Alt sınıflar: İşçi, köylü, memur, emekli, dar gelirli sıkıştıkça sıkışmaktalar. Gelirler giderleri karşılayamıyor.

Delik büyümüştü.

Korona belası geldi.

Delik daha açıldı.

Yama tutmuyor.

Çoğunluğu yabancı sermayeli bankalara bireysel kredi borcu olan kişi sayısı 33 milyon kişiye dayandı. Alt sınıflar, “garibim- gurabam- fakirim- fukaram” oy dalkavukluğuna inanarak AKP iktidarını desteklemiş, oylarını 18 yıldır sürekli “öğrenilmiş çaresizlik” girdabına kapılarak aynı lidere akıtmıştı.

Öğrenilmiş çaresizlik.

Bir çeşit kaderciliktir.

Yenilmişliğe teslim.

Bildiğim kadarıyla “öğrenilmiş çaresizliğin” ilk gözlemlerini psikolog ve eğitimci Prof. Martin Seligman ve Prof. Steven Maier yapmış ve Arjantinli yazar Jorce Bucay, “Bebek filin hikayesi” ile anlatmıştı.

Bebek fil, 6 aylık olur.

Kaçmasın diye zincirlenir.

Zincir çok güçlüdür.

Bebek fil ise çaresiz.

Ne kadar çabalarsa çabalasın zinciri kıramaz, zincirin çakıldığı çelik çiviyi yerinden sökemez.

Yıllar akar geçer.

Bebek fil zinciriyle büyür.

Kasları güçlenir.

Zinciri kıracak hale gelir.

Bir abansa....

Çelik çiviyi sökecektir.

Ama denemez.

Çaresizliği öğrenmiştir.

★★★

Türkiye’deki alt sınıflar bebek fil gibi “bu iktidar giderse gelecek olanlar bizi daha perişan eder” diye öğrenilmiş çaresizliklerinin 18 yıl esiri oldular. Şimdi zinciri kırma belirtileri gösteriyorlar. Son belediye seçimlerinde 11 büyük şehirde iktidarın 18 yıllık menteşeleri zorlanmaya başladı.

Ve esnaflar da zordalar.

Tükeniş sürecine girdiler.

Esnaflar da alt sınıflarla birlikte 18 yıldır iktidarı ve liderini desteklemişti. 2 milyona yakın esnafın üye olduğu Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu’nun (TESK) 40 yıldır değişmeyen başkanı Bendevi Palandöken’in oğlu iktidar partisi AKP’den milletvekili adayı olmuştu. Ve baba Palandöken şimdi “menteşelerin gıcırdamaya başladığını” açıklıyor.

“Esnaf kepenk kapatıyor.

Satılık iş yeri ilanları patladı.

Haziran ayında “esnaf dükkanı devren satılık” ilanları yüzde 77 arttı ve bir ay içinde 7 bin 200 esnaf iş yerini kapattı. Yeni esnaf dükkanı açmak için başvuranların sayısı da hızla düştü.

AVM’ler kan ağlıyor.

Mağazalar da in cin top oynuyor.  Bu yılın ilk 6 ayında kapanan esnaf dükkanı, mağaza sayısı 35 bin 965 olarak gerçekleşti”

Özetle!

Esnaflar da “öğrenilmiş çaresizliklerinin” zincirini koparma kararı almış görünüyorlar ki, baba Palandöken dile geldi acı acı uyarıyor

★★★

Çözüm sunma zamanıdır.

Çaresizliğin çözümü var.

Alt sınıflar ve esnaflar Türkiye’de muhalefet partisi kurultaylarından “o davet edildi- bu davet edilmedi, anahtar listeyi maymuncukla delme” koltuk kapma çekişmelerini değil, “öğrenilmiş çaresizlikleri” bitirecek umut yükselten program ve söylemleri bekliyor.