Bugünlerde tüm dünya onları konuşuyor: Prof. Dr. Uğur Şahin ve Dr. Özlem Türeci. Aslen Türk olan bilim insanları Uğur Şahin ve Özlem Türeci'nin kurucuları olduğu BioNTech'in, Pfizer ilaç şirketiyle birlikte geliştirdiği corona aşısı (BNT162b2), dünya medyasının bir anda gündemine oturdu. Daha önce başka ülkeler tarafından bulunduğu açıklanan diğer aşılar böylesine ses getirmemişti. Bunun birçok nedeni var. Çünkü BioNTech-Pfizer’ın aşısı, her şeyden çok umuda ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde umudun ta kendisi olabilir. Şimdi 10 soruda ‘Türk bilim insanlarının bulduğu corona aşısı’ meselesinin detaylarını aktarıyoruz.

1) Neden bu kadar önemli?

BioNTech-Pfizer’ın geliştirdiği aşının yüzde 90 oranında etkili olması, aşıya dair en önemli gelişme. Oxford Üniversitesi'nde tıp profesörü olan John Bell, BBC’ye verdiği bir demeçte, aşının ‘inanılmaz düzeyde etkinlik’ gösterdiğini belirtiyor. Aşı sayesinde önümüzdeki bahara kadar her anlamda normale dönebileceğimizi söyleyen bilim insanı, aşıya güvendiğinin altını çiziyor. Aşının gündeme gelmesi piyasalarda da olumlu etkisini hemen gösterdi. Küresel hisse senetleri arttı ve uzmanlar iyimser bir yaklaşım ortaya koyuyor.

2) Aşı ne zaman piyasaya çıkacak?

BNT162b2’nin üretimi başladı bile. 2020 yılında dünya çapında 50 milyon doz üretileceği belirtildi. Şirket temsilcileri, 2021 yılında ise 1,5 milyar doza kadar aşı üretebileceklerini ifade ediyor. Bu sayılar corona virüsle mücadele konusunda büyük umut vadediyor. Uzmanların güven duymasının altında yatan en önemli gerekçelerden biri de üretim hızı olarak ön plana çıkıyor.

ABD merkezli Pfizer ile birlikte geliştirdikleri koronavirüs aşısında yüzde 90 başarıya ulaştıklarını açıklayan Almanya merkezli BioNTech şirketi, aileleri Türkiye'den Almanya'ya göçmüş Özlem Türeci ve Uğur Şahin tarafından 2008'de kuruldu. Evli olan Türeci ve Şahin çiftinin kurucuları olduğu şirketin güncel piyasa değeri 20 milyar euronun üzerinde. | Depo Photos


3) Öncelik kime verilecek?

The Guardian’da yayınlanan bir habere göre; aşılama için kime öncelik verileceğine her ülke kendisi karar verecek. Örneğin İngiltere’de ‘Aşılama ve Bağışıklık Kazandırma Ortak Komitesi’ (JCVI) bir tavsiyede bulundu. Aşıların yeterince iyi olduğunu belirten komite, ilk aşıların bakım evi sakinleri ve bakım evi çalışanlarına gitmesi gerektiğini söyledi. Aşının yaşlı insanlarda yeterince işe yaradığını belirten komite, bakım evlerinden sonra 80 yaşın üzerindeki herkese öncelik verilmesi gerektiğini kaydetti. Komitenin açıklamasına göre; 80 yaş üstü sonrası öncelik ise sağlık çalışanlarına verilmeli. Sonrasında da aşılar yaş sırasına göre dağıtılmalı. Bu yöntemin dünyanın her yerinde aşağı yukarı benzer şekilde uygulanacağı öngörülüyor.

4) Aşı piyasaya çıktıktan ne kadar süre sonra Türkiye'ye gelebilir?

Bir diğer önemli soru da aşının Türkiye’ye ne zaman geleceğiyle ilgili. Aralık sonunda ilk birkaç milyon doz aşının Avrupa ve Amerika’ya dağıtımının onaylanabileceği düşünülüyor. Prof. Dr. Uğur Şahin, 2021’in altıncı ayına kadar 200-300 milyon doz dağıtmayı planladıklarını kaydediyor. Her şeyin yolunda gitmesi durumunda 2021 bitmeden üretilmesi öngörülen aşı miktarı 1,5 milyar doz. Türkiye için de Sağlık Bakanlığı ile şirketin görüşmesi gerekiyor. Bir protokol imzalandığı takdirde Ocak-Şubat-Mart aylarında Türkiye’ye de aşı dozlarını getirme imkânı doğacak. Prof. Dr. Uğur Şahin, DHA’ya yaptığı açıklamada “Türkiye için de yeterince aşı ayırmayı istiyoruz” demişti. Zaten Türkiye bu aşıya yabancı değil. Temmuz ayında başlayan Faz 3 denemeleri için ülke bazlı klinik deney çalışmalarında Türkiye de yer almıştı. O tarihlerde aşının Eylül-Ekim aylarında Türkiye'de 700 gönüllü üzerinde test edileceği basına yansımıştı. İstanbul'da gönüllü olmak isteyenlerin İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ile Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nin kapısını çaldığı da belirtilmişti.

İstanbul'dan bir görünüm.


5) Kim bu BioNTech?

Üç bilim insanı tarafından kurulan BioNTech’in iki kurucusu Türk kökenli göçmen ailelerin çocukları. Evli olan Uğur Şahin ve Özlem Türeci, şirketin üç kurucusundan ikisi. Avusturyalı onkolog Christopher Huber ise diğer kurucu. Aslında BioNTech başlangıçta kansere karşı immünoterapi tedavi türlerini geliştirmek ve kanser hastalığı ile mücadele etmek için kurulmuştu. Ancak pandemi ile birlikte kapasitelerini Covid-19 aşısı ile mücadeleye yönlendirdiler ve ortaya bugünlerde tüm dünyanın konuştuğu şimdiye kadarki en başarılı corona virüsü aşısı çıkmış oldu.

6) İki bilim insanı nasıl bir araya geldi?

Aşının başarılı bir şekilde geliştirilmesi Prof. Uğur Şahin ve Dr. Özlem Türeci çiftinin de merak edilmesine yol açtı. 55 Yaşındaki Şahin ve 53 yaşındaki Türeci'nin kurucusu oldukları BioNTech şirketinin değeri, aşının geliştirilmesinin ardından 21 milyar dolara yükseldi. Şirket şu anda en zengin 100 Alman şirketi arasında bulunuyor. Uğur Şahin firmanın genel müdürü ve kurucu ortağı, Özlem Türeci ise şirketin tıp şefi. İkisi de Türk göçmen ailelerinin mütevazı çocukları olarak büyüdüler. Prof. Şahin, İskenderun'da doğdu. Babası dört yaşındayken Almanya'ya taşındılar. Şahin'in babası Köln'deki bir Ford fabrikasında göçmen işçiydi. Dr. Türeci ise Almanya doğumlu ve İstanbul'dan Almanya'ya göç eden bir Türk doktorun kızı.

Tıp tarihine geçmek üzere olan çift, Köln ve Hamburg'ta farklı şehirlerde okudu. İkisi de tıp eğitimi aldı ve Hamburg'ta çalışırken tanıştılar. Doktorluk yapmak yerine immünoterapi araştırmalarına yöneldiler. Dr. Türeci bir röportajda düğün gününde bile laboratuvar çalışması için zaman ayırdıklarını söylüyor. İlk şirketlerini 2001 (Ganymed Pharmaceuticals) yılında kuran çift, vücudun kanserle savaşacak antikorlar geliştirebilmesi için çalışmalara başladı. O günlerde başladıkları antikorlara yönelik çalışmalar, bugün yüzde 90 oranında etkili olan corona virüsü aşısı geliştirmelerinin temelini atmış gibi görünüyor.