Haberi bekletmek.
Rezillik!
Kaygı.
Tasa.
Vesvese.
Utanma duygusu.
Öne çıkmıştır.
★★★
Gazetenin genel yayın müdürü, “durun....” demiştir; ben gidip “patronun adamına” sorayım. Televizyon kanalının haber müdürü de “bekleyin...”; patronun adamından “haberi yayına sokun izni” gelmedi.
Durdular.
Beklediler.
Cumhurbaşkanı damadı olduğu için hep kayırılan, öne çıkarılan, pozitif ayrım gören Bakan’ın istifa ettiğini Afrika’dan Çin’e sağır sultan duydu...
24 saat.
Kör.
Sağır.
Dilsiz.
Kalakaldılar.
Parti sözcüsü Ömer Çelik, “Bakanın istifası Cumhurbaşkanı tarafından uygun görülmüştür” dedikten sonra ancak yayınlayabildiler.
★★★
AA, DHA, İHA gibi ajanslar. CNN TÜRK, NTV gibi kanallar. Sabah ve Hürriyet gibi gazetelerin internet siteleri; “at izi it izine karşıtı diyen istifa mektubu...” haberini okurlarına ve izleyicilerine duyurmadılar.
Bunlar yandaş.
İktidarı tutarlar.
Bu ajans, gazete ve TV’lerde genel yayın müdürleri ile “patronun adamı” birlikte çalıştırırlar. Neyin saptırılarak, cımbızlanarak, yalan yanlış katılarak yayınlanacağına, hangi haberin ise asla yazılmayacağına “patronun adamları ile müdürler birlikte” patrondan izin bekleyerek karar verirler.
Patronun adamı.
Patrona sorar.
Patron da yukarıya.
Yukarı, “dur...” demiştir.
Bekle!
5 saat geçti.
10 saat geçti.
15 saat geçti.
Bütün dünya duydu.
Bakan istifa etmiş.
Türkiye de duydu.
24 saat geçti.
Bunlar duymadı!
★★★
24 saatin sırrı, Milli Piyango içinde gizliymiş. Milli Piyango devletin elinden iktidar yandaşı gazete ve TV’lerin de sahibi olan Demirören’e geçmişti. Her 100 liralık verginin 52 lirasını KDV ve ÖTV olarak vatandaştan toplayan devlet Milli Piyango’nun KDV’sini sıfıra çekti. Devlet Milli Piyango’yu alanlara 10 yıl için 18 milyar liralık servet bıraktı.
Devlet!
İktidarın elinde.
Milli Piyango’nun içinde gizlenen sırra göre, iktidar, “hangi haberi nasıl yazacağını” gazetenin patronuna söylüyor. Gazetenin patronu da gazetedeki adamına söylüyor: Gazetedeki patronun adamı da gazetenin ya da televizyon kanalının zaten iktidar taraflısı müdürlerine söylüyor; “bakanın istifa haberini” görmüyorlar, duymuyorlar, işitmiyorlar. Dilsiz şeytan oluyorlar.
24 saat!
Kaygı.
Tasa.
Vesvese.
Utanma duygusu.
Harman oluyor.
Bu rezillik 21. yüzyılda Türkiye’nin medyasında oluyor.
TARİHLE RÖPORTAJ (Unutkanlığa ilaç)
Devlet bankası 700 milyon dolar kredi açmıştı!
Bakan haberini 24 saat yayınlamayan gazeteler ve TV’ler eski patronun elinden yeni patron Demirören’e geçerken devlet bankası Ziraat’ten 700 milyon dolar kredi verilmişti. Kredinin 2 yılı ödemesiz 10 yıl vadeli olduğu yazılmıştı. 700 milyon dolar kredinin devlet bankasına zamanında geri ödenip ödenmediği bilinmiyor, sorması, yazması yasak. Tarım ürünlerinde Türkiye dışa bağımlı olmasın diye çiftçiye destek için kurulmuş devlet bankası Ziraat’in, döviz üretemeyen bir iş kolu olan gazete ve televizyon kanalları için “dolar kredisi açması” bir yana yine devlet kuruluşu olan Milli Piyango’nun en ilgi gören oyunu Sayısal Loto da önce Varlık Fonu’na devredildi ve ardından da yine bu yeni medya patronu Demirören-SİSAL Grubu’na varildi. Demirören Grubu, Sayısal Loto’yu devletin elinden alınca ismi “Çılgın Sayısal Loto” yapıldı ve sistemi değiştirmesine de izin verildi. 1.5 TL olan kolon fiyatı da yüzde 100 zamla 3 TL yapıldı. Devletin elindeyken 49 rakam arasından 6 rakam bilmek gerekirken, özele geçince 90 rakam arasından 6 bilmek gerekti. Böylece haftalar boyunca bilen çıkmıyor, eskiden 8 hafta bilen çıkmayıp biriken para 8 kez devredilirken şimdi 28 kez bilen çıkmıyor ve şirketin kasasında biriken para çoğalıyor. Sayısal Loto devletin elindeyken devlet bu sistem değişikliğini niçin kendi yapmadı da özele satınca yapılmasına izin verdi? Bu soruyu unutma!
