Dini bayramlarımız küskünlerin barıştığı, her nasılsa kopmuş dostluk bağlarının özürler dilenerek onarıldığı, en sert kişiliklerin bile kalp kırmaktan kaçındığı, sevgi ve saygının davranışlara egemen olduğu, kendisini yapayalnız ve çaresiz hissedenlerin aranıp sorulduğu, sıcak kucaklaşmaların günler boyu sürüp gittiği, umutsuzların umuda kavuştuğu, hatta mucizelerin bile mümkün olduğu eşsiz günlerdir.
Daha doğrusu günlerdi!..
Ayrıştırma ve kutuplaştırma çabaları, ne yazık ki insanlarımızı bayramlarda bile kucaklaşamayacak, hatta siyasi görüş farklılıkları nedeniyle bir arada kardeşçe yaşayamayacak hale getirmiş durumda.
Bakıyorum da, kin ve öfke seline kapılanları yapacağı telkinlerle sükunet ve dostluk limanına çekip sakinleştirmesi, hatta pişmanlık duymalarını sağlaması gereken bazı din adamları, en yüce değerlerimize saldırının adresi olabiliyorlar!..

★★★

Örneğin Kuvayı Milliyecilerin kahramanlık destanı yazdığı, Antep savunması kahramanı Şahin Bey’in adını taşıyan ilçedeki İyinacar Camii’nin imamı, Bayram namazındaki vaazında “İnönü’de, Sakarya’da şöyle zafer kazanmışız, böyle zafer kazanmışız hepsi yalan” diyebiliyor!..
Oradaki varlığını, adını soyadını, ailesini, işini, her şeyini, hatta aldığı nefesi bile borçlu olduğu Kurtuluş Savaşı’ndan “Keşke o savaşı kaybetseydik...” diyerek düşmanların dahi çekindiği biçimde söz edebiliyor!..
Yetkililerin duyarsızlığı karşısında yurt çapında oluşan infial sırasında, kızıp öfkelenmek ve ağzına geleni söyleyerek tepki göstermek yerine, en doğru tespitlerden birini Halk Arenası programlarında yakından tanıyıp sevdiğiniz yurtsever, Atatürkçü hukukçu Halkın Avukatı Murat Ergün yapıyor:
“Kurtuluş Savaşı’nı keşke kaybetseydik diyen imam saçmalamış!.. Onun gibi düşünenler zaten kaybettiler! Hem de harika kaybettiler! Nefis kaybettiler!.. Boşa üzülüyor imam efendi! Öyle böyle değil, efsane kaybettiler! Kurtuluş
Savaşı’nda kaybettiler, kinleri ondan!..”


★★★

Mesele budur sevgili okurlarım,
Emperyalizm ve içimizdeki işbirlikçi hainler kaybetti, Mustafa Kemal ve askerleri kazandı.
O imam daha çok bakar, denize dökülen ruh ikizlerinin ardından!..

★★★

Yarın da, çocukluğumuzun zenginlerinin bayramlarda göze batmamak, yoksullara iç geçirtmemek için sergiledikleri alçak gönüllü, zarif davranışlar ve yaşam biçimleriyle, günümüzün çoğu devlet eliyle varsıllaşan görgüsüzlerinin bayram hallerinin bir kıyaslamasını yapacağım.
Zira bilge der ki;
“İnsanlar ikiye ayrılır; gördükçe kendilerine çeki düzen verenler, gördükçe görgüsüzleşenler!..”
Bayramınızın güzelliklerle devamını dilerim.