Aranan dış mihraklar bulundu, büyük oyun deşifre edildi! Resmi ajansın verdiği habere göre; “Türk Lirası’nın değer kaybetmesine oynayan Londra merkezli bazı finansal kuruluşlar, ellerinde olmayan TL ile hızlı bir şekilde ve yüksek miktarda döviz almaya kalktılar.”

Nitekim üç yabancı bankaya Türk Lirası ile işlem yapma yasağı getirildi. Oysa bunlar bizim yurtdışından borç ararken yetki verdiğimiz bankalar arasındaydılar.

★★★

Bir anda aklıma Erdoğan’ın sözleri geldi; “Yani ülkede başımıza bir şey geldiği zaman hemen dış kuvvetler deriz, dış güçler deriz... Ben buna katılamıyorum. Niye katılamıyorum. Eğer sizin bünyeniz güçlüyse, sağlamsa, bünyede olan virüs hiçbir zaman bünyenize zarar veremez.”

Demek ki bizim bünye yani ülke üç bankaya bile yenik düşecek halde... Hani başkanlık sistemi ile uçuşa geçmiştik milletçe? En güçlüler arasına girmiştik ekonomide?

★★★

Dünden beri düşünüyordum; “Ekonomi neden bu durumda” diye üzülüyordum! Üretim gırla, istihdam var, işsizlik sıfırda... Meğer dış bankaların işiymiş. Yoksa kötü ekonomi ne alaka?

Tabii küçücük bir şey aklıma takılıyor... Sadece üç banka saldırı yaparken, bizimkiler armut mu topluyor? Neden önleyemiyor?

★★★

İşin enteresan tarafı, Londra merkezli diye üzerine bastıra bastıra açıklama yapmaları. Şu şansa bakın ki Hazine ve Maliye yetkileri daha iki gün önce Londralı yatırımcılara; Türkiye’ye para getirmeleri için sunum yapmışlardı!

Daha da ilginci; Yap-İşlet-Devret modeli ile yapılan köprü, yollar, hastanelerde yetkili bile İngiliz mahkemeleri... Belli ihaleleri alan Türk şirketler Türk mahkemelerine güvenmedi. Dış mihrakları seçti!

★★★

Türkiye’nin ekonomik durumu belli... Ülkenin dövize olan ihtiyacı uzun zamandır her ortamda dile getiriliyor. Yani sıkışmış durumda...

Sen gidip IMF ile anlaşma yapmayacağız dersen, her ülkeye telefon açıp Türk Lirası takası teklif edersen, dışarıdan borçlanmaya kalktığında dolar bazında yüzde 9 faiz ile karşılaşırsan, adamlar mantık yürütüp “bunların işi zor” derler...

★★★

İşleri bu, fırsat görünce para kazanmaya çalışıyorlar. Buldukları en garantili yöntemi de Türk Lirası olarak görüyorlar. Zayıflık, kırılganlık görünce saldırıyorlar.

Ekonomisi zayıf ülkelere bunu hep yaparlar. Eğer ekonomin güçlü olsaydı yanına bile yaklaşmazlardı!

★★★

Aslında bizim taktik en güzeli. Ecevit’in, Demirel’in aklına neden gelmedi? Dolar artıyorsa dış güçler, düşüyorsa paydaşlar ve güçlü ekonomi...

Türk Lirası’nı basan biziz, faizini belirleyen biziz, bankalara kural koyan biziz ve halen para birimimizin kaderi yabancı iki-üç banka çalışanının ellerine kaldıysa, ne olacak halimiz?


Bu ekonominin katili sensin!


Doların her gün rekorlar kırması artık tadını kaçırdı. Gün aşırı dolar yazmak inanın beni de çok sıktı! Şurası muhakkak ki ekonomi tıkandı.

Bakın; bir dolar arayışı bir borcu batırır. Bir borç bir krediyi batırır. Bir kredi bir bilançoyu batırır. Bir bilanço bir şirketi batırır. Bir şirket yüzlerce kişiyi işsiz bırakır.

★★★

En kötü kâbusumuz gerçek oldu. Bir para birimi, kamu bankalarının milyarlarca dolarlık döviz satışına rağmen yılbaşından beri yüzde 20’ye yakın değer kaybeder mi?

Kredi derecelendirme kuruluşları bile raporlarında ülkemizde “serbest kur olmadığını” vurguluyor hunharca...

★★★

Kamu bankalarına dolar sattırarak idare edildi. Sonsuza kadar da dolar satabilirler mi? Müdahaleye rağmen para birimi değer kaybederse o ekonomi sağlam durabilir mi?

Hiç boşuna dünyada diğer gelişen ülkelerin piyasalarını örnek göstermeyin. Onlar bizim kadar sert müdahale etmiyor. Biz aşağı ittiriyoruz gitmiyor.

★★★

Kur kontrolden çıkınca dışa bağımlı bir ekonomi olan Türkiye için her şey kontrolden çıktı. En baba senaristler bile böyle heyecanlı senaryo yazamadı!

Titanik filminin batış sahnesi gibi... Merkez Bankası’na işi bilmiyor diyeceğim ama... Lakin bu ülkede para politikasını bağımsız Merkez Bankası değil, saray belirliyor. Merkez Bankası, harekete geçmek için sarayın emrini bekliyor.

★★★

Ciddi oranda bütçe açığı ve dış finansman ihtiyacı olan bir ülkede parasal gevşemeye hevesli bir iktidar varsa para kaçınılmaz olarak değer kaybeder.

Bir taraftan kuru sabitlemeye çalışıyorsun, diğer taraftan faizlerin fazla düşük, para tabanını fazla genişletip piyasaya para sürüyorsun. Kaçınılmaz sonuca gidiyorsun!

★★★

Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilileri Londra’daki yatırımcılar ile internet üzerinden toplantı yaptılar. Para arayıp, sordular.

İyi de Londra’daki yatırımcıların hepsi çakal... Normal vatandaş gibi ne versen yemezler... Yandaş gibi cevapları sorulandırmazlar... Para kokusu almadan adım atmazlar.

★★★

Gidip de aşırı iyimser tablolar çizdikçe bu çakallar kan kokusu alırlar... “Bunların ne olup bittiğinden haberleri yok” deyip yüzünüze güler, sırtınızı okşar, altınızı oyarlar...

Madem dış mihraklar, neden Merkez Bankası döviz bulmak için kapı kapı gezip bunlarla takas anlaşması yapmaya çalışıyor?

★★★

Halbuki yakın zamana kadar Türkiye-Londra arasında güzel çalışan bir para takası köprüsü vardı. Onu yıktın ki; Türk Lirası satıp, dolar almasınlar. Doların ülkede yükselmesine sebep olmasınlar.

İlaç niyetine iyi güzel de, yan etkisi ekonominin ciğerinin sökülmesi... Nasıl getirmeye ikna edeceksin şimdi para sahiplerini?

★★★

Senin paranın değeri düşmüş. Neden acaba? Kazandığın kadar harcasan, haddini aşmasan, hakikaten paran niye değer kaybetsin?

Yasaklar koyulacağına önce sistem değiştirilmeli... Suçu el âleme atmak yerine aynaya bakmayı denemeli... O zaman görecekler ekonominin katilini!