Dün akşam ne yediğini hayal meyal hatırlayan seçmene “hayali seçmen” denir.



15 sene öncesini hayalinde canlandıramayıp... “15 sene önce evlerde fırın mı vardı, biz gelmeden önce buzdolabı mı vardı, biz gelmeden önce tomografi mi vardı, cenaze yıkayacak imam yoktu, ambulansları köpekler çekiyordu”ya inanan seçmene denir, hayali seçmen.



“15 sene önce İzmir’in havalimanı var mıydı, Ankara’da havalimanı var mıydı, Isparta’ya üniversiteyi kim getirdi, Malatya’ya üniversiteyi biz yaptık, Zonguldak’a üniversiteyi biz kurduk, cami yoktu”yu duyunca “hayaldi gerçek oldu” diyen seçmendir, hayali seçmen.



“Ankara uzay başkenti olacak, 2023’te uzay mekiğimizin test uçuşlarına başlayacağız, uzaya güneş panelleri yerleştireceğiz, bunlarla elektrik üretip, radyo frekans dalgalarıyla yeryüzüne ulaştıracağız, namlusuz mermisiz saniyede 300 bin kilometre hızla giden silahlar yapıyoruz, insansız tank yapacağız, büyümede Çin’i geçtik, enflasyon düştü, petrol bulduk”ları dinleye dinleye, hayal aleminde yaşamaya başlayan seçmene denir, hayali seçmen.



“Marmaray’ı Abdülmecid dedemiz çizdi, Amerika’yı Kolomb keşfetmedi, Kolomb gemisiyle geldiğinde Küba’da cami görmüştü, matematiği dedem icat etti, dedemi Romalılar öldürdü, Hazreti Nuh’un cep telefonu vardı, Google’ı Abdülhamid icat etti, Shakespeare müslümandı, asıl adı Şeyh Pir’di, deve sidiği şifalıdır, dünya düzdür, dünyanın yuvarlak olması masonların uydurmasıdır”larla ufak ufak, alıştıra alıştıra hayal gücü sınırlarının dışına çıkarılan, hayalperest haline getirilen seçmene denir, hayali seçmen.



Her seçim döneminde vaatlerin hayaline kapılıp, her zam döneminde sükut-u hayale uğramasına rağmen, her seçim döneminde vaatlerin hayaline kapılmaya devam eden seçmendir, hayali seçmen.



Geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer... “Aahh benim kardeşlerim aahh, camileri ahır yaptılar, aahh kardeşlerim aahh, ekmeği karneyle alıyorduk, aahhh ahh, tüp yoktu, aahh benim kardeşlerim, cehapenin il başkanları valiydi, aahh ahh, ben 75 öğrencili sınıflarda okuduğum zaman tek partili dönemdi”lerle uyutulan seçmene denir, hayali seçmen.



“Belediye başkanıyken Mercedes cenaze arabaları aldım, bari ahirete Mercedesle gitsinler dedim, insanları ahirete Mercedesle gönderin, belediye başkanınız ölülerinizi sağlama aldı, hakikaten güzel ve şık bir gasilhane yaptı, eskiden ölüleri kimse düşünmüyordu, biz buyuz, biz gassalız, bu ülkede ölü yıkayıcılarına ihtiyaç var, yoksa ölüleriniz ortada kalır, vatandaşlarımızın cenazelerini ücretsiz olarak yerinden alacak, yıkayacak ve kefene saracak morgumuz törenle hizmete açıldı, ahiretinizi tehlikeye atmayın, öylesine nezih bir kabristan yaptık ki, insanın ölesi geliyor”ları alkışlayan, nezih şekilde ölmek üzere hayaller kuran seçmen, hayal’et seçmen değil de nedir?



Ahiret ve Kalkınma Partisi kurulsa, en az yüzde 10 oy alır, o kadar çok ölü seçmen var, her yerden sahte seçmen fışkırıyor, buna rağmen “hayali seçmen yok” diyen yüksek seçim kurulu başkanımız kime benziyor?
Kukla ve gölge oyunu duayeni hayali küçük Ali’ye.



Peki, Suriyeliler nedir?
Akla hayale gelmeyen seçmen!



Hayali seçmen hep olacak...
Mesele “hayati” seçmen olabilmektir.



Hayali seçmenle başa çıkabilmenin tek yolu, korkmadan, bıkmadan usanmadan, yılmadan, küsmeden mücadele etmektir.
İçine tam olarak sinmese bile mutlaka sandığa giden, gösterilen aday için değil, kendi yaşam biçimine sahip çıkabilmek için oy veren, meydanı hayali seçmene bırakmayan seçmene denir, hayati seçmen.