Konya Milletvekili; “Sanayiye gidiyorum, eğer Suriyeliler olmazsa sanayi bitti diyorlar” açıklaması bile tek başına yeterli... Ancak tabii ki kesmiyor kendisini...
Kendilerine ‘yandım, bittim, işsizim, açım’ diye gelenler olduğunu, iş beğenmediklerini de söyledi... Niye ona gittiklerini belirtmedi!
★★★
Türkiye’de 10 milyon işsiz var. Tüm dertlerinin iş beğenmek olduğunu öğreniyoruz bu sayede... Suriyelilerden önce sanayi mi vardı ülkede? Eğer onlar giderlerse sanayi bitecekmiş de...
Sayın vekil kendinden bu kadar emin... Peki, sorsaydı ya sanayicilere ne kadar maaş veriyormuş Suriyelilere? Sigortalarını ödüyorlar mıymış?
Tabii ki ödemiyorlar! Sigorta, ek haklar yok. Haliyle Türk çalıştırmanın yarısı maliyetle adeta çalıştırılacak köle... Şikayet etse kovulur anında... Derdini kime anlatacak sonra?
Bildiğin kaçak işçi çalıştırıyorlar ve milletin vekilinin de desteğini alıyorlar. Zira işveren bir kişinin maaşı ile iki kişiyi daha uzun çalıştırmanın peşinde.
Suriyelilerin de adı çıkmış. Sanayide çalışan Afgan, Pakistanlı, Bangladeşli, Iraklı, Kazak, Özbek, Afrika kıtası vatandaşları... On kişilik odalarda kalıp para biriktiriyorlar. Aile geçindirmiyorlar!
★★★
İş beğenmemeye gelince... Buyursun yazsın bana... Hangi şirket kaç kişi arıyorsa... Çalışma saatleri neymiş, kaç lira verecekmiş? Sigorta, izin, yemek, mesai ücreti, dinlenme saatleri, sosyal hakları nelermiş? İstediği kadar çalışan bulacağım ben ona...
Oysa çıkar Türk’ü, al Suriyeliyi... Ne SGK ödersin, ne vergi... Ya kendi ülkende mülteci gibi çalışacaksın! Ya da işsiz kalacaksın!
Neyinize yetmiyor ayda 1.600 lira? Ümmet sigortasız çalışırken siz istiyor sigorta? O zaman başka kapıya!
Kim karar veriyor bu Mercedes’lere?
Cumhurbaşkanlığı bütçesinin görüşüldüğü toplantıya Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, 5 milyon lira mı, 10 milyon lira mı, neyse artık fiyatı, lüks bir Mercedes ile teşrif etti.
Sorana; “devleti temsil uygulamaları” olarak cevap verdi. Cevap can sıkıcı olabilir ama Fuat Oktay’ın ne günahı var? Kendi seçimi değil ki! Öyle uygun görmüşler, buna binip gideceksin diye tahsis etmişler.
Halkın ağır vergilerle ezildiği, açlık sınırında yaşadığı bir ülkede kim karar veriyor bu temsile? İşin açıkçası herkes biliyor kimin lüks ve şatafat meraklısı olduğunu...
★★★
Koronavirüse karşı yüzde 90 oranında etkili aşıyı geliştiren Türk bilim insanları... Özlem Türeci ve Uğur Şahin... Kurucusu oldukları BionTech’in piyasa değeri 26 milyar dolardan fazla...
Apartman dairesinde oturuyorlar. İşe bisikletle gidip geliyorlar. İsteseler uçak da alabilirler, işe helikopterle de gidip gelebilirler. Gerek görmüyorlar.
Kendilerini temsil etmek için yeterli bilgi, birikim ve donanıma sahip olduklarından şatafata ve lükse ihtiyaç duymuyorlar. Tecrübeleri ve yaptıklarıyla dünyanın her tarafında saygıyla anılıyorlar.
Gerekli bilgisi, birikimi ve donanımı olmayanlar bu açıklarını lüks ve şatafat ile kapatmaya çalışıp ilgiyi o tarafa yönlendiriyorlar. Bunlarla eksikliklerini doldurabileceklerini sanıyorlar.
★★★
Bırakın sansınlar. Benim derdim onlarla da değil! Anormal olan atanamayan öğretmenlerin... Evine ekmek götüremeyen işsizlerin... Parkta oturup hayat pahalılığından şikayet eden emeklilerin bu düzeni hilafsız kabul etmesi... Normal olarak görmesi...
★★★
Domatesi 2 lira ucuza almak için yarım saat pazarcı ile didişirken yine kendi cebinden çıkan vergilerin nereye gittiğini görmemezlikten gelmesi...
Vatandaşın devlet için değil, devletin vatandaş için olduğunu bile bilmemesi... Bu sebeple yaşanan suistimalin her geçen gün daha da genişlemesi...
Çok üzücü değil mi?
Boyner ve Beymen
Geçen gün köşemde Beymen yerine Boyner’in ismini kullanarak Katarlıların aldıklarını yazmıştım. Aradılar. Düzeltmemi rica ettiler.
Böyle bir hatayı kendime yakıştıramadım. Boyner satılmadı. Satılan Beymen idi... İkisi de çok değerli markalar... Ülkeye faydaları oldukça, istihdam sağladıkça daha da büyürler inşallah...
