Tarihi bir köprü, masa ya da sandalye değildir. Bir köprüyü söküp başka bir yere taşıdığınızda o köprü, o köprü olmaktan çıkar. Başka bir şeye dönüşür.

Kanal İstanbul etki alanında kalan tarihi Odabaşı ve Dursunköy köprülerinin “rekonstrüksiyonu” diye bir ihale yapıldı dün. Köprüler sökülüp yakında bir yere yeniden kurulacak, kurulurken eksik parçaları da yenilenecekmiş.  Bunun için bütçeden bugünün rakamlarıyla 500 bin TL civarında para çıkacak.

Böylece, etüt raporu ile ÇED raporunun ardından resmi olarak yatırım maliyeti 75 milyar TL olarak ilan edilen Kanal İstanbul’da ilk harcama açılışı yapılmış oldu.

İhalenin Covid-19 pandemisi nedeniyle ülke çapında eve kapanma çağrılarının arttığı bir günde yapılışı ayrı, ihale anında çekilen fotoğrafta görünenlerin vahameti ayrı. Tarihi köprüleri taşıma ihalesinde Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) ihale komisyonu üyeleri, yüzlerinde maske, aralarında 20 cm mesafeyle yan yana oturmakta...

Milletin canının burnunda olduğu günlerde, böyle bir ihalenin Erdoğan’ın talimatıyla yapıldığını herhalde kimse inkar edemez. Aynı Erdoğan, koronavirüs için bakanlar ile yaptığı video görüşme sırasında, ekrandan gördüğü yöneticileri bir metre mesafe kuralına uymadıkları için paylıyor, biz halka da bunu ders niyetine izlemek düşüyordu. Ne ders ama...

İPTAL ÜSTÜNE İPTAL

“Kasap et derdinde” dedirten ihaleler bununla sınırlı değil.  Aydın-Denizli otoyolu yapımı için de üçüncü kez yap-işlet-devret  (YİD) ihalesi açıldı. Daha öncesinde de üç kez Kamu İhale Yasası’na göre açılıp iptal edilmiş ihaleler dikkate alındığında bu proje için altıncı ihaleye çıkılmış oluyor.

2018 yılı sonunda yapılan ilk YİD ihalesini Bergiz İnşaat+Arda Mühendislik ortaklığı kazanmıştı. Devletin, otoyol ücretlendirmesi olarak kilometre başına 5 Euro/sent tarife ilan ettiği bu ihale  iptal edildi. Geçen yıl yapılan ikinci YİD ihalesine ise Powerchine International Group+Powerchine Bridge Group+Özgün İnşaat konsorsiyumu en uygun teklifi vermişti. Üçüncü ihale açıldığına göre bu ihalenin de iptal edildiğini anlıyoruz.

Fakat kaç ihale açılıp iptal edilirse edilsin, bu konuda hiç değişmeyen bir durum var ki; o da AKP’li milletvekillerinin her seferinde bu ihaleyi bir müjde olarak yerel basına duyurması.

TOKİ’DEN DOKUZ MİLLET BAHÇESİ

“Kasap et derdinde” dedirten ihaleler kurum olarak yalnızca KGM ile sınırlı değil. Toplu Konut İdaresi (TOKİ) ihalelerde dur durak bilmiyor. TOKİ, önümüzdeki ay Ankara-Kahramankazan, Tekirdağ, Giresun-Bulancak, Konya- Meram,  Konya-Sarayönü, Konya-Karapınar olmak üzere 6, mayıs ayında da Ankara Kızılcahamam, Düzce, Kırıkkale olmak üzere üç millet bahçesi ihalesi yapacak.

İnşaat sektörünün koronavirüsten neden ve nasıl muaf tutulduğuna ilişkin açıklama yapılması gereğini tekrar vurguluyorum. Ülke genelinde binlerce şantiyenin açık, onbinlerce emekçinin sağlıksız koşullarda çalıştığı, kepçe, dozerlerin durmadığı bir ortamda Sağlık Bakanı’nın her akşam yaptığı bilgilendirmelerin ne yazık ki ikna ediciliği kalmıyor.