Son günlerde yaşanan depremler hakkında Ercan, “Afrika Anakarası’nın Anadolu ve Ege’yi kaktırma hızı yılda 2 ile 3 santim iken, bugün 5-6 santimetreye çıktı. Konya, Niğde ve Isparta yöresini gerdiği yer ise Kıbrıs dalma batma kuşağı. Bu kuşak Kaş’tan başlayıp, İskenderun’a kadar uzanan bir yay biçiminde. Bunun dışında Suriye ve Irak’ın bulunduğu Arap Ana Kalkanı Anadolu’yu kuzeye kaktırıyor. Bir de İran’dan Anadolu’yu batıya doğru kaktırma güçleri var. Bu güçlerin altında Anadolu gerginliğini atmak üzere kırılıyor. Oluşan her kırığa biz deprem diyoruz. Bu gerilmeler devam ettikçe de bu depremler sürecek” dedi.

EN GÜVENLİ BÖLGELER SALLANMAYA DEVAM EDİYOR

20 Eylül’de merkez üssü Niğde’nin Bor ilçesi olan 5,1 büyüklüğündeki depremin ardından dün kentte 4,0 büyüklüğünde yeni bir deprem daha meydana geldi. Niğde’nin yanı sıra dün Konya’nın Ereğli ve Tuzlukçu ilçelerinde de 3,8 büyüklüğünde 2 ayrı deprem oldu.

AFAD'ın deprem haritasında en güvenli görülen Konya, Niğde gibi illerde son günlerde yaşanan depremler dikkat çekiyor.


“DEPREMLERİN YIKICI ETKİSİ OLMAZ”

AFAD'ın deprem haritasında en güvenli bölge olarak görülen ancak son günlerde sık sık depremlerin meydana geldiği Niğde, Aksaray ve Konya bölgelerinde yaşananları SÖZCÜ’ye değerlendiren Yüksek Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, şunları söyledi:

“Konya çevresinin yakınında Mut kırık kuşağı ve Tuz Gölü kırık kuşağı var.  Niğde’nin de hemen batısından Ecemiş kırığı geçiyor. Ayrıca Niğde’nin kuzeybatısından geçen Hasan Dağı açılma çatlağı var. Ancak bu kırıklar yaşlı olduğu için bunların üretebileceği deprem büyük olmaz.  Bunların en fazla üretebileceği deprem büyüklüğü 6 olur. Benim 2005 yılında yapmış olduğum haritada Niğde’nin deprem riskini 6,5’den daha düşük vermişim. Yine aynı şekilde çevre illerde Karaman, Konya ve Aksaray’ın da deprem büyüklüğünü 6,5’dan daha küçük göstermişim. Niğde’de meydana gelen en büyük deprem bundan 80 yıl önce 5,0 büyüklüğünde olmuş. Geçtiğimiz hafta Pazartesi günü yaşanan deprem ise 5,1 büyüklüğünde oldu. Konya’da ise bugüne kadar oluşan en büyük deprem ise 6,6 büyüklüğünde meydana gelmiş. 6,6 büyüklüğündeki bir depremin yıkıcı gücü ise 8 olur. Oluşan her kırıkla boşalan gerginliğin yaptığı sarsıntıya büyüklük 4,0'dan büyükse deprem, küçükse depremcik  diyoruz. Bölgede depremler devam edecek ama bu depremlerin yıkıcı bir etkisi olmaz”

“DEPREMLER OBRUK OLUŞUMUNU HIZLANDIRIR”

Konya’nın genellikle çevresinde meydana gelen depremlerden etkilendiğini ifade eden  Ercan sözlerini şöyle sürdürdü:

“En son 2000 yılında Afyon Bolvadin merkezli 5,8 büyüklüğündeki deprem Akşehir ilçesinde de hissedilmiş ve bir caminin minaresinin cemaatin üstüne devrilmesi sonucu 6 kişi vefat etmişti. Konya’da yaşanan depremlerin yaratacağı en büyük sorun ise bölgede obruk oluşumunu hızlandırması olur”

“GERİLME DEVAM ETTİKÇE DEPREMLER OLUŞUR”

“Daha önceki açıklamalarım da 2020 ve 2022 yıllarının deprem yılı olacağını açıklamıştım” diyen Ercan şu noktalara dikkat çekti:

“Afrika Anakarası’nın Anadolu ve Ege’yi kaktırma hızı yılda 2 ile 3 santim iken, bugün 5-6 santimetreye çıktı. Konya, Niğde ve Isparta yöresini gerdiği yer ise Kıbrıs dalma batma kuşağı. Bu kuşak Kaş’tan başlayıp, İskenderun’a kadar uzanan bir yay biçiminde. Bunun dışında Suriye ve Irak’ın bulunduğu Arap Ana Kalkanı Anadolu’yu kuzeye kaktırıyor. Bir de İran’dan Anadolu’yu batıya doğru kaktırma güçleri var. Bu güçlerin altında Anadolu gerginliğini atmak üzere kırılıyor. Oluşan her kırığa biz deprem diyoruz. Bu gerilmeler devam ettikçe de bu depremler sürecek”