Sonuçta altı üstü patates diye düşünüyorsunuz ama kazın ayağı hiç de öyle değil sayın seyirciler!..
O zavallı patatesin altında neler dönüyor neler!.. Geçtiğimiz Pazartesi günü Resmi Gazete’de bir Cumhurbaşkanlığı kararı yayımlandı, şöyle:
-20 Nisan’a kadar 200 bin ton gümrüksüz patates ithal edilecek!..
Önce bilginize sunayım; patates ithalatında gümrük vergisi yüzde 19.3... İthal edilecek 200 bin ton patateste ise gümrük vergisi 0 (yazıyla sıfır) olacak!.. İthalatı yapacak olanlar açısından pek cazip, adeta “ballı börek” yani!..
Kim yapacak ithalatı, kim kiminle ilişkili, Tarım Bakanı’nın ne ilgisi var gibi soruların yanıtlarına geçmeden önce sizlere bazı faideli (!) bilgiler vermek istiyorum... Mesela son 20 yılda nüfus 15 milyon artarken, patates üretiminin 1.5 milyon ton azaldığını biliyor muydunuz?..
Türk tarımının en önemli ürünlerinden biri olan patates aynı zamanda çok önemli bir besin kaynağı; yoksulun kurtarıcısı olarak da bilinir!.. Ancak son yıllarda patates üretimi hep aşağıya doğru seyretti... 1999’da 6 milyon ton olan Türkiye’nin patates üretimi 2018’de 4 milyon tonun altına düştü. Türkiye dünya üretiminde 14. sıraya dek geriledi... Ekim alanları da trajik biçimde azaldı... Ekim alanları 20 yıl içinde 200 bin hektardan 136 bin hektara geriledi!..
-Şimdi gelelim iyice vahim durumlara!..

Suriye’deki patatesler!..


Ziraat Mühendisleri Odası gayet açık ve net uyarıyor:
-Yapılacak büyük ve gümrüksüz ihracatıyla, patates üreticisi ekim yapmaktan vazgeçecek ve yıl bitmeden daha fazla ithalat yapma zorunluğuyla karşı karşıya kalınacak!..
Ne demiştik; 200 bin ton gümrüksüz patates ithal edilecek... Böyle söyleyince pek bir şey anlamayabilirsiniz; şöyle izah edeyim:
-Türkiye 2000-2018 yılları arasında toplam 72 bin ton patates ithal etti. Hiç bir zaman ithalat 10 bin tonu geçmedi!.. Bir anda 18 yıllık ithalatın neredeyse 3 misli ithalat yapma kararı alındı!..
Bu durum ister istemez insanı alıp taa Suriyelere götürüveriyor!.. Niçin diyeceksiniz, anlatayım:
-Türkiye’den 2018’de ihraç edilen patatesin yüzde 55’i Irak’a, yüzde 29’u ise Suriye’ye yapıldı... Sonra yine aynı yıl ihracat yaptığımız Suriye’den temmuz ayı sonlarında bu kez ithalat yaptık, iyi mi!.. Asıl bomba ise şu: İhracatı tonu 80 dolardan yaptık, ithalatı ise tonu 240 dolardan!..
Nasıl ticaret ama; tam Nasrettin Hoca’nın “sürümden kazandım” fıkrasına benziyor, değil mi?!. Birileri gayet “ballı” kara konmuş görünüyor!.. Böyle olunca ne oluyor peki?.. Konya büyüklüğündeki Belçika bile Türkiye kadar patates üretiyor!. Ülkenin üretimi giderek düşüyor, dövizi ise birileri arasında ballı börekli bölüşülüyor... Ne demişti şair Tevfik Fikret:
-Devletin malı deniz!..

Tarım Bakanı diyor ki...


Öncelikle şunu da bilmelisiniz:
-Tüm bunlar yetmiyormuş gibi, Türkiye genelinde hastalık gerekçesiyle tam 25 ilde 142 bin dekar alanda patates ekimi yasaklandı!.
Yani neresinden baksanız bir trajedi yaşanıyor... Şimdi dönelim şu 200 bin tonluk devasa ithalat meselesine... Görünürde bu kadar büyük ithalatın gerekçesi 25 ilde alınan karantina yani ekim yasağı kararı...
Art arda gelen yasak ve ithalat kararı sonrası tüm gözler dünyanın en büyük dondurulmuş patates üreticisi McCain Food Şirketi’ne çevrildi. Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli bu şirketin Ortadoğu Danışmanı ve üst düzey yöneticisi olarak görev yapıyordu... Haberlerde şöyle bir cümle çarptı gözüme:
-Türk firmalarının McCain Food’dan ne kadarlık gümrüksüz ithalat yapacağı ise merak konusu!..
Peki, Bakan Pakdemirli bu konularla ilgili nasıl bir açıklama yaptı? İthalatın bir kereye mahsus yapılacağını, çiftçiye bir zararı olmayacağını, bunun teknik bir konu olduğunu, bu konuda kendisinin ve üst düzey bürokratların dahli olamayacağını, asıl meselenin tüketiciyi korumak ve kollamak olduğunu söyledi...
Çiftçi bu yolla nasıl zarar görmeyecek ben anlayamadım açıkçası!.. Tarım Bakanı, McCian Food ile ilişkisi konusunda bir şey dedi mi peki?
-Demedi...