Şarkı söylenince yayılan parçacık ve bunların dağılımı, mesafelerini ve havada kalış süresini hesaplamak isteyen araştırmacılar, steril bir ortam yarattı, bir huni kullandı ve yüksek çözünürlüklü kameralarla çekimler yaptı. 12 sağlıklı kişiye ve Covid-19’lu kişiye çeşitli oktavlarda şarkılar söyletildi.

PATLAYAN SESSİZ HARFLER
Doğum günlerinde özellikle İngilizce konuşulan bölgelerde kullanılan ve Türkçe olarak "İyi ki doğdun" olarak söylenen "Happy Birthday to you" gibi, sert ünsüz veya dudak hareketleriyle çıkartılan, ünsüz harflerin yoğun bulunduğu şarkıların havaya daha çok damlacık yaydığı ortaya çıktı.


Bizdeki, “Para, para, para” ya da “Patates, patlıcan” gibi patlayan sessizlerin kullanıldığı yüksek sesli bağrışmalar da benzer sonuçları verebiliyor. İsveç’in ünlü şarkısı “Bibbis pippi Peter”’de de aynı sonuçlar çıktı.

Şarkı söylediğimizde ne kadar virüs parçacığı yayıldığını anlamak istkeyen araştırmacılar, 12 sağlıklı şarkıcı ve Covid-19'lu iki kişiye huni içine şarkı söyletti.

ŞARKI SÖYLEME KURALLARI
Araştırmacılar şarkıcıların maske takması, mesafe kuralına uyması, hijyen ve iyi havalandırma koşullarında sahne almasını öneriyor. Şarkı söylerken soluduğumuz hava parçacıkları ve daha büyük damlacıklarla ilgili araştırma sonuçlarını değerlendiren Jakop Löndahl ve doktora öğrencisi Malin Alsved, “Bazı parçacıklar o kadar büyük olabilir ki, düşmeden önce ağızdan sadece bir kaç santimetre uzaklaşır. Diğerleri çok küçüktür ve bir kaç dakika boyunca havada asılı kalır. Burada da bunu gördük. Özellikle ünsüzlerin seslendirilmesi çok büyük damlacıklar açığa çıkarıyor. B ve P harfleri ise en büyük hava damlacığı yayıcılar olarak öne çıkıyor'” açıklamasını yaptı.




Araştırmada İngilizce ve İsveççe baz alınırken, Türkçe'de de yaygın kullanılan P ve B seslerinin de havaya partikül salınımında en yüksek değerlere ulaşıldığı kaydedildi. Para ve patlıcan kelimelerindeki P seslerinin patladığı ve daha çok damlacık yarattığı kaydedildi.

GÜRÜLTÜLÜ ŞARKI DA PROBLEM
Şarkı testleri sırasında, aerosoller (havadaki damlacıklar) ve daha büyük damlacıklar, lambalar, yüksek hızlı bir kamera ve çok küçük parçacıkları ölçebilen bir alet kullanılarak ölçüldü.


Araştırmacılar, şarkı ne kadar gürültülü ve güçlüyse, aerosol ve damlacıkların yoğunluğunun da o kadar yüksek olduğunu keşfetti. Araştırmacılar, bu sonuçların önemini anlayabildiğimiz ölçüde, güvenli bir şekilde şarkı söyleyebileceğimizi söylüyorlar ve ekliyorlar: "Şarkı söylemenin yasaklanması gerekmez, ancak enfeksiyon yayılma riskini azaltmak için uygun önlemlerle şarkı söylenmelidir"