Çin'de başlayarak kısa bir süre içerisinde tüm dünyada birçok insanı etkileyen corona virüsü, Türkiye'de ilk vakanın görülmesiyle birlikte korkuya sebep oldu. Aniden gündeme oturan bu konu, kimini eve kapatıp ekran başında virus haberlerini izlemeye kitlerken kimini çok da fazla etkilemedi, hatta bazıları konunun abartıldığını düşündü.

Korona virüsü salgınıyla ilgili BAREM tarafından gerçekleştirilen araştırma, Türk halkının neler hissettiğini ilk kez somut olarak ortaya koyuyor.

İşte araştırmadan çıkan ilginç sonuçlar:

ÜÇ KİŞİDEN İKİSİ KORKUYOR

Araştırmada görüşülen kişilere yöneltilen ilk soru, kendilerinin veya ailelerinden birinin bu virüse yakalanmaktan korkup korkmadıkları oldu. İnsanların yüzde 67’sinde bu korku var. Korona virüsünden korkmadıklarını dile getiren kişilerin oranı ise yüzde 31. Yani, araştırmaya katılan her 3 kişiden 2’si korku içinde.



YAŞLILAR AZ ENDİŞELİ

Yapılan araştırma verileri gösteriyor ki, yaş arttıkça corona virüsü konusunda duyulan endişe azalıyor. 24 yaş ve altı kişilerde yüzde 72 olan korku, 65 yaş ve üzeri kişilerde yüzde 57’ye düşüyor.

Oysa uzmanlar, en riskli gruplardan biri olarak 60 yaş üstünü işaret ediyorlar. Cinsiyete göre ayrıştırıldığında ise korku ve endişe durumu yüzde 71 oranla kadınlarda daha çok görülüyor.



Kendisinin veya ailesinin virüs kapmasından 'kesinlikle' korkanların oranı, lise ve altı eğitimli kişilerde yüzde 13 iken, üniversite ve üzeri eğitimlilerde bu oran yüzde 23’e çıkıyor.

BAKANLIĞA GÜVEN TAM

Araştırma verilerine göre, Sağlık Bakanlığı’nın virus salgınını iyi yönettiği düşünülüyor. Görüşülen kişilerin yüzde 69’u bu fikri savunuyor. Erkekler (yüzde 74) ve 55 yaş üzeri kişilerde (yüzde 75) bu oran daha da yüksek.

ABARTILIYOR MU?

Görüşülen kişilerin yüzde 52’si salgın tehdidin abartıldığını düşünürken, yüzde 43’lük bir kesim abartılmadığını ve riskin oldukça yüksek olduğu görüşünde. Bu nedenle görüşülen 4 kişiden 3’ü, virüsün yayılmasını önleyecekse, seyahat ve benzeri bazı haklarından vazgeçmeye hazır olduğunu söylüyor.

Lise ve üzeri eğitimli kişilerde bunu dile getirenlerin oranı yüzde 80’in üzerinde çıkıyor.

NE ZAMAN BİTER?

Önümüzdeki ay salgın konusunda daha iyi bir durumda olacağımızı düşünenlerin oranı oldukça yüksek (yüzde 64). Yaş arttıkça umut da artıyor. 24 yaş altı gençlerin yalnızca yarısı bu düşünceye katılırken, 65 yaş ve üzeri kişilerin yüzde 78’i önümüzdeki ay corona virüsü salgında daha iyi bir noktada olacağımız kanısında.

ÜÇ ÖNLEM ÖN PLANDA

Araştırma kapsamında görüşülen kişilere, corona virüsü tehdidine karşı önlem alıp almadıkları sorulduğunda, görüşülen kişilerin yüzde 31’i herhangi bir önlem almadığını söylüyor. Önlem aldığını belirten kişiler (yüzde 69), yaklaşık 3 çeşit önlem aldıklarından bahsediyor.

Alınan önlemlerde ilk sırayı elleri daha sık yıkamak alıyor. Evden daha az çıkmak ikinci, el dezenfektanı kullanmak üçüncü, kişisel teması kesmek dördüncü, maske takmak beşinci, kolonya kullanmak ise altıncı sırada bulunuyor. Görüşülen kişilerin yüzde 43’ü salgın riskinden dolayı elini daha sık yıkadığını belirtiyor.



Onu yüzde 15 ile evden daha az çıkmak ve sosyal etkileşimi azaltmak takip ediyor. El dezantektanı kullanmak yüzde 15, kişisel teması kesmek (tokalaşmamak, öpüşmemek, sarılmamak) yüzde 12, maske takmak yüzde 10, kolonya ve sirke kullanmak yüzde 8 ile virüs salgınına karşı alınan en popüler önlemler arasında.

SORUMLU ABD

Araştırma kapsamında görüşülen kişilerin yüzde 38’i, virüsün doğal bir oluşum olduğunu düşünürken; daha büyük bir kitle (yüzde 43) virüsün bu kadar hızla yayılmasının arkasında bilinmeyen bir güç olduğundan şüpheleniyor.

Türk halkının aklına gelen zanlıların başında yüzde 24 oranla ABD bulunuyor. Virüsü yaydığından şüphe duyulan ikinci ülke ise yüzde 10 ile Çin. Onu yüzde 5 ile İsrail takip ediyor. Daha az sayıda bahsedilen ülkeler arasında Rusya, Almanya, İngiltere, Japonya, İran, Güney Kore ve Suriye var. “Emperyalistler”, “büyük güçler”, ilaç sektörünün güçlü olduğu ülkeler, anti virusü ve aşıyı bulacak olan ülkeler de şüpheliler arasında. (İHA)