Önce kaçıranlar ve haberi olmayanlara bir hatırlatmayla başlayayım:

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) metro projesi için bulduğu dış finansman, geçen hafta mevzuata aykırı bir şekilde haczedilmişti.

Milyonlarca insana hizmet verecek metro inşaatında kullanılması gereken para, AK Parti döneminde belediyeye iş yapıp alacağını tahsil edemeyen bir şirkete aktarıldı.

Başka bir deyişle, icra kararını veren mahkeme ile proje kredisi karşılığı olan döviz İBB’nin hesabına yatırıldığı anda durumu alacaklı şirkete ve icra mahkemesine bildiren Vakıfbank, bir şirketin çıkarını, milyonlarca İstanbullunun çıkarından önde tuttu.

Mahkeme yapılan başvuruyu İBB’nin lehine sonuçlandırmazsa eğer, emsali görülmemiş bu uygulama, artık belediyelerden alacağı olan şirketler için de bir yol haline geldi. Yatırım için bulunan krediler, alacaklı şirketlere verilecek.

★★★


Şimdi sizinle, bu uygulama üzerine yaşanan bir gelişme hakkında kulis bilgileri paylaşacağım.

İBB, İSKİ’nin yatırım programı için gerekli olan ve öz kaynak olarak temin edilemeyen paranın dış finansmanla karşılanmasına karar vermişti.

İBB Meclisi de iki gün önce Belediye’nin talebini kabul etti ve İBB’nin 4 milyar 375 milyon lira karşılığı dış finansman temin etmesinin önünü açtı.

Daha önce birçok borçlanma talebini reddeden ya da kuşa çevirerek kabul eden AK Parti grubu da “Başkan ve ekibinin ‘bizi çalıştırmıyorlar’ demesinin önünü kesmek için talebi kabul ettik” mesajı verdi.

Birçok talebi reddeden İBB Meclisi’ndeki AK Parti grubunun İmamoğlu’na bu kadar borçlanma yetkisi vermesi şaşırtıcıydı.

★★★


Biraz araştırınca, geçmişte İBB ile iş yapan ve 500 milyon liraya yakın alacağı olan şirketlerin, AK Parti nezdinde lobi yaptığı ve bu talebe onay verilmesini sağladığını öğrendim. Bilgi aldığım kaynak, son yıllarda kamu ihalelerinin büyük bölümünü alan ve “mahşerin beş atlısı” diye bilinen grupta olan bazı şirketlerin bulunacak krediyi, Vakıfbank’ın ve icra mahkemesinin açtığı yol sayesinde icra yoluyla tahsil etmeyi planladığını söyledi.

Aynı şirketlerin, İSKİ’nin yapacağı yatırımları üstlenmek istediği de gelen bilgiler arasında.

İBB’nin bulacağı yeni kredi de İSKİ yatırımları yerine alacaklara giderse, bundan sonra belediyelerin dış kredi bulması hayal olacak.

Benden söylemesi!



Millet burada hangi mesajı veriyor?


Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz gecesi, Ulusa Sesleniş Konuşması yaptı. O konuşma, birkaç kanal dışında her yerden canlı yayınlandı. Erdoğan’ın konuşmasının hangi kanaldan izlendiğini çok merak ediyordum. Aklımdaki sorunun yanıtını Medyafaresi.com sitesinde yayınlanan haberde buldum. Haberde yayınlanan reyting istatistiklerine göre, Erdoğan en çok Fox TV’de izlenmiş. Hatta konuşmayı Fox TV’den izleyenlerin sayısı ATV’den izleyenlerin sayısının 4.5 katı kadar olmuş. Ulusa Sesleniş programının olduğu zaman aralığında ATV, AB grubunda ilk 100’e dahi giremezken, Fox TV ikinci olmuş.

Bu çarpıcı istatistiği görünce, aklıma bir de İstanbul’un Fethi’nin yıl dönümünde yapılan törenlerde, Mehter gösterisinin en çok Halk TV’den izlenmesi geldi.

Gazetelerin okunma istatistiklerine girmiyorum bile.

Dilerim, Fox TV’yi, Halk TV’yi, Sözcü’yü “muhalif” olarak etiketleyip dışlamaya çalışan yetkililer, bu istatistikten bir ders çıkarır ve milletin verdiği mesajı anlar.

Azerbaycan Libya’dan kıymetsiz mi?


Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki çatışmalar sürerken Kars’ta bir kahvede oturup ilgili haberleri dinliyordum. Arka masadan biri biraz da sesini yükselterek tepki gösterdi: “Libya için kıyameti koparıyorlar, ordu gönderiyorlar, uçak gönderiyorlar. Yanımızda, soydaşlarımız kardeşlerimiz savaşın eşiğinde ‘yanınızdayız’ mesajıyla geçiştiriyorlar.”

Düşününce hak verdim. Libya meselesini “dokunulmaz, tartışılamaz, eleştirilemez” milli bir meseleye dönüştürenler, Azerbaycan, Karabağ söz konusu olduğunda adeta suspus olmuştu.

Çok merak ediyorum, Azerbaycan’ın çıkarları, Libya’dan kıymetsiz mi?