Size Eroin Baronu” diye isim taktıkları için ben de “Baron” diye yazıyorum.

Sayın

Baron Zindaşti,

Siz Silivri Hapishanesi’nden elinizi kolunuzu sallayarak çıkıp gideli yaklaşık 600 gün geçti.

İran vatandaşısınız.

Bilmiyorum, sizin dilinizde de “ocağına düştük” diyen yalvarma, yakarma sözcüğü var mıdır?

Bizim dilimizde var.

Bize bir el uzat.

Ocağına düştük.

Siz kaçtınız mı?

Kaçırıldınız mı?

Gerçi hapishanelerden kaçışların mutlaka dışarıdan bir destekçisi, yardımcısı, yatakçısı, tedarikçisi, kaçışı kolaylaştırıcısı, yargıca, savcıya, gardiyana, polise “görme-duyma- yakalama yemlemesi” yapanlar vardır. Dışardan yardım görmeseydiniz İran masal kahramanı “Rüstem” ya da zalim hükümdar Dehhak’a başkaldıran “Feridun” olsanız bile Silivri’den 15 dakika içinde kuş olup kaçamazdınız.

★★★

Sayın

Baron Zindaşti,

Hapishaneden kaçışınıza kolaylık olsun diye sizi gecenin saat 23.30’unda 15 dakikalığına serbest bırakma kararı veren Yargıç, kendisinin çok ağır baskı altına alındığını, iktidarın kilit adamlarından birinin durmaksızın telefon ederek “Zindaşti’yi serbest bırak Ankara böyle istiyor...” diye korkutulduğunu söyledi. Korkutanın isminin de Burhan Kuzu olduğunu açıkladı. Burhan Kuzu, hem Anayasa Hukuku Profesörü, hem iktidar partisi AKP’nin sözü dinlenen, etkileme gücü yüksek, baş köşede tutulan eski milletvekili, hem Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu üyesi ve hem partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin fikirsel baş savunucusudur. Siz, yargıcı korkutan Burhan Kuzu ile görüşmüşsünüz. Kendisi başlangıçta, inkardan geldi, “Ben Baron’u tanımam böyle adamlarla işim olmaz...” demeye getirdi ama özgür basın ve muhalefet partilerinin sözcüleri konunun üzerine gidince kabul etti. Birlikte fotoğrafınız da ortaya çıktı. Sonunda bu Anayasa Hukuku Profesörü, “Evet Zindaşti için yargıcı aradım” diye itiraf da etti ama “Siyasette bir mahkum için yargıçları arayan binlerce var” diyerek, zeytinyağı oldu balçığın üstüne çıkıyor.

★★★

Sayın

Baron Zindaşti,

Ne Cumhurbaşkanı, ne yardımcısı, ne bakanları, ne partili Meclis Başkanı, ne partinin eski ağır topları, ne partinin Pelikan Grubu, ne partinin trolleri, ne troliçeleri, ne devlet bankası parasıyla ele geçirilmiş yandaş gazetelerin yazarları, TV programcıları, ne partinin kadın kolları başkanı, ne gençlik kolları başkanı, ne il başkanlarından bir teki; yani iktidardan hiçbir Allah’ın kulu çıkıp da, “Böyle ahlaksızlık olur mu... Burhan Kuzu hâlâ bizim partimizde ne arıyor?” diye bir sorgulama yapmadı.

Sayın Baron,

Siz, bir an İran masal kahramanı “Rüstem” olunuz, “Feridun” olunuz; hapishaneden kaçmanız için kimi kaç milyon dolarla yemlediniz açıklayınız.

Halk, öğrensin.

Çok Sayın Baron!

Ocağına düştük.

Lütfen!