Siyaset, eğitimi tarih boyunca toplumsal dönüşümde en önemli kol olarak gördü. Eğitimle dönüşümde mutlaka ideolojik güç sembolü, dinsel ve felsefi gizemler saklayan bir logo vardı. Eğitim Bakanlığı da sistem değişikliğinde sürecin dışında kalamadı. Mitoloji de mükemmellik ve özgürlüğün sembolü defne yaprakları eğitimin asırlık logosundan ilk düşen oldu. Devlet ciddiyeti ve kararlılığın sembolü siyah renk peşinden gitti.

YEŞİL YOL GÖRÜNDÜ

Cumhuriyet devrimlerinde aydınlık, uygarlık ve bilimi temsil eden meşaledeki üç alev küçültüldü. Onların yerini bugünlerde deniz fenerleri aldı. Fırtınalı havada, yeşil yanması bir denizcilik kaidesi olan bu fenerlerin gücü, laik eğitimin alevini söndürüyor. Şer’i Devrim kapıda diye bir komplo teorisi kurmuyorum.

SEKÜLER TEORİ ÇÖKTÜ

Sekülerlerin eğitimde imam hatipleşme tepkileri, ‘Zorla çocukları bir yere götürmekte biz yokuz’ söylemiyle Ziya Selçuk ismiyle düşürülüyor. ‘Biz’ diye verilen güçlü güvencedeki ‘Biz kim?’ bilinmiyor. Laiklerin, ‘Çocuklar imam hatiplere zorlanıyor’ teorisi çöktü. Artık güvence gerekmiyor. Yöneticilerinin yüzde 90’ı imam hatip çıkışlı vakıflara tüm okullar açıldı. İmam hatiplere tek bir çocuk bile gitmese de imam hatip felsefesi çocuğun okuluna geldi.

GÖLGE BAKAN KİM?

Teşkilatta, ‘Gölge Bakan’ diye bilinen MEB Din Öğretimi Genel Müdürü Nazif Yılmaz kilit bir isim. İmam hatipli, ilahiyatçı. Ensar Vakfı’nda, ‘Değerler Eğitimi’ dersleri vermiş. Tügva, Türgev, Ensar Vakfı, Deniz Feneri Derneği protokollerinde de, 4-6 yaşa haftada 6 saatlik değerler eğitimi adı altında imamların dini eğitim vermesinin önünü açan işbirliği protokollerinde de onun imzası var. Bir gerçek var ki; vakıfların siyasal gücü Yılmaz’ı da olsa olsa MEB’de bir memur yapıyor.

FERRARİLİ ÇOCUKLAR

Ferrarili İmamlar diye bir sosyolojik olgu var. Şer’i yolculukta demokrasiyi ve moderniteyi araç seçtiler. Kemalisterin öncü STK’sı Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ni incelediler. “Türkiye’de Seküler ve İnanç Temelli STK’larının Toplumsal Fayda Yaklaşımı” adlı 380 sayfalık doktora tezi yazıp, ÇYDD ile TÜRGEV’ i karşılaştıracak kadar derslerine iyi çalıştılar. Kemalistlerin kız çocuklarına sunduğu eğitim fırsatını, muhafazakarların kendilerinden esirgediğini görüp duvarları tek tek yıkıyorlar.

ROL MODEL ÇYDD

ÇYDD kurucu aktörlerinin siyasal elitist konumlarını toplumda çizdikleri laik ‘ideal tip’e borçlu olduklarını ve toplumsal dönüşümü engellemek için de geri kalan harkesin ‘gerici unsur’ nitelenmesi gibi tartışılabilir teorileri var. Şimdi de İslamcı, ‘ideal tip’ tanımı dışında kalanlar toplumsal dönüşümde engel oluşturmamaları için ‘dinsiz, kitapsız öteki’ ilan edilirlerse hiç şaşırmayın. Defne yapraklarının logodan düşüşü, mevsimin kışa çevirdiğini haber veriyordu.