaları dahil 10 güvenlik görevlisi ile rahat tedbir alınacağı halde alınmamasını anlamaya çalışırken aynı zamanda güvenlik görevlilerinin gelip bizi alandan çıkartacağını bekliyorduk. Milli Savunma Bakanı’nın olduğu bir ortamda yüzlerce deneyimli koruma görevlisinin olduğu bir alanda bu şekilde yalnız bırakılmamızı anlamış değilim. Bu şekilde yaklaşık yarım saat kadar kalabalığın arasında tartaklanarak fiili ve sözlü saldırıya maruz kaldık.”



CHP Ankara Milletvekili Murat Emir de ifadesinde aynı iddialara yer veriyor, “Komutanların korumaları bizi korumadı” diyor.

Nuhut’un, ifadesinde geçen ve gazetemizde yayımlanan “Bakan ve komutanların korumaları bizi korumadı” sözleri üzerine Milli Savunma Bakanlığı’ndan bir fotoğraf geldi. O fotoğrafta, (İKİNCİ FOTOĞRAF) Bakan Hulusi Akar’ın eli, Kılıçdaroğlu’nun omzundaydı. Akar’ın 7 koruması ile Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un 2 koruması görülüyordu.

Milli Savunma Bakanlığı yetkilileriyle konuştuğumuzda fotoğraf için şu açıklamayı getirdiler: “Akar ve komutanlar, Kılıçdaroğlu’na saldırı olayından habersizdi. Köy konağına geçmişlerdi. Hatta bir ara Bakan Bey, ‘Kemal Bey de buraya gelseydi’ dedi. Kendisine, ‘O, heyetiyle birlikte gitti’ denildi. Kılıçdaroğlu’nun bir eve sığındığı bilgisi gelince Bakan, ‘Gidip bakalım’ deyip dışarıya çıktı. Halk, PKK aleyhine tepki sloganları atıyordu. Bunun üzerine Bakan Bey kısa bir konuşma yaptı. Olay yerine geldiğinde korumaların hepsi devreye girdi. Zırhlı araç geldiğinde araca binerken de Akar’ın eli Kılıçdaroğlu’nun omzundaydı. Zaten, saldırıyı gerçekleştirenler de oradan ayrılmıştı. Ama tepkiler devam ediyordu. Dolayısıyla Bakan Akar’ın konuşması saldırganlara değil, Çubuk halkına yapılmış bir konuşmaydı.”

Ortada, Kılıçdaroğlu’nun linç girişiminden kurtarılmasında bakan ve komutanların korumalarının olaya müdahale etmediğine ilişkin önemli bir iddia, buna karşın, “Olayların yaşandığından komutanların başta haberi yoktu” açıklaması... Bu da olayın iki fotoğrafı.