Binali Bey’in, YSK’nın gerekçeli kararının bilinmediği günlerde bir propaganda gezisi esnasında, kendisine “Seçimleri niçin kaybettik başkanım” sorusuna verdiği yanıt neydi hatırlıyor musunuz?..
-Oylarımızı çaldılar ondan!..
Bu sözler bir anda gündeme oturmuş, AKP’li Cumhurbaşkanı dahil, partinin önemli isimleri koro halinde aynı şarkıyı söylemeye başlamışlardı:
-Oylarımız çalındı!..
AKP Genel Başkanı işi bir adım daha ileri götürüp “Hırsızlığın videosu var” bile demişti!.. Ancak o videoyu izlemek hiç kimseye nasip olmadı!.. CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi haklı olarak aynı soruları sıraladılar:
-Nasıl çalındı? Kim çaldı? Şayet bu kadar eminseniz niçin belgeleriyle birlikte savcılıklara suç duyurusunda bulunmadınız? Madem video var, niçin izlemiyoruz?..
Bu sorulara yanıt hiç gelmedi, ancak “çalındı” “hırsızlık var” teranesi sürdü gitti!.. Her iftarda, her sahurda aynı sözcükleri duymaktan emin olun fenalık geldi!.. Sonunda YSK’nın gerekçeli kararı açıklandı… Aaa, o da ne, 250 sayfalık gerekçeli kararda çalınmayla, hırsızlıkla ilgili tek bir sözcük dahi yoktu, iyi mi!..
Karar açıklandığında bir televizyon programına konuk olan Binali Bey’e durum sorulduğunda, şu mealde muhteşem bir yanıt verdi:
-Tabii öyle olacak, biz halk dilinde söylüyoruz, onlar resmi kurum diliyle karar yazıyor!..
Son Başbakan, TBMM Başkanlığı yapmış, önemli görevlerde bulunmuş bir siyasetçinin bu yanıtı, Türkiye’de siyasetin nasıl yapıldığını göstermesi açısından ibret vericiydi!..
-Ama bu, daha sonra toplumun gözlerinin içine baka baka yaptığı itirafın yanında hiç kalacaktı!..

“Sesimi duyurmak için söyledim!..”


Önceki akşam Kara Elmas Kuran Kursu tarafından düzenlenen, 2 bin kişinin katıldığı “Yeni Sahra 3. Roman İftarı”na Binali Yıldırım da katıldı…
Oruçlar açıldıktan sonra da bir konuşma yaptı. İşte söyledikleri:
-Maalesef sizin verdiğiniz oylar iç edildi, çalındı. O anları ben yaşadım. Götürüp bana attığınız oy başkasına yazıldı. Sandığa giren oy başka, sandıktan çıkan oy başka!..
Nasıl da kendinden emin, nasıl da elinde sarsılmaz deliller olan bir aday konuşması değil mi?.. Hani bilmeseniz hüngür hüngür ağlayarak boynuna bile sarılabilirsiniz, o kadar acıklı, o denli trajik yani!..
O akşamın sabahına yani dün sabah saatlerine gidelim şimdi… Yer Fox TV… İsmail Küçükkaya’nın sunduğu Çalar Saat programının konuğu Binali Bey… Konu doğal olarak “Oylar çalındı mı?” sorusuna geliyor. Küçükkaya’nın sorusuna Binali Bey aynen şu yanıtı veriyor:
-“Çaldılar” demeye mecburdum! Algı operasyonu yapıldı. Hukuki bir tabir değildi bu. Ben farkındayım. En büyük mağduriyeti yaşayan İstanbullular var, ben varım. Ben sesimi duyuramıyorum sesimi duyurmak için yaptım!..
Önce şu sesini duyurma meselesine bir göz atmamız gerekiyor; ülke medyasının gazete, televizyon hatta radyoyu da katalım, neredeyse yüzde 90 küsuru bu beyefendinin mensubu olduğu iktidarın kontrolü altında!.. Devletin tüm olanakları yine bu beyefendinin elinde!.. Koskoca Cumhurbaşkanı sanki aday kendisiymiş gibi her an yanında hatta önünde!.. 31 Mart seçimleri öncesi Yenikapı mitinginde mikrofonu alan İstanbul Büyükşehir Adayı ne demişti anımsatayım:
-Ben fazla zamanınızı almayayım, sayın Cumhurbaşkanım şimdi İstanbul projelerimi anlatacak!..
Yani Cumhurbaşkanı işin o kadar içinde!.. Sonra çıkıyor, “Çaldılar demek zorunda kaldım, sesimi duyurmak için yaptım” diyor, diyebiliyor… O halde bize de söz hakkı doğuyor, en hafif tabiriyle söylemeye çalışacağım, çünkü sesimi duyurmam lazım:
-Utanç duydum!..