Konuya son zamanların en iğrenç, en sapkın olayını anlatarak başlamak zorundayım maalesef, öncelikle affınıza sığınıyorum…
Önceki gün sosyal medyada yer alan bir mesaj, milyonlarca insanı ayağa kaldırdı; yazar sıfatlı bir sapığın, minnacık bir bebeğe yapılan iğrenç tacizi, olabilecek en aşağılık şekilde anlattığı kitabı insan olan herkesi derinden yaraladı… Kitabın adı “Zümrüt Apartmanı.” Yazarı Abdullah Şevki…Yayınevinin adı Kurgu Kültür Merkezi Yayınları
Roman kılığına girmiş, “pedofiliyi” en rezil anlatımlarla yücelten bu paçavranın bir bölümünde bir erkeğin, çocuk parkında, arabasının içinde yatan bir bebeğe yaptığı pornografik saldırıyı tüm detaylarıyla anlatıyor yazar… Üstü kapalı filan değil, tüm açıklığıyla, tarif ederek anlatıyor!..
Kamuoyunun daha iki gün önce açıkça öğrendiği bu rezillikle ilgili olarak, bir avukatın, Müjde Tozbey Eren’in, kitabın yazarı ve yayıncısı ile ilgili olarak bir hafta önce suç duyurusunda bulunduğu da ortaya çıktı… Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuran Eren, söz konusu kitapta yazılanların düşünce özgürlüğüyle asla ilgisi olmadığını, cinsel istismarı ve pedofiliyi özendirdiğini ve suçu övdüğünü anlattı…
Kitabın yazarının yükselen tepkilere karşı bir açıklaması olmadı ancak yayınevinin müdürü Alaattin Topçu, bu iğrenç kitabı bakın hangi sözcüklerle savundu:
-Sizin o karga beyniniz Abdullah Şevki’yi, Alaattin Topçu’yu ve kurguyu kaldıramaz. O nedenle sizin linç kültürünüz tarihin her döneminde yenilgiye ve zavallılığa mahkumdur!..
Bu herif-i naşerif hiç utanıp sıkılmadan üst perdeden yazdığı hakaret dolu mesajı kısa bir süre sonra silmek zorunda kaldı!.. Bu satırlar yazılırken yazar ve yayıncı gözaltında sorgulanıyorlardı!..
-Peki, olay bitti, kapandı mı? Tabii ki hayır!..

Cinsel istismarın önlenemeyen yükselişi!..


Yukarıda anlattığım rezillikle aynı zaman diliminde, çocuklara yönelik taciz ve tecavüzlerle ilgili bir bilgilendirme raporu açıklandı…
CHP Genel Başkan yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, okuyanın tüylerini ürperten “Çocuğa cinsel istismarın son verilerini” paylaştı… Önce özetini yalnızca üç sözcük ile anlatayım:
-Tam bir facia!..
Öncelikle, çocuklara yönelik cinsel saldırı vakalarının son 8 yılın en üst seviyesine ulaştığını bilmenizi isterim!.. Mesela, 2018 yılında açılan davalardaki suç sayısı ne biliyor musunuz?
-18 bin 290!..
Bir de 2011-2018 yılları arasında her yıl daha da artarak süren, çocuklara yönelik taciz, tecavüz sayısı var tabii, onu da paylaşayım:
-137 bin 115!..
Unutmayın, bunlar resmiyet kazanan, polis ya da savcılıklara bildirilen suçların toplam rakamı; buralara ulaşamayan kaç benzer vaka var Tanrı bilir!..
Peki, kız ya da erkek çocuklara karşı yapılan bu tür sapıkça suçlar niçin akıl almaz oranlara ulaşıyor, giderek artıyor?..
Hemen her gün gazetelerin üçüncü sayfasında yer alan haberlere baktığınızda ya da yukarıda örneğini okuduğunuz “pedofiliyi” adeta şehvetle öven yayınları göz önüne aldığınızda her şeyin gayet açık seyrettiğini görüyorsunuz zaten!..
Şeyh-mürit ilişkilerinin vardığı rezillikleri, Ensar ya da benzer vakıfların, derneklerin  yurtlarında, Kuran kurslarında dönen sapıklıkları anlatmama bilmem gerek var mı?!.. Birkaç yıl önce iktidarın o zamanki Aile Bakanı kendilerine yakın Ensar Vakfı’nda yaşanan cinsel istismar olayı ile ilgili, olarak “Bir kereden bir şey olmaz” mealinde bir cümle sarf etmişti…
-Yalnızca son 8 yıla bakınca bir kereden çok ama çook şey olduğunu görebilir!..

Bağrı yanan bir annenin feryadı!..


Binali Yıldırım, dün İstanbul Büyükşehir Başkanlığı’ndan istifa ettirilen Kadir Topbaş’ı çalışma ofisinde ziyaret etti. Medyaya gayet güzel bir birliktelik fotoğrafı ile birlikte Binali Bey’in şu sözleri yansıtıldı:
-Bu seçimlerde Kadir Bey’in bize gösterdiği desteklerden dolayı kendisine şükranlarımı sunuyorum. Onun bıraktığı yerden hizmetler devam edecek.
15 Temmuz darbe girişimi gecesi eşi Erol Olçok ile oğlu Abdullah Tayyip Olçok’u kaybeden Nihal Olçok bu paylaşıma isyan etti ve şu hazmedilmesi epey zor mesajı paylaştı:
-Yahu neler oluyor? Siz Kadir Topbaş’ı FETÖ’den dolayı görevden istifa ettirmediniz mi?.. Aklımla mı, imanımla mı oynuyorsunuz? Bu adam FETÖ’den gittiyse ve bıraktığı yerden devralınacaksa Abdullah nereye gitti? Siz bizimle daha doğrusu benimle alay mı ediyorsunuz. Bu kadar fikirsiz ve balık hafızalı olduğumu mu sanıyorsunuz? Akıl unutur, peki kalp unutacak mı? Orası Allah’ın olduğu yer ve Allah unutmaz.
Okuduğumda yüreğim sızladı… Hem eşini hem de oğlunu yitiren bu hanımefendi için ilk aklıma gelen şu oldu:
-Bir annenin ahını alan iflah olmaz!..