Anlaşıldığı üzere AKP ses getirecek bir vedaya hazırlanıyor. Borçsuz tek bir birey bırakmamaksızcasına her daim hatırlanmak istiyor.

Ne yalan söyleyeyim, kamu bankaları aracılığıyla bedavaya yakın kredi dağıtılıyor. Alabilen alsın bu kirazdan kalmaz birazdan tadında... Madem veriyorlar bence kaçırma!

★★★

Türkiye Bankalar Birliği’ne üye kuruluşlar tarafından nisan ayında 920 bin kişiye ihtiyaç kredisi kullandırıldı. İlk kez kredi kartı ile tanışan sayısı 38 bin kişi...

Bireysel krediler 664 milyar lirayı geçti... Yaklaşık 100 milyar dolar ederi... İhtiyaçlarını kredi ile ancak karşılayan bir millet zamanı geldiğinde bu borcu nasıl ödeyecek sahi?

★★★

Geliri mi artacak? Öyle bir şey olmayacak. Nitekim kredi dağıtarak ekonomiyi toparladıklarını sanıyorlar. Bilgileri bu kadar! Belki de sadece bu yılı kurtarmaya çalışıyorlar.

★★★

Döviz rezervleri sıkıntılı olan, yatırım çekmesi bu şartlarda mümkün görünmeyen, tüketime ve ithalata dayalı bir büyüme modeline sırtını dayamış bir ekonomi kredi genişlemesiyle ülkeyi daha ne kadar taşır? Bir süre sonra dizginleri elinden kaçırır!

★★★

Kimse reel sektörün vade ve tahsilat sorunlarıyla boğuştuğu gerçeğini görmezden gelemez. Nitekim tüketici de tıkandı. Gelir artmıyor, tasarruf birikmiyor. Bütün sorunlar ortada duruyor.

Nasıl bir gelecek hayal ediliyor ki insanlar daha fazla borçlanmaya teşvik ediliyor?

Bu yıl büyüme olmayacak. Bunun anlamı gelirler artmayacak. Kuvvetle muhtemel ki küçülme yaşanırsa insanlar fakirleşecek. O kredi taksitlerinin ödeme zamanı gelecek.

★★★

Kamu bankalarının anormal şekilde kredi dağıtması, sanki kriz yokmuş gibi davranması TL’deki değer kaybının başlıca nedenlerinden biri... Sonrasında nasıl durduracaksın dövizi ve faizi?

Bir değer yoktan var olamayacağına göre... Matbaayı çalıştırıp basıyorsan, paran değer kaybeder. Maliyet, enflasyon ve faizlerin üzerine biner... Aksini iddia edeni, bu sayede ülkenin uçup gideceğini söyleyenleri alalım sahneye anlatsınlar dertlerini...

★★★

Peki ya şirketler? Kamu bankalarından krediyi alınca ne yapıyor? Tüketim ve üretim daralırken yatırım için makine mi alıyor? Yoksa sadece zaman mı kazanıyor? Hem de daha da borçlanarak!

Alınan kredi, nakit üretmiyor. Vadesi gelince ödeyemeyen yine ödeyemeyecek. Batacak olan yine batacak. Merak ediyorum kamu bankalarının batık oranı daha nereye kadar çıkacak?

★★★

Kamu bankaları zararına ucuz kredi veriyor diye işler kendiliğinden düzelmeyecek. Öyle olsa bugünkü tablo ile karşılaşmazdık. İşin fena tarafı koşullar aynı kalmayacak, kötüleşecek.

Belli ki mevcut yöneticiler ile biz bu işi başaramıyoruz. Her yıl tekrar tekrar anlatılan başarı hikâyeleri ile karın doyuramıyoruz. Kendilerine şanslarını başka platformlarda denemelerini rica ediyoruz. Olmuyor işte, yapamıyorsunuz!