Başkanlık sistemi hız demekti... Seçim bitti. Ülkenin yönetim sistemi değişti. Kıyıda köşede kalmış ne kadar yetki varsa kendisine devredildi. Başkanlık sistemine geçtiğimizden beri doğalgaz 5 kez zam yedi! Nasıl? Gelen faturalar hoşunuza gitti mi?

Size şöyle anlatayım; Dünyada doğalgaz fiyatları şu anda 1990’lar seviyesinde... 2005 yılı fiyatlarının 7’de birinde... Son 1.5 yılda tam 2.5 kat düştü. Doğalgaz fiyatı yüksek oranlı artan tek ülke, Türkiye!

Foto: Sözcü


Kötü yönettiğin belli olmasın diye sayılarla oynarsın, suni olarak baskılarsın, hesaplama yöntemlerini değiştirir öyle yayınlarsın. Sonrasında geldiğimiz yer burası... Her şey daha pahalı...

Faturaları zor ödüyorsunuz. Umurunda mı sanıyorsunuz? Saraylarda yaşıyor. O sarayların parasını kim ödüyor? Bu faturalar boşuna gelmiyor!

★★★

Ne hale geldi ülke? Doğalgaz bile lükse girdi. O derece... Hava sıcaklığının düşmesine rağmen abone sayısı artarken doğalgaz tüketimi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 17 azaldı.

Başka ısınma yöntemi bulunmadı, vatandaş kemeri sıktı. Millet takır takır kombileri kapatıp donarken, devleti yönetenler harcamalarını hiç kısmayacak mı?

İnsanlar hastalıktan kırılıyorlar. Eczaneye gitseler ilaç bulamıyorlar. Boşu boşuna kefenleriyle dolaşmıyorlar. Belli ki bir şey biliyorlar.

★★★

Kanal İstanbul tartışması yapılan şu günlerde, kanalın kralını elektrik ve doğalgaz abonelerine döşediler. Açın bakın televizyonu, gelen faturalar hakkında tek kelime etmezler!

Mitinglerde ne dese alkışlayanların önlerine “Rizeliyim ya” diye başlayıp 200 gramlık çay paketleri atıyordu. Bize de “dua edersiniz” diyordu. Artık onları demleyip dua ederken içeriz sıcak sıcak... Dua derken? Allah’ım sen konuyu biliyorsun...

Hani Davutoğlu dolandırıcıydı?


Ülkeyi sokaktan geçen herhangi birine ver, yüzlerce danışmanı görevlendir, o da bu kadar yönetir. Tabii ki hata yapar insanlar her geçen gün bu kadar fakirleşir... İstikrar der, ülke bu kadar yokluğa gider.

Saraylar kurar, korumalar tutar, makam araçları, uçaklar alır, yandaş medya yaratır... Para olduktan, kimse hesabını sormadıktan sonra ne var ki bunda? Ya bütçe eriyince, para bitince? O da bu kadar zam yapar!

★★★

Devlet ve yöneticileri halka hizmet etmek için vardır. Bu sebeple para alırlar. O paraları nereye harcadıklarını açıklarlar. Aramızda bilen var mı, nereye harcıyorlar?

Ahmet Davutoğlu; “Ben o arazi üzerinden kızımı, oğlumu, gelinimi, torunlarımı zengin etmedim” demişti... Kimden bahsetmişti? O günden sonra Davutoğlu aleyhine hiçbir şey diyemedi. Enteresan değil mi?

Başkası ne yapardı 18 yılda


Peki, Türkiye’de durum neden böyle? Eveleyip, gevelemeyeyim... Tek nedeni kötü yönetim... Hani insanların dik dur eğilme diye bağırdıkları, ne derse alkışladıkları yöneticilerin ekonomiden anlamamaları...

Değerli halkımızın nasıl bir hayal dünyası içinde yaşadığı, neye istinaden oy kullandığı, bütün dünyayı bize düşman sandığı biliniyor. Onlara öyle anlatılıyor. Sahi böylesi bir savaş ortamında neden hala Van Gölü kıyısına saray yaptırılıyor? Bir 5 saniye düşünün... 5-4-3-2-1...

Foto: Sözcü


“İktidarda bulunduğumuz 18 yıl boyunca şunları yaptık!” Sanki başkası gelse boş oturacaktı. Dünyada Türkiye’yi ekonomide geçmeyen ülke kalmadı!

Emin olun topladıkları vergilerle, sattıkları fabrikalarla, aldıkları borçlarla, harcadıkları parayla ülke cennete çevrilirdi.

Öyle demeyin ama Türkiye artık dünya devi! El alemin de çok umurundaydı bizim memleketin ekonomik hali... Suriyeliler tutulsun, onlar için yeterli!