19 yaşındaki D.E., Uğur Mumcu Anıtı’nın önünden geçen Tanrıverdi'ye arkasından saldırdı. Darp edilen 65 yaşındaki gazeteci olayı şöyle anlattı:
"KAFAMA YUMRUKLAR ATTI"
"Marketin önüne geldiğimde, yüzünü göremediğim bir kişi, "Ulan sen Allah ile, din ile..." nidasıyla arkamdan saldırdı. Başıma aldığım darbeyle sersemledim. Bu durumumdan yararlanarak artarda kafama yumruklar attı. Sendeledim, düştüm, o ara tekmeledi."
Olayın ardından polis merkezine giden 31 yıllık gazeteci Ulivi Tanrıverdi, darp raporu almak için Menemen Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Tansiyonu 20’ye çıkan Tanrıverdi, olayın perde arkasına ilişkin şu iddialarda bulundu:
"SOSYAL MEDYADA HEDEF GÖSTERİLDİM"
* Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy’un bir yılını mercek altına yatırmak için bir dizi program hazırladım. 6 Nisan günü Çağrı Radyo'da yayınlanacaktı. Fakat benim ağır bir grip geçirmem nedeniyle o günkü programı ertelemek zorunda kaldım.
* Sosyal medyadaki kişisel hesabımdan, güncel konumuz olan corona virüsüne gönderme yaparak bir paylaşımda bulundum. Paylaşımda, “Bugün de toparlayamadık kendimizi programa çıkacak düzeyde. Yarına Tanrı, pardon ‘Korona kerim’ diye yazdım. Sosyal medyada hedef gösterildim. Benim paylaşımımın neresinde din, inanç ve Tanrı ile dalga geçme var?
Radyo Çağrı Genel Yayın Yönetmeni Ulvi Tanrıverdi (FOTO: SÖZCÜ)BELEDİYE BAŞKANI AÇIKLAMA YAPACAK
Menemen Belediyesi’nde çalışan bazı kişilerin sosyal medyada kendisiyle ilgili linç kampanyası başlattığını öne süren Ulvi Tanrıverdi, olayın ardında Belediye Başkanı Serdar Aksoy’un olduğunu iddia etti. Saldırgan D.E. ve azmettirici olduğu iddiasıyla Serdar Aksoy hakkında suç duyurusunda bulundu.
İki günlük sessizliğini bozan Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy, hakkındaki iddiayı reddederek, yarın basın açıklaması yapacağını bildirdi.
Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy (FOTO: İHA)MESLEK ÖRGÜTLERİ SALDIRIYI KINADI
İzmir Gazeteciler Cemiyeti: Gazetecilere yönelik saldırılara bir yenisinin eklenmesinden üzüntü ve kaygı duyuyoruz. Meslektaşımız Ulvi Tanrıverdi’nin hedef gösterilmesi, hedef gösterilmesi, üstüne üstlük bir de fiili saldırıya uğraması basın özgürlüğü açsından son derece üzücü, bir o kadar düşündürücüdür. Olayın takipçisi olacağımızı belirtiyoruz. Basına yapılan saldırıların durdurulması için ilgili tüm kurumları sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz.
Türkiye Gazeteciler Sendikası: Gazetecilerin özgür çalışamadığı ortamda demokrasiden söz etmek mümkün değildir. Saldırıyı kınıyor ve bu barbarlığın son olmasını diliyoruz.
