KONDA, son 5 seçimdir sandıktan çıkan sonuçları en yakın bilen araştırmalar yaptı. Onun genel müdürü Bekir Ağırdır, “AKP oylarının yüzde 30 indiğini” açıkladı.

Su kaynıyor.

Çayın altı açık.

Buhara döndüğü gün fark edeceğiz demiş. İktidar partisi AKP ve onun lideri Erdoğan, bütün gücünü halktan alarak bugünlere geldi. Halkın yarısından çok fazlası arkasında durduğu için “Demokrasi halkın istediği yere kadar...” modelini geliştirdi.

Halkın desteğiyle!

At alındı.

Üsküdar geçildi.

Meclis, adalet, hükümet, parti, ordu, polis (bugünlerde de bekçi), merkez bankası, devlet ve özel bankalar, holdingler, müteahhitler, gazeteler, televizyonlar, üniversiteler, din ve diyanet, muhtarlar, kaymakamlar ve valiler ne kadar güç varsa tek adamda toplayan ve adı “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” konulan bu çağ dışı model “halk istiyor ben yapıyorum... Ben halkım...” temel anlayışına dayandırıldı. Libya’da Kaddafi, buna benzer bir model geliştirmiş ve “Yeşil Kitap” adında bir kitap yazarak modelini anlatmıştı. Çin’de de açların, yoksulların ve köylülerin ayaklanmasıyla iktidara gelen Mao, “halkın istediği yere kadar sosyalizm” diyen benzer bir model geliştirmiş ve “Kızıl Kitap” yazmıştı.

Erdoğan’ın kitabı yok.

Efsanesi vardı.

Kitabını yazamadan!

Efsanesi eridi.

Desteği yüzde 30 indi.

★★★

Tabanı buharlaşıyor.

Ona inanan, güvenen, her sözüne doğrudur diyen, “uzaya köprü dikeceğiz” projesi yapsa zerre şüphe duymayan kemik oyları hızla eriyor. Sevenleri “Erdoğan’dan umudu kesince” yakın buldukları MHP’ye geçiyorlardı. KONDA’nın yeni araştırmasına dayanarak Bekir Ağırdır, kemik oyların Erdoğan’ın gömleğinin altından çıkmış Ahmet Davutoğlu ile Ali Babacan’ın kurduğu yeni 2 partiye yöneldiğini söylüyor.

Ne demek bu?

Beklenmeyen oluyor.

Erdoğan’ın seçmeni, AKP’ye oy vermezse bile başka bir partiye gitmez, en fazla sandığa küser; Ali Babacan ile Ahmet Davutoğlu’nun ayrılışını “davaya darbe sayar” onların partisine oy vermeye eli asla gitmez diye bekleniyordu.

Tersi oluyor.

Kemik oyları Erdoğan’ın “adam yerine koymadığı” Davutoğlu ile Babacan’a meylediyorlar. Ali Babacan ile Ahmet Davutoğlu ne yapıyor, neler söylüyor, ne vaat ediyorlar da yıllarca Erdoğan’a bağlanmış insanlara “sevimli” görünüyorlar?

Onlar:

“Eski kirli çamaşır” dökücü.

Ahmet Davutoğlu:

“Beni kukla yapmak istedi”

“FETÖ’cü Dişliyi korudu”

Ali Babacan:

“İş Bankası’na el koyalım” dedi.

“Ranta ağırlık” verdi.

“Nepotizm” yaptı.

“Hısım-Akraba” kayırdı.

“Ekonomiyi krize soktu.”

Söyledikleri:

Hep eski kirli çamaşır.

★★★

Kemik oylar!

Çok gurur yaptın Reis!

Senden büyük Ali var.

Senden büyük Ahmet var.

Senden büyük Meral var.

Senden büyük Temel var.

Senden büyük Demirtaş var.

Ve hatta!

Senden büyük Kemal var.

Diyorlar.

Kemal Kılıçdaroğlu, şehit cenazesi kılmaya gittiğinde onu bir inek hırsızına dövdürmüşlerdi. İşte o şehit gencin kasket giymiş babası, Erdoğan’ı değil, Bahçeli’yi de değil Kemal’i ziyaret etti.

Rüzgar döndü.

Kemik erimesi hızlı!