İçişleri Bakanı Süleyman Soylu "Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonu" olarak duyurduğu 'Bataklık Operasyonu'yla ilgili bilgileri kamuoyuyla paylaştı.

Bakan Soylu, "Yaklaşık bir yıldır takip edilen operasyonu arkadaşlarımız gerçekleştirdi. Bu operasyonun ismi Bataklık. Bu operasyonun özelliği, uyuşturucu ve uyuşturucuya bağlı suç gelirleriyle mücadele etmek" dedi.

Gözaltına alınan isimler arasında geçen ay adli kontrolle serbest bırakılan sabıkalı uyuşturucu kaçakçısı Nejat Daş ile Çetin Gören var. Yaklaşık 500 milyon liralık finans boyutu olan operasyonla ilgili şüphelilerin mal varlıklarına ve banka hesaplarına da el konuldu. Ayrıca uyuşturucu şebekesinin FETÖ'ye finans sağladığı da iddia edildi.

Bataklık Operasyonu kapsamında gözaltına alınan Nejat Daş’a, suçlamalar hakkında ne düşünüldüğü soruldu. Daş, "Neden burada olduğumu bilmiyorum" dedi. (FOTO: İHA)


16 ŞİRKET TAKİBE ALINDI

Operasyonla sonuçlanan süreç, uyuşturucudan gelir elde ettiği iddia edilen altı şüpheli ve üç şirketin takibiyle başladı. Araştırmalarda, şüpheli sayısı 94’e takip edilen şirket ise 16’ya çıktı. Şüphelilerin kuryeler kullanarak Türkiye'ye karapara getirdiği iddia edildi. Bu kapsamda yapılan çalışmalarda ise 953 bin İngiliz sterlini ve 311 bin 500 dolar ele geçirildi.

Bataklık Operasyonu kapsamında göz altına alınan Çetin Gören de Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne getirildi. Gören, basın mensuplarının sorularını yanıtsız bıraktı. (FOTO: İHA)


Düzenlenen operasyon kapsamında Ankara, Antalya, Aydın, Bursa, Diyarbakır, Gaziantep, İstanbul, Kahramanmaraş, Kırşehir, Kilis ve Mersin’de eş zamanlı baskınlar düzenlendi. Baskınlarda 67 şüpheli gözaltına alındı.

Örgüt elebaşlarının Neşat Daş ve Çetin Gören olduğu belirlendi. Güven'in 'Padişah' yazılı fotoğrafı dikkat çekti. (FOTO: İHA)


70 MİLYON LİRAYA EL KONULDU

Aralarında Hollanda, Belçika, İspanya, İtalya, Şili, Ekvador ve Brezilya'nın da bulunduğu dokuz ülke ile Türkiye'de 11 kenti kapsayan operasyon sonrası uyuşturucu tacirlerine büyük darbe vurulduğunu belirten Bakan Süleyman Soylu, Türkiye'de 94 kişi hakkında gözaltı kararı olduğunu, 67 kişinin yakalandığını ve 70 milyon liraya el konduğunu söyledi.

Narkotik Daire Başkanlığı, Bataklık Operasyonu'ndan saatler önce 'Pek Yakında' başlıklı bir tweet attı.


Çok sayıda lüks ev, taşınmaz, altı kasa, 20 lüks araç ve ile örgüt yöneticisi ve üyeleriyle 16 şirketin tüm bankalardaki varlıklarına el konulduğu öğrenildi.





KIRMIZI BÜLTENLE ARANIYORDU

Süleyman Soylu, "Örgütün tepe yöneticilerinden bir tanesi hakkında kırmızı bülten ile Brezilya ve Hollanda'da 26 yıllık hapis cezası var" diye konuştu.

İLK OPERASYONDA EMNİYET MÜDÜRÜ GÖZALTINA ALINMIŞTI

* Edirne Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Nisan ayının sonunda Almanya’dan gelip Kapıkule’den Türkiye’ye giriş yapan bir TIR’ı takibe aldı.

* İstanbul'un Büyükçekmece ilçesinde durdurulan TIR’da yapılan aramada 270 bin İngiliz sterlini (2.3 milyon lira) ele geçirildi ve TIR şoförü gözaltına alındı.

* TIR sürücüsünün bağlantıları üzerinden kaçak dövizin sahibi olarak belirlenen Nejat Daş da İstanbul’da gözaltına alınıp, Edirne’ye götürüldü.

* İstanbul’da izlenen TIR’ın yanına gelen eski Sultanbeyli Emniyet Müdürü N.Y.’nin şoförlüğünü yapan polis H.İ.A da gözaltına alındı.

* Polis sorgusunda Emniyet Müdürü N.Y.’nin yönlendirmesiyle TIR şoförüyle görüşmeye gittiğini söyledi.

* Gözaltı kararı çıkarılan N.Y. 1 Mayıs’ta gece yarısı tayiniyle Sultanbeyli Emniyet Müdürlüğü’nden İstanbul Emniyet Müdürlüğü emrine çekildi.

* 2 Mayıs’ta da İstanbul’da gözaltına alınarak Edirne’ye götürüldü.

* 5 Mayıs'ta da Nejat Daş ile Emniyet Müdürü N.Y. ve polis H.İ.A. adli kontrolle serbest bırakıldı.

TÜRK VE ABD ORDULARINDAN ORTAK OPERASYON

Nejat Daş’ın ismi ilk kez 1992’de gündeme gelmişti. Türk ve ABD Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın Akdeniz sularında ortaklaşa düzenledikleri büyük eroin operasyonunda, içinde üç tondan fazla baz morfin bulunduğu öne sürülen Kısmetim 1 gemisi çembere alınmıştı.

ÖLDÜRÜLEN ARMATÖRÜN KIZI

Ancak dört gün süren operasyon sonucunda gemi, personel tarafından, Güney Kıbrıs açıklarında batırıldı. Geminin sahibi öldürülen armatör Osman Ayanoğlu’nun 19 yaşındaki kızı Derya Ayanaoğlu’ydu. Büyük sevkiyatın ardında Ayanoğlu’nun sevgilisi Nejat Daş ve babası Şeyhmuz Daş’ın olduğu öne sürüldü. Olayın ardından Şeyhmuz Daş sokak ortasında öldürüldü.

Olaydan bir yıl sonra yine Akdeniz’de bu defa yine Ayanoğlu’nun Lucky - S adlı gemisi operasyonla yakalandı. Gemide Daş ailesine ait 2 bin 800 kilo baz morfin ve 12 ton esrar ele geçirildi. Derya Ayanoğlu’nun sevgilisi olan Nejat Daş, geminin yüklenmesi ve güzergâhının planlanmasıyla suçlandı. Nejat Daş, 1993 yılında tutuklanarak Sinop Cezaevi’ne gönderildi.

CEZAEVİNDEN FİRAR ETTİ

8 Kasım 1994’te görülecek duruşma için Sinop’tan İstanbul’a getirildi. Duruşma sonrası kendisine nezaret eden jandarmaları ikna ederek kardeşi Vahdet Daş’ın Beyazıt’taki işyerine ziyarete gitti. Burada jandarmanın elinden kaçan Daş, Samsun’dan Mehmet Kartal adına düzenlenen sahte pasaportla önce Ukrayna’ya, oradan da Bükreş’e gitti.

KEFALETLE SERBEST BIRAKILDI

Daş, 7 Temmuz 1997’de İspanya’da 140 kilo eroinle yakalandı. Türkiye iadesini istedi ancak kabul edilmedi. Daş 2003 yılında 700 bin euro karşılığında kefaletle serbest bırakıldı. Lucky-S ve ‘Kısmetim-1’ uyuşturucu kaçakçılığı davalarında, hakkında toplam 25 yıl 8 ay hapis cezası bulunan Nejat Daş, Türkiye’deki altı yıllık tutukluluğun ardından 1 milyon 250 bin TL kefalet ödeyerek serbest kalmıştı.

ÇETİN GÖREN KİMDİR?

Hollanda makamlarınca kırmızı bültenle arandığı iddia edilen Çetin Gören’in adı, ilk olarak 4 Mayıs 2012'de Hollanda polisinin düzenlediği operasyonla gündeme geldi. Hollanda polisi, Gören'in Rotterdam şehrindeki evine baskın düzenlemiş, evde silah, 900 bin Euro nakit para ve sekiz cep telefonu ele geçirmiş, ancak uyuşturucu kaçakçısını adreste bulamamıştı. Çetin Gören, bu kez 24 Haziran 2014'te düzenlenen operasyonla yakalandı ve tutuklandı.

Gören'i Interpol'ün en çok arananlar listesinde olan Avrupa'nın en büyük uyuşturucu baronlarından biri olarak adlandırıldı. Tutuklandıktan bir yıl sonra, Rotterdam mahkemesi, Gören'in 500 bin euro kefaletle tutuksuz yargılanmasına karar vererek kelepçeli olarak ev hapsine aldı. Yargı sürecinin sonuna yaklaşırken avukatından aldığı bilgiyle 14 yıl hapis cezası alacağını duyan Çetin Gören, Kasım 2016'da ayağındaki kelepçeyi çıkararak ortadan kayboldu.