İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu, Gezi davasında verilen kararın doğru olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:

"BERAAT GÜNÜNDE GÖZALTI KARARINI BİZE ANLATAMAZLAR"


* Yargılamanın sürdüğü aşamalarda gördüklerimiz bizi böyle bir beraat beklentisine sokmasa da bu karara varılmış olması önemlidir. Ancak henüz kararın sabahına ermeden bir başka soruşturma nedeniyle gözaltı kararı alınmış olması 'Yargının çekiştirilmesi' anlamına gelmektedir.

* Bu ülke yargısının kürsüleri ile kulisleri arasında çok ciddi bir tartışma vardır. Tartışmanın yurttaşların hukuk güvenliği üzerinden yapılması gibi bir gerçeklikle karşı karşıyayız. Bize, tam da beraat gününde gözaltı kararı çıkarmalarını anlatamazlar.

"NESNEL DEĞİL"


Avukat Hüseyin Ersöz de şunları söyledi:

* Barışçıl bir gösteri hüviyetindeki Gezi Parkı protestolarının yargılama konusu yapılması hatta ve hatta bir darbe teşebbüsü olarak görülmesi nesnel bir aklın kabul edeceği bir hukuki değerlendirme olamaz. Bu sebeple mahkemenin verdiği beraat kararı hukuka, akla ve vicdana uygunken, tahliye noktasında verdiği karar ise geç alınmıştır."

"BU KARAR TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERLE ÇELİŞİYOR"


* Tahliye kararı verildikten sonra bu kez de 15 Temmuz darbe teşebbüsü soruşturmasında hakkında gözaltı kararı verilmesi de hukuka aykırıdır. Zira bu soruşturma kapsamında Osman Kavala hakkındaki tutuklama kararının Savcılıkça re'sen kaldırıldığı bilgisi kamuoyuna yansımıştır.

* Bu noktada söz konusu soruşturmada Osman Kavala'nın ifadesi dahi alınmazken, tahliye edildiği gün hakkında gözaltı kararı verilmesi hukuka uygun olmayan, temel hak ve özgürlüklerle çelişen bir yaklaşımdır.