Türk Lirası'nın yabancı para birimleri karşısındaki değer kaybı bir kez daha gündemin ilk sırasına yerleşti. Dolar/TL 7,29'u, euro/TL 8,66'yı aşarak ile rekor kırarken, uzmanlar kur artışına dair birçok nedene işaret ediyor.

Sozcu.com.tr'ye konuşan Spinn Danışmanlık Kurucu Ortağı ve ekonomist Özlem Derici Şengül, geçen hafta artan tansiyonun bu hafta daha da arttığını ve tekrar bir kur şoku yaşandığını söyledi. TL'deki son değer kaybı dalgasında güncel olarak 3 faktörün öne çıktığını belirten Şengül, Merkez Bankası rezervlerine dair endişeler, Türkiye'nin de içinde bulunduğu gelişen ülkelerden para çıkışı ve yurt içinde artan döviz talebinin kuru yükselttiğini dile getirdi.

Rezervdeki erimeye rağmen kurda durulma olmamasının, döviz talebinin arzından daha yüksek olduğu anlamına geldiğine işaret eden Şengül, yabancı yatırımcıların da hisse ve tahvil piyasasından çıkmaya devam ettiğini kaydetti.


"ÖZEL SEKTÖRÜN BORÇ ÖDEMELERİ DÖVİZ ARZINI AZALTIYOR"


Özel sektörün döviz açık pozisyonu olduğunu ve bu tür dönemlerde kur daha da artabilir endişesiyle borcun geri ödeme vadesi gelmese de erkenden döviz biriktirme eğilimine girdiklerini belirten Şengül, bu talebin de kuru daha yukarı ittiğini belirtti.

Güncel nedenlerin dışında temel nedenlere de işaret eden Şengül, salgın döneminde turizmin durması ve ihracatın azalmasının ülkeye döviz girişini engellediğini, özel sektörün iki yıldır dış borç azaltma eğiliminin de döviz arzını azalttığını, bunları da kuru yükselttiğini söyledi.

Özlem Derici Şengül

MERKEZ'DEN FAİZ ADIMI BEKLENİYOR


Merkez Bankası'nın sözlü ve/veya politika aksiyonu yoluyla müdahalesinin gerektiğini, faiz artışının gündeme gelebileceğini belirten Şengül, TCMB'nin olası adımlarını şöyle sıraladı:

"Bu sene sonuna kadar Merkez Bankası faiz artışı yapmaz diyordum ama kur şoku daha da derinleşirse faiz artırımı müdahalesi gelebilir, daha önce olduğu gibi. Politika faizinin artışı öncesinde fonlama maliyetini yükseltebilir. Faiz koridorunun üst bandı olan yüzde 9,75 seviyesinden piyasayı fonlamaya başlayabilir, yüzde 11,25 olan geç likidite penceresini kullanabilir. Tahvil alım programını durduruyorum diyebilir."

EKONOMİK AKTİVİTE CANLANDI AMA ESKİ SORUNLAR NÜKSETTİ


Salgın nedeniyle mart, nisan ve mayıs aylarında hızla daralan Türkiye ekonomisi, 1 Haziran’da yeniden açıldı ve son iki ayda ekonomik aktivite kısmen canlandı. Ancak Merkez Bankası’nın (TCMB) para musluklarını açması ve kamu bankalarının rekor kredi arzıyla gelen canlanma, ekonomideki fay hatlarını tekrar harekete geçirdi.

Yıla 5,94 seviyesinden başlayan ancak salgının etkisiyle 7 Mayıs’ta 7,26 ile tüm zamanların rekorunu kıran dolar/TL kuru, kamu bankalarının TCMB rezervlerini satışının da katkısıyla yaklaşık bir buçuk ay 6,85 civarına demir attı. Ancak bugün tekrar rekor geldi. Üstelik dolar, dünyanın önde gelen altı para birimi karşısında son iki yılın en düşük seviyesine gerilerken, TL dolar karşısında değer kaybı yaşıyor.

2020’ye 6,67 seviyelerinde başlayan euro/TL de, euro/dolar paritesindeki yükselişe paralel tüm zamanların rekorunu kırdı.