Almanya Başbakanı Angela Merkel, Forbes dergisi tarafından hazırlanan dünyanın en güçlü kadınları listesinde 10'uncu kez üst üste ilk sırada yer aldı. 2005 yılında Almanya’nın en genç ve ilk kadın Başbakanı olarak seçilen Merkel, 15 yıldır görevine devam ediyor.

Alman Şansölye, gençlik yıllarını Doğu Almanya’da geçiren biri olarak özgürlüklerin anlamını çok iyi bildiğini söylüyor. Merkel iktidara ilk geldiği dönemde Alman ekonomisini iyileştirmek, büyüyen işsizlik oranını düşürmek ve dış politikada ABD ile soğuyan ilişkileri düzeltmeye önem verdi.

Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğine de hiçbir zaman sıcak bakmayan Merkel, Almanya, Avrupa ve Türkiye için ne ifade ediyor? Sözcü Almanya Temsilcisi Ali Gülen ve Fenerbahçe Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ece Baban bu sorulara yanıt verdi.

'KARARLI TAVRINI HER ANLAMDA BENİMSETEBİLEN BİR BAŞBAKAN'


Sözcü Gazetesi Almanya temsilcisi Ali Gülen’e göre Merkel ön planda olmayı sevmeyen ama dünya siyasetinde ağırlığı olan bir politikacı. Büyük toplantılar öncesi hazırlıklarını titizlikle yapıyor, dış politikada ise risk almaktan kaçınıyor fakat kararlı bir duruş sergiliyor.

Gülen’e göre Kohl döneminin politikalarını devam ettiren Merkel ‘dünyanın yumuşak gücü’.

Gülen'e göre 66 yaşındaki Merkel AB’nin gizli lideri ve bu gücünü çok iyi kullandığını şu sözler ile açıklıyor:

Hem Almanya'nın, AB'nin "gizli lideri" olarak taşıdığı önem hem de ekonomik gücü Merkel'in iyi kullandı ve Birleşmiş Milletler'in 5 daimi temsilcisinden biri olmamasına rağmen, dünya siyasetinde büyük etki sağladı. ABD başkanlarının seçildikten sonra öncelikli ziyaretlerinden biri hep Almanya'ydı. İklim anlaşmasından çekilmek isteyen inatçı Trump'ın karşısında dişi kaplan gibi dikildi ve elini masaya vurdu. İkna edemedi ama o fotoğraf hep hafızalarda kaldı.

Gülen'in sözünü ettiği Merkel'in Trump'a karşı çıktığı fotoğraf. Fotoğraf: Başbakanlık

ALMAN TOPLUMU O OLMADAN KARAR ALINAMAYACAĞINI DÜŞÜNÜYOR


Alman Başbakanın etkinliği kendi halkında karşılık bulmuş durumda. Gülen, Almanların, Merkel’in ülkeyi çok iyi idare ettiğini ve o olmadan dünyada karar alınamayacağını düşündüklerini söylüyor. Eski Başbakan Helmut Kohl’un Doğu ve Batı Almanya’yı birleştirdiğini, Merkel’in ise iki Almanya’yı kaynaştırdığını vurgulayan Gülen, sözlerine şu şekilde devam ediyor: Doğu ile Batı'nın bütünleşmesinde tavizler vermedi, Doğu Bloku'nun siyasetini batı içerisinde eritmeyi başardı. Alman toplumu, onun ülkeyi çok iyi temsil ettiğini ve dünyada o olmadan bir karar alınamayacağını düşünüyor. Bir yandan ABD, Çin ve Rusya ile denge politikaları yürütürken, diğer yandan ABD'yi karşısına alma pahasına Nord Stream I ve II doğalgaz hatlarıyla Rus doğalgazını getirtmeyi başardı.


ALMAN ŞANSÖLYE AVRUPA İÇİN NE İFADE EDİYOR?


Merkel iktidara geldiği günden bugüne Alman ekonomik gücünü AB içerisinde çok iyi kullandı. “Almanya, Avrupa Birliği’nin ekonomik liderlidir” diyen Gülen “AB anlaşmaları da, Avrupa'yı adeta Almanya için pazar haline getirdi. Merkel, bu gücünü AB içinde çok dengeli ve kimseyi kırmadan kullanmayı başardı. Ekonomik kararlarda ve büyük bütçeli işlerde, sabırla günler, haftalar ve aylar boyu tartışmaları göze aldı. Dinledi... Dinledi... Dinledi... Sonunda da istediğini yaptırdı.” değerlendirmesinde bulundu.

[custom_content title="2021'DE ADAY OLMAYACAK" desc="Merkel Görevi Kime Bırakacak? Hristiyan Demokrat Partisi’nin lideri Angela Merkel 2018 yılında parti liderliğinden ayrılacağını, 2021 yılından sonra da bir daha Başbakanlık için aday olmayacağını açıklamıştı. Ülkenin en güçlü partisi olan Hristiyan Demokrat Partisi’nin başkanı olarak 2018 yılında Genel Sekreterlik görevini yürüten Annegret Kramp-Karrenbauer seçildi. ">

“SALGIN DÖNEMİNDE KİMSEYİ YARDIMSIZ BIRAKMADI”


Gülen Merkel’in salgın dönemi politikalarında halkın takdirini topladığı görüşünde. Gülen, “AB için gerçek bir ekonomik güç olduğunu gösterdi. Ekonomik krizlerden ülkesini sarsılmadan çıkardı ve özellikle salgın döneminde, kimseyi aç-açıkta bırakmadı. AB'den 2 trilyon Euro'luk bütçe çıkardı. Almanya içinde bir trilyondan fazla para dağıttı. Halen de, zorda kalan işletmelere "ciro desteği" veriyor” diyor.

[special_article_template title="" desc="Yıprandı. Ama yıkılmadı. Sonunda da göçü önlemek ve seçerek göçmen alabilmek için başta Türkiye olmak üzere, göçü önleyebilecek ülkelerle anlaşmalar yaptı." who="Sözcü Gazetesi Almanya Temsilcisi Ali Gülen">

MERKEL’İN TÜRKİYE’YE OLAN BAKIŞI NASIL?


Sözcü Almanya Temsilcisi Ali Gülen’e göre Merkel Türkiye’yi hiçbir zaman AB üyesi olarak görmedi fakat Almanya’da yaşayan Türk vatandaşlarıyla da bir sorun yaşamadı.

Alman Federal Meclisi, 2016 yılında 1915 olaylarını sözde soykırım olarak nitelendiren yasa tasarısını oyladı. Merkel ve hükümet üyeleri bu oylamaya katılmadı.

Merkel'in Almanya’ya kaçan FETÖ’cülerin, PKK’lıların ve diğer örgüt üyelerinin, demokratik “iltica yasalarını” delik deşik etmesine karşın sessiz kaldığını vurgulayan Gülen “Kendisi Türkiye'ye kimseyi iade etmedi ama Türkiye'de tutuklanan ya da yargılanan Alman vatandaşlarına ya da çifte vatandaşlara hiçbir zaman desteğini çekmedi. Türkiye'de tutuklanan gazeteci Deniz Yücel'i yoğun temaslar sonucu özel uçakla getirtti.” değerlendirmesinde bulundu.

'ARABULUCULUKTA TERAZİ HEP TÜRKİYE’NİN ALEYHİNDE'


Alman Şansölye Doğu Akdeniz meselesinde Yunanistan ve Türkiye arasında arabuluculuk faaliyetleri yürüttü. Ancak terazinin hep Yunanistan’dan yana olduğunu söyleyen Sözcü Almanya Temsilcisi Ali Gülen, sözlerini şu şekilde noktaladı: Suriye iç savaşından sonra, çoluk çocuk binlerce kişinin yolları düşmesi, özellikle Aylan bebeğin ölümü vicdanını yaraladı. Almanya'nın kapılarını açacağını, "Wir schaffen das" (Bunu başaracağız") sloganıyla duyurdu. Bu büyük bir heyecan ve göç dalgasına neden oldu. Hem partisinden hem muhalefetten sert eleştiriler aldı. Yıprandı. Ama yıkılmadı. Sonunda da göçü önlemek ve seçerek göçmen alabilmek için başta Türkiye olmak üzere, göçü önleyebilecek ülkelerle anlaşmalar yaptı. Türkiye ziyaretlerine mütevazı ekibi ve tek uçakla katıldı. İstanbul'da 2015 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından "altın varaklı" koltuklara oturtuldu. Bu çok tartışıldı ve uzun süre gündem oldu.

Şansöyle Merkel'in 2015 yılındaki bir Türkiye ziyaretinde oturduğu altın varaklı koltuklar gündem olmuştu.


Doktora eğitimini Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde tamamlayan, aldığı DAAD Üstün Başarı Bursu ile Almanya’da siyasal iletişim üzerine çalışmalar gerçekleştiren Fenerbahçe Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Ece Baban, Merkel’i istikrarlı, sakin, duyarlı bir lider olarak tanımlıyor. Merkel’in önemli kararları tüm tepkilere rağmen alabilen bir lider olduğunu aktaran Baban, “Kendisi hem Almanya’ya hem de AB’ye uzun bir süre liderlik yaptı ve çalıştığı dönemde kararlı, sakin, birleştirici tutumu ve empati yeteneği Merkel’i farklı bir yere taşıdı” diyor.

Baban yükselen aşırı sağa karşı Merkel’in göçmenlere karşı izlediği açık kapı politikasının arkasında durduğunu ifade ederek , “Hatta mülteci sorununun odadaki beyaz fil benzetmesi ile göz ardı edilemeyecek bir sorun olduğu dile getirildi” ifadesini kullandı.

DÜNYA POLİTİKASINDA MERKEL


Merkel’in Avrupa devletleri tarafından eleştirilen bir diğer kararı ise kemer sıkma politikaları oldu. Çin ile olan ilişkilerde beklenileni yapmaması yine eleştiri oklarını Merkel’e çevirdi.

Baban, “Merkel ise ABD’nin Çin’e karşı Trump dönemindeki sınırlandırıcı politikaları ile Çin’in ekonomideki agresif stratejileri arasında dengeyi korumayı tercih etti” diyor.

Tüm dünya liderleri gibi Merkel de Trump döneminden nasibini aldı. Rusya ile Almanya arasındaki enerji ticareti sıklıkla Washington yönetimi tarafından dile getirildi.

Baban’a göre İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkışı ile birlikte birlik içi dengeleri korumak için Merkel iyi bir partner.

Doç Dr. Ece Baban


Merkel’in Türkiye ile ilişkiler noktasında diyalog yolunu önemsediğini aktaran Baban, “Özellikle Avrupa Birliği içinde Fransa, Yunanistan, Kıbrıs Rum Yönetimi ve Avusturya’nın son dönemde Türkiye’ye karşı agresif söylemlerinin ve yaptırım taleplerinin artması sürecinde Merkel sorunların diyalog yolu ile çözülmesi için önemli bir çaba harcadı. Ve milli çıkarların ya da hırsların önüne geçilmesi gerektiğini işaret etti” ifadelerini kullanıyor.

Baban sözlerini şöyle noktaladı: Trump döneminde yaşanan tüm istikrarsızlığa rağmen Merkel Avrupa’da güven ve istikrar sağlamak için büyük bir çaba gösterdi. Trump Meksika duvarını örmeye başladığında ona insan onuruna bağlı kalmasını hatırlattı. Merkel kriz yönetiminde de başarılıydı. Neredeyse bir krizin bitip diğerinin başladığı yıllar arka arkaya geldiği için bu durum Avrupa’da Merkel’in Almanyası’nın da önünü açtı.