TV kanalında genç yarışmöacılara soruldu:
“Yeni doğmuş, sütle beslenen sığır yavrusuna ne denir.”
Kuzu... Sıpa... Buzağı... Oğlak...
İki genç soruya bir türlü yanıt veremedi.
Sosyal medya yıkıldı.
Köşe yazarları yarışmacı gençlerle alay etti.
Ben farklı düşünüyorum:
Sorunları kaynağı olarak toplumsal hayatı/sistemi değil, salt bireyi görüp hemen “ceza kesmeye” bayılıyoruz!
Basit soruyu bilmemek sadece o iki gencin cahilliği mi? Yoksa derinde yatan gerçek başka mı?
Öncelikle şunu sormamız gerekiyor:
Neden bilmiyorlar?
Buna geçmeden önce size bir soru yöneltmek istiyorum:
Devenin yavrusuna ne denir?
Kaçınız biliyorsunuz?
Sultan Selim Mısır seferine çıktığında ordusunda 60 bin deve vardı. Birinci Dünya Savaşı Osmanlı Ordusu’nda görev yapan deve sayısı 40 bindi.
Anadolu insanı yüzlerce yıl ulaşımı develer ile sağladı. ABD’ye bile deve ihraç ettik.
Bizim çocukluğumuzda kurban olarak deve kesilirdi. Dün deve hayatımızın içindeydi!
Çoğu kişinin cevabı bilmediğinden eminim. Uğraştırmayayım sizi “Köşek” denir!
Peki... Deve tarih oldu!
Sığır ile inek farkını sizce kaç kişi biliyor?
İnek yavrusunu bilmeyen gençler aslında bize-ülkemize ayna tutuyor; ve bizler bunun farkında değiliz:
Hanımlar Beyler...
Koyunu, eşeği, ineği, keçiyi hayatımızda çıkardılar; “belgesellerde seyredilen hayvanlar” yaptılar; tıpkı deve gibi...

“Nasıl yani ya!”


Jamie Oliver...
İngiliz aşçı.
Yaptığı tv programlarıyla çocukların beslenme düzeninin değişmesinde öncü rol oynayan isimlerden.
“Feed me better” (Beni daha iyi besle) adlı kampanyasıyla İngiliz okullardaki yemek menülerinin değiştirilmesine büyük katkı sundu.
Jamie Oliver, “Gıda Eğitimi: Nerden Geliyor” diye tv programını seyretme olanağınız oldu mu?
Okuldaki çocuklara fotoğraflar göstererek sordu:
- Tereyağ nerden geliyor?
Yanıt şıkkında üç resim var: İnek... Ayçiçeği... Mısır...
Çocuklar genellikle “Mısır” dedi!
Bir soru daha: Çok sevdikleri sosis nerden geliyordu?
Nehir- göl kenarındaki sosise benzeyen sazlık... İnek... Sosise benzeyen Dakhund cinsi köpek...
Çocukların yanıtı tabii ki “inek” olmadı!
İçtikleri süt, tabii ki inekten gelmiyor, süpermarkette yetiştiriliyordu!
Huntington İlkokulu’nda aynen bunlar yaşanıyor. Çocuklardan birine sordu:
- ‘Ketçabı biliyorsun değil mi?’
- “Evet.”
(Domatesleri göstererek) ‘İşte ketçap bundan yapılıyor.’
Çocuk ufaktan korkmaya başlıyor ve ağlamaklı gözlerle soruyor: “Nasıl yani ya!”
Çocukların büyük çoğunluğu hayatlarında enginar, ıspanak görmemişti. Sonuç belli:
ABD’de 2 ila 19 yaş arası çocukların üçte biri ya aşırı kilolu ya da obez idi. 2000 doğumlu erkek çocuklarının üçte biri diyabet hastasıydı. Aynı şekilde Hispanik veya Afro-Amerikalı kız çocuklarının yarısı diyabet hastasıydı.
Fast food, kolalı içecek, hazır meyve suları, enerji içecekleri, kızartma ve cips tipi ürünler hayatlarının merkezindeydi.
Şunu anlatmak istiyorum:

Tavuğun yavrusu


“Yeni doğmuş, sütle beslenen sığır yavrusuna ne denir” sorusunun yöneltildiği yarışmacı genç dedi ki:
- “Biliyorum babam belgesellerde izliyordu!”
Söyler misiniz bu kimin ayıbı?
Tarımın-hayvancılığın bu ülkenin gündeminden çıkarılmasına aracı olanların, bugün bu gençlerle alay etmeye hakları var mı?
Ülkeyi hazır endüstriyel ürünler “cenneti” yapanlar bu çocuklara neden şaşırıyor?
Hayatlarında inek, eşek, keçi yok ki çocukların? Tıpkı deve gibi...
80 milyon nüfuslu Türkiye’de sadece 17 milyon sığır var!
1980 yılında 44 milyon nüfusa karşılık, 16 milyon sığırımız vardı.
Türkiye’de; 1980 yılında 1.1 milyon manda varken, 2018’de 178 bine düştü.
Türkiye’de; 1980 yılında 49 milyon koyun varken, 2018’de 35 milyona düştü.
Yahu! 40 milyon keçimiz vardı; 10 milyona düştü.
Siz kimle alay ediyorsunuz? Tarımı-hayvancılığı yok edip sonra gençlere nasıl gülersiniz?
Orta Anadolu’nun “Yerli Kara” sığırları vardı... Trakya’nın “Boz ırkı” ve Torosların tarçın rengindeki “Güney Anadolu Kırmızısı” vardı... En bilineni yüksek rakımlı bölgede yaşayan “Doğu Anadolu Kırmızısı” vardı. Kaç kişi biliyor bunları? Yarışmayı sunan biliyor mu? Hiç sanmam.
Tarım-hayvancılığı insanların hayatından çıkardılar. Ne bilsin gençler, buzağı nedir, sıpa nedir? Daha 2000’li yıllar başında 310 bindi eşek sayımız; 145 bine düştü? Yarın koruma altına alacağız. Sonuçta...
Çocuklar ülkenin geldiği acıklı hali suratımıza vuruyor. Hâlâ anlamazlıktan gelip eğleniyoruz.
Birkaç yıl sonra tavuğun yavrusunu da bilemeyecekler...