Tarihimizde ilk kez, bir itfaiyecinin, itfaiyeci kıyafetiyle belediye binası önüne çıkıp, iktidar partisinin belediye başkan adayı lehine, muhalefet partisinin belediye başkan adayı aleyhine basın açıklaması yapması, o şehirde yaşayan insanlar açısından korkunç bir olaydır.



Evde yangın çıktı.
110’u arayacağız.
Hangi partiye oy verdiğimiz mi sorulacak?
Akp’li itfaiyeci Chp’li evi söndürmeyecek mi?



Hayır, elbette ayrım yapmadan söndürecekse... O halde, belediyeyi hangi partinin yöneteceği o itfaiyeciyi neden ilgilendiriyor?



Tarihimizde ilk kez, mezarlıklar müdürlüğünde görevli bir imamın, imam kıyafetiyle belediye binası önüne çıkıp, iktidar partisinin belediye başkan adayının lehine, muhalefet partisinin belediye başkan adayının aleyhine basın açıklaması yapması, o şehirde vefat edecek olan insanlar açısından korkunç bir olaydır.



Gasilhaneye girerken parti mi sorulacak?
İktidara oy vermeyenlere mezar yeri verilmeyecek mi?
İmamın siyasi görüşüne uymayan cenaze ortada mı kalacak?



Hayır, kesinlikle böyle bir ayrım olmayacaksa... Belediyeyi hangi partinin yöneteceğinden imama ne birader?



Parklar bahçeler müdürlüğünde görevli bahçıvanı çıkarmışlar oraya iyi mi...
Belediye parkındaki kırmızı gül, cumhur ittifakına başka, millet ittifakına başka mı kokar?
Çınar gölgesinin Türk’ü Kürt’ü, Alevisi Sünnisi olur mu?



Salıncaktaki kaydıraktaki tahtırevallideki bebişlere, hangi partiye gönül verdiklerini mi soracağız?



Hepimiz bu ülkenin evladıyız, onlarca farklı iktidar, yüzlerce farklı belediye başkanı gördük... Partizanlaşmanın böylesini, kutuplaştırmanın, ötekileştirmenin bu derecesini, ilk defa görüyoruz.



Bu iltihaplı zihniyet, kendilerinden olmayanların koluna sarı bant takılmasına ramak kaldığının kanıtıdır.



Vektörle mücadele biriminden ilaçlama personeli getirmişler mesela.
Vektör denilen, sivrisinek, karasinek, fare, kene, bit, hamamböceği filan...
Binali bey kazanırsa, sivrisinekler sadece Chp’lileri mi sokacak?