Sevgili okurlarım, her olayın altından kimin çıktığını benden çok daha iyi bildiğiniz kesin...

Dünya liderimiz, bütün dünyaya yön veren...

Partisinin genel başkanı ve aynı zamanda Türkiye’nin cumhurbaşkanı olan seçkin siyasetçimiz!

O ister, başkaları aynı doğrultuda karar verir.

O istemez, gelen bütün aklı başında öneriler bile reddedilir.

★★★

Bütün dünya ülkeleri gibi Türkiye’de de çok ciddi bir salgın yaşıyoruz. Başımız dertte...

Bizim Sağlık Bakanı ve öteki yetkililer istedikleri kadar “İşler çok iyi gidiyor, koronayı yendik yeniyoruz” desinler, durum hiç de öyle değil...

Zaten açıklamaların sonuna birkaç cümle daha eklemeyi de unutmuyorlar:

“Aman gevşemeyelim... İkinci dalga salgın çıkarsa çok daha kötü oluruz.”

★★★

Şimdi gelelim futbol konusuna...

Ve bu konuda aldıkları en son karara...

Futbol, ülkemizde de milyonların ilgi alanında olan bir alan,

Sektörde trilyonlar dönüyor.

Türkiye’nin paraları bir sürü yabancı futbolcuya oluk oluk akıtılıyor.

İçlerinde birkaç işe yarar adam varsa ne iyi!..

Çünkü çoğu yaş limitini aşmış, kendini bir halt zanneden, Türkçe’yi az çok öğrenmeye bile gerek görmeyip tercümanlarla çalışan oyuncular.

Neyse, bu konu ayrıdır, geçiyorum.

★★★

Her kuruluş gibi Futbol Federasyonu da iktidarın emrinde ve hizmetindedir.

Ne diyeceğini görebilmek için Recep Bey’in ağzının içine bakarlar.

Korona salgını bütün sektörleri vurduğu zaman liglere (mecbur kaldıkları için) ara vermek zorunda kalmışlardı.

Aksi takdirde salgının daha da yayılıp kötüleşmesi kaçınılmaz olacaktı.

★★★

Adım adım geliyoruz esas konumuza...

Federasyon Başkanı, aynı zamanda iyi bir yandaş müteahhit olan Nihat Özdemir önceki gün birdenbire açıklama yaptı:

“Liglerimiz haziran ayında başlayacak ama maçlar seyircisiz oynanacak!..”

Yok artık, bir de seyircili oynatsaydınız! 

★★★

Hemen ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca konuştu:

“Bu kararı Federasyon tek başına almıştır...”

Yani salgın açısından sıkıntılı bir durum ortaya çıktığı takdirde sorumluluğu şimdiden üzerinden atıyordu...

Belli ki bu kararı içine sindirmesi mümkün olmamış, bozulmuştu...

Ve açıkça ekledi:

“Sorumluluk Federasyona aittir.”

Yok artık bayım, daha neler...

Allah rızası için söyleyin, Sağlık Bakanı’nın bu lâflarını ciddiye almak mümkün olur mu!

Türkiye’de alınan irili ufaklı, önemli önemsiz her kararın arkasında bizim Recep Bey olduğunu beş yaşındaki çocuklar bile bilirken, koskoca Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ortaya çıkıp bize bu masalı okuyor ve herhalde inanmamızı bekliyor.  

Oysa millete doğruları söylemesi gerekirdi.

★★★

Peki işin doğrusu nedir?

Federasyon maçların haziran ayında başlaması için bastırıyordu. Bu talep Recep Bey’e de iletildi...

Ve Recep Bey talimat verdi:

“Başlasın ama benim adımı karıştırmayın. Kararı Federasyon açıklasın...”

Çünkü Recep Bey akıllı adam...

Seyircisiz bile olsa kümelerde yüzlerce lig maçı oynanacak. Salgın açısından maçlar nedeniyle bir sıkıntı ortaya çıktığı takdirde suç kendisine değil, Federasyon’a atılacak.

Hikayemiz bu kadar basittir.

★★★

Sayın beyefendi, Sağlık Bakanı olarak görev yapıyorsunuz...

Hemen yanı başınızda çok sayıda hocalardan ve uzman doktorlardan oluşan Bilim Kurulu var.

Peki onlardan bu konuda, yani liglerin başlaması konusunda görüş aldınız mı?

Konu günün birinde gündeme çok kısaca gelmiş ama hocaların çoğu karşı çıkmış...

Böyle bir kararın çok riskli ve tehlikeli olacağı vurgulanmış.

Ve koskoca Sağlık Bakanı açıklama yapıp “Bir şey olursa sorumluluk Federasyon’a aittir” diyebiliyor.

Ama esas sorumluluk Federasyon’a bu konuda onay veren tepe makama aittir. Bunu herkes böyle bilmelidir.

Futbol Federasyonu arada sadece bir emir kuludur.

★★★

Sevgili okurlarım, konuyla doğrudan ilgisi pek olmasa da, aklımdaki bir şeyi burada söylemek isterim.

Maçları izleyenler bilir...

22 futbolcu sürekli olarak sahaya, yeşil çimlere tükürür. Sonra bu tükürüklerin üzerine futbolcular düşer, top derseniz her yerlerine yüzlerce kez değer.

Peki bundan sonra virüslü tükürükler ne olacak, futbolcular bundan nasıl korunacak?

Federasyon ve Sağlık Bakanı bu konuda acep ne diyecektir!

★★★

Özetle şunu vurgulamak istiyorum...

Madem Bakan Bey sorumluluğu başkaları üzerine atıyor, o halde, açılması yine bir başka bahara kalan restoran, bar, kafe, kahvehane, pastane vesaire gibi yerlerin sahipleri Sağlık Bakanlığı’na başvurup “Biz gerekli bütün önlemleri alacağız, yeter ki siz açılmamıza izin verilmesini sağlayın. Sorumlusu biziz” derse ne olacak?

★★★

Sorumlu Federasyon olacakmış!

Ligler yeniden başladığında insanların canı, hastalığın yeniden yayılması söz konusu. Bu kadar ciddiyetsizlik olur mu?

Başkaları korkabilir ama Bilim Kurulu üyesi hocalarımız, siz neden suskun kalıyorsunuz?

Yoksa bu ciddiyetsizlik konusunda sizi de mi korkuttular?