İBB’nin düzenlediği 'Kanal İstanbul Çalıştayı’nda “Çevresel Boyut, Su ve Ekoloji” oturumu yapıldı. Oturumda akademisyenler ve meslek odaları temsilcileri konuyu farklı açılardan ele aldı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, “Kanal İstanbul Çalıştayı” kapsamında yapılan “Çevresel Boyut, Su ve Ekoloji” oturumunda ortaya çıkan genel fikir, Kanal İstanbul’un yapılması durumunda İstanbul’un deniz, orman ve su konusunda geri dönüşü mümkün olmayan zararlar göreceği şeklinde oldu.

CEMAL SAYDAM: KANAL İSTANBUL ERKEKLİĞİ ÖLDÜRÜR

Oturumda konuşan Hacettepe Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Saydam ise ilginç bir tespitte bulundu.

Saydam, “Kanal, iki barajın üzerinden geçiyor. Burada yıllarca biriken organik atığı da Marmara’ya getirir. Bu gelince oksijen de gelmeyeceği için etraf çürük yumurta gibi kokar, Marmara da kalmaz” diyerek, bu kokunun erkeklik üreme hormonu üzerinde bile yüzde 20-30 oranında olumsuz etkileri olacağını söyledi.

Sülfür Dioksit'in etkilerine değinen Saydam, "Erkekliği öldürür" dedi.

Prof. Dr. Cemal Saydam


"KANAL YAPILIRSA..."

Bilimsel çalışma yapıldığı zaman ortaya çıkan tablonun daha yol gösterici olacağını belirten Prof. Dr. Saydam, şunları söyledi:

*Kanal yapılırsa Marmara ölür. Marmara Denizi, Karadeniz ile Ege Denizi’nin çocuğudur. Aslında yeni bir deniz. Ancak hasta doğan bir çocuk. İyileşmesi imkansız.

*Ancak üzerinde durursanız durdurursunuz hastalığı. Elimizde dünyada olabilecek en ilginç çalışma sahalarından biri var. Özel bir deniz.

*Kanal İstanbul olursa Karadeniz’in seviyesi en az beş santim düşecektir. Boğaz yoluyla gelen Karadeniz suyunun jet akımıyla Marmara’ya karışmasıyla Marmara Denizi verimli bir deniz haline geliyor. Karadeniz doldurulacak deniyor. Bu jet akımı o dolguyu da Marmara’ya taşıyacak.

*Siz bu sisteme ikinci bir kanal yaparsanız sistem mahvolacak. Marmara, ‘Öldüm ölüyorum’ diyor. Çok ciddi bir durum ile karşı karşıyayız. Deniz bilimciye sorulmadığı için bir hilkat garibesi ile uğraşıyoruz.