İstanbul’un Kuzey’i ormanlıktır. Rumeli yakasında Sarıyer ilçesi içinde 8 tane orman içi “tabiat parkı” vardır. Bunların en ünlüsü Belgrad Ormanı’dır. Ormanın içinde Osmanlı zamanından kalma çok güzel bir bent ve arkasında da yapay bir gölet vardır. Gölet çevresi 7 kilometredir. Gölet çevresi bakımlıdır. Yürüyüş yolu stabilize malzemeyle kaplandığı için sağanak yağmurda bile çamur olmaz. Girişte hem lokantalar hem de sabit ocaklı bir piknik alanı mevcuttur.

Asayişi jandarmalar sağlar. Havanın iyi olduğu günlerde, hiçbir çılgının zincir vuramadığı halkımız yasak-masak dinlemez uzun ip bellerinde, naylon torba ellerinde çoluk çocuk araziye dağılır ve her yerde mangal yapar. Öğle saatlerinden itibaren bütün ormanı mangallardan çıkan duman kaplar. Ortalık et ve kömür kokar, yer yer göz gözü görmez olur. Akşama doğru mangalcılar gider, geride mahzun çöpler kalır.

MEDENİYET

1959 yazında ODTÜ İdari İlimler Fakültesi Dekanı ve istatistik profesörü Weinreb’in ilişki kurma becerisi sayesinde üniversiteden 50 kadar öğrenci aşağı yukarı bedavaya Hollanda’ya gittik. ODTÜ mezunlarının Hollanda ile ilişkisi bu sayede başlamış ve uzun yıllar devam etmiştir.

Geziye çıkmadan önce İdari İlimlerin kurucu dekanı Fuat Çobanoğlu, bizleri bir sınıfta topladı. Gözümüzün içine bakarak “Kısa bir süre sonra medeni bir ülkeye gideceksiniz. Orada mahcup olmamanız ve ülkenizi iyi temsil etmeniz için size bazı öğütler vereceğim” dedi.

Söze bir tanımla başladı: “Medeni davranış, üçüncü şahısların hakkına saygıdır” dedi. Daha sonra alafranga helâya tünenmez, oturulur gibi Avrupa’da yaşam tarzıyla ilgili temel bilgiler verdi.

ÜÇÜNCÜ ŞAHIS KİMDİR

Birinci şahıs, kişinin kendidir. İkinci şahıs, kişinin ailesi, akrabaları, dostları, tanıdıkları ve tanıyanlarıdır. Onlara saygılı olmak medeni olmaya yetmez. Haklarına saygı gösterilmesi gereken üçüncü tekil veya çoğul şahıs ise tanımadıkları ve onu tanımayanladır.

Kişi, bunlarla karşılaşmamıştır ve karşılaşmayacaktır. İster ilkokul mezunu, ister doktoralı olsun; ister her sabah duş ister abdest alsın; ister ezanla uyanıp beş vakit namaz kılsın, ister her sabah klasik Batı müziği dinlesin, bu ülkenin kültürüyle yetişmiş bizlerin yüzde 90’ı medeni davranmaz. Yani “üçüncü şahısların hakkına saygı göstermez.”

Bu oran Avrupa veya Japon kültürü ile yetişenlerde kaçtır bilmiyorum. Ama çok daha az olduğuna eminim. Eğer 2020 yılının Kasım ayının bir pazartesinde Belgrad Ormanı tabiat parkından, İBB ekiplerince 22 ton ziyaretçi çöpü toplanmışsa, bunun sebebi “bazı kendini bilmezlerin yanlış davranması” değildir.

Bu bir milli değer yargısı ve kültür meselesidir. Bu bir aile terbiyesi veya din anlayışı sorunudur. Bu bir medeniyet sorunudur.

Bu yazının muhatabı hiçbir makam değildir. Kimseyi görevini yapmaya davet etmiyorum. Cezaları artırın demiyorum. Sadece düşünmenizi istiyorum.

SON SÖZ: Herkes, üçüncü şahıstır.