Bunca zorluğa rağmen yılmadan elini taşın altına koyup, uğraşıp, didinen insanlar var bu ülkede... Küçük ve orta boy işletmeler... Kısaca KOBİ’ler...

250 veya daha az kişinin istihdam edildiği, yıllık net satışı 40 milyon liranın altında olan iş yerleridir. Ülke ekonomisinin direğidir.

★★★

Zira işleri pek istedikleri gibi gitmiyor. Türkiye’de kayıtlı her 100 çalışanın 77’si, kayıtsızları da katarsak 90’ını KOBİ’ler istihdam ediyor.

Ülkede imalatın tamamına yakınını KOBİ’ler yapıyor, büyük fabrikalarda bu parçalar birleştiriliyor. Ya ihracat? Yüzde 63’ü KOBİ’lerden yola çıkıyor.

Kısaca KOBİ’leri dinleyip Türkiye’nin nabzını tutabilirsiniz. Ben dinledim, işler felaket!

★★★

Açıklanan resmi verilere göre küçük ve orta boy işletmelerin haziran başı itibarıyla kredi borcu 806 milyar liraya yükseldi.

Böyle bir rakamın böyle bir ortamda işletmeler tarafından ödenme ihtimali var mı? Yapılandırma izni veriliyor ancak her seferinde borç daha da artıyor!

★★★

Maksat işleri düzeltmek yerine vakit kazanmak olunca ister istemez inceldiği yerden kopmalar oluyor.

KOBİ’lerde resmi batık oranı yüzde 7.7 ile yaklaşık 62 milyar lira olarak görünüyor. Zira kredi borcunu 8’inci defa yapılandıran var. Aslında çoktan batmışlar lakin devlet böyle bir imkan sunmuş, neden yararlanmasınlar?

★★★

Kredilerin ödenememesi ile ortaya çıkacak faturaya daha zaman var. Onlar da bu furyaya katılınca bakalım neler olacak?

Zira krediyi kapanlar parayı işletme sermayesi olarak kullanıyorlar. Para üretime falan gitmiyor. Günlük rutin faaliyetlerinde kullanılıp, maaşlar, faturalar ödeniyor.

★★★

Haliyle alınan kredi, nakit üretmiyor. Günü kurtarıyor. Vadesi gelince ödeyemeyen yine ödeyemeyecek. Batacak olan yine batacak.

Batıklar gelmeye başlayınca özel bankalar kredi frenini kökledi. Kredileri durdurdu. Emir yüksek yerden geldi, “Bu yıl sonuna kadar hiçbir işletmeyi batırmak yok” denildi. Bu mudur çaresi?

★★★

Konuyla ilgili tweet Hazine ve Maliye Bakanı’ndan geldi: “Dünyadaki örneklere kıyasla çok güzel bir sınav vermeye devam ediyoruz. İyi günde sürdürdüğümüz birlik ve beraberliği zor zamanlarda sürdürme vakti!

2 yıl önce bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı’na getirildi. Kendisi ile beraber ülke ekonomisi tek bir iyi gün görmedi ki!

Kutlu olsun diyeceğim ama sınav vermeye devam ediyoruz kusura bakmasın. Sınav bitince ekonomi ayaktaysa pastayı yollarım!


Ekonomiyi Ayasofya kurtaracak!


Ramazan boyunca virüs nedeniyle camilere gidilemedi. Ülke nüfusunun yarısı Müslümanlığı bırakıp Şamanizm’e geçmek üzereydi. Ayasofya işte bu kadar önemli...

İstanbul Levent’te plazalar bölgesinde yapımı 160 milyon liraya mal olması planlanan 20 bin kişilik cami inşaatı üzerine birde bu Ayasofya müjdesi ülkeye bayram havası getirdi.

★★★

Danıştay’ın müze statüsünden çıkartılabileceği kararı ile şimdi top AKP’nin kucağında kaldı. Hadi bakalım sözlerini tutup camiye çevirsinler. Tek derdimiz buydu, hemen halletsinler.

Zira artık kutlu zaferimize adım adım yaklaşmaya başladık. Bu sayede tarihimize sahip çıktık. Tam ezanlarımızı susturmak üzereydiler, oyunlarını bozduk dış mihrakları adeta mıhladık!

★★★

En kötü Ayasofya’yı açar açar kaparız... Üç gün müze, üç gün cami, bir gün de kilise yaparız. Milletin önüne ekonomik kriz yerine tartışılacak “yem” atarız... Hem gündem olur, televizyonlarda bol bol konuşulur.

Nasıl olsa ekonominin cenaze namazını kılmak için camii gerekecek. Şaşalı bir tören düzenleriz, bahçede helva dağıtırız...

★★★

Çamlıca Tepesi’ne 63 bin kişilik cami yaptırdı. Yaklaşık 100 milyon dolar harcandı! Giden olmadı! Her daim bomboş kaldı.

Maksat camileri doldurmak değil ki... Cami neden yapılıyor? Betondan... Beton sevgileri bambaşka... Sen hala inanma aşka!

★★★

Medeniyetlerin ilk ortaya çıktığı Mezopotamya’da yer alan, 12 bin yıllık tarihi olan ve onlarca medeniyete ev sahipliği yapan Hasankeyf’i betona gömüp, bölgeye yapılan barajla sular altında bıraktılar...

Lakin tarihi eski olsa da ibadet yapılmadıkça bir anlamı yoktu... Çimento dök, göm gitsin. Sorana koskoca ülkede hidroelektrik santrali yapacak başka yer bulamadık dersin.

★★★

Neyse ki vatandaş bu ay kredi kartın asgari ödeme tutarı için para ararken ilaç gibi geldi bu karar... İnşallah prosedürleri hemen tamamlayıp hızla ibadete açarlar.

Durun! Daha sırada Göbeklitepe var! Hesaplarıma göre o da bireysel kredilere iyi gelecek.

★★★

Bu saatten sonra enflasyonun yüzde 4’e inmesi an meselesi... İşsizlik falan kalmayacak. Patronlar düşünsünler bakalım aradıkları çalışanı nereden bulacak!

Ülkenin büyüme rakamını hesaplamak bu saatten sonra anlamsız. Ayasofya tek başına yüzde 15 büyütse, yüzde 10 Levent caminden gelse, yüzde 7’de Taksim caminden... Ohoo bu ülkeyi bölemezler!

★★★

Diyanet, “Kuran kurslarında bir tuğlası olana cennetten ev verilecektir” diyerek emlakçılara taş çıkartmıştı. Bu sayede halkımız cennette de toplu konutlarda oturacağını anladı.

Bakın bu tuğla kampanyasını kaçırmayın. Bitmeden cennetten evinizi kapın. Millet cayır cayır cenneti parselliyor... Sonra bana neden burası düştü diye hayıflanmayın!

★★★

Bu arada İsrail, Mescid-i Aksa’nın statüsünü değiştirebilir. Sen kabul etsen de etmesen de Kudüs artık İsrail’in olduğuna göre kim ne diyebilir?

Tabii İsrailliler kek değil! Niye yapıp tepki çeksinler? Üç-beş fazladan oy için kendilerinden nefret ettirsinler!

Ayasofya Rusların ve Yunanlıların kutsalı... Bakalım onlar bu işe ne diyecekler?

Sahi Rusya deyince aklıma yine S-400 füzeleri geldi. Madem parasını verdik ama kurmaya cesaret edemiyor... Bari minare olarak kullanalım hiç değilse bir işe yarasın!